‘Damatlık giyecektin, nasıl kefen giyersin’

Güncelleme Tarihi:

‘Damatlık giyecektin, nasıl kefen giyersin’
Oluşturulma Tarihi: Eylül 25, 2008 15:13

SAMSUN ve Sinop’ta ağıtlar yürekleri dağladı. Bolu’nun Gerede İlçesi’nde dün trafik kazasında ölenlerden 6 kişi bugün memleketleri Sinop’un Gerze İlçesi’nde gözyaşları arasında toprağa verildi.

Bir hafta sonra evlenecek olan Serkan Sarıca için ise Samsun’un Bafra İlçesi’nde gözyaşları sel olup aktı. Nişanlısı Seval Çil sarıldığı tubutu bırakmayıp, “Ne olur açın yüzünü göreyim. Damatlık giyecektin, nasıl kefen giyersin” diyerek gözyaşlarına boğuldu.

Samsun’un Bafra İlçesi’nde geçirdiği kalp krizi sonucu geçen Salı günü hayatını kaybeden Adem Sarıca’nın (74) cenaze törenine katılmak üzere İstanbul’dan gelen akrabaları, dün dönüşte Bolu’nun Gerede İlçesi’nde trafik kazası geçirdi. 34 VD 3683 plakalı minibüsün hatalı sollama yapması sonucu Yılmaz Bedir yönetimindeki 61 K 9697 plakalı TIR ile kafa kafaya çarpıştı. Kazada demir yığını haline dönen minibüste bulunan 14 kişi hayatını kaybetti. 2 kişi de yaralandı.

Kazada ölen ve birbirleriyle akraba olan Ali Rıza Görgeç (56), Cafer Ünlütürk (59), Cemil Özdemir (49), Cemil Sarıca (50), Cihan Ünlütürk (73) ve Recep Çevik’in (54), cenazesi bugün memleketleri Sinop’un Gerze İlçesi Yenikent Beldesi’ne getirildi. 3 araçla getirilen cenazeler Çeçe Mahallesi’ndeki Merkez Camisi avlusunda yanyana konuldu. Burada yakınları tabutlara sarılarak gözyaşlarına boğuldu.

DEDEYE GÖZYAŞI

Şeymanur Ünlütürk (9) ile ablası Fatmanur Ünlütürk (14), dedeleri Cihan Ünlütürk’ün tabutuna sarılarak gözyaşlarına boğuldu. Fatmanur Ünlütürk, “Ne olur dedem kalk son kez sarılayım sana. Sakalını öpeyim” diye ağlarken, kardeşi Şeymanur da “Dede ben seni çok seviyorum. Sana son bir kez sarılmak istiyorum” diye ağıt yaktı. İki kız kardeşi yakınları güçlükle sakinleştirmeye çalıştı. Kızı Fadime Ünlütürk de babasının tabutuna sarılıp gözyaşları döktü. Cami avlusundan yükselen ağıtlar mahalle sakinlerini de duygulandırdı. Sinir krizi geçirip baygınlık geçirenleri yakınları güçlükle sakinleştirmeye çalıştı. Yanyana konulan cenazeler için ayrı ayrı kılınan namazın ardından Yenikent Beldesi’ndeki aile kabristanlığında toprağa verildi.

2 EKİM’DE EVLENECEKLERDİ

Diğer taraftan trafik kazasında hayatını kaybedenlerden Serkan Sarıca (27) ile Muzaffer Güdeloğlu’nun (38) cenazeleri de toprağa verilmek üzere Samsun’un Bafra İlçesi’ne getirilip, evlerinin bulunduğu Kahramandere Köyü’ne götürüldü. Ambulanslardan cenazelerinin indirilmesi sırasında yakınlarının ağıtları yürekleri dağladı, gözyaşları adeta sel olup aktı. İstanbul’da bir metal fabrikasında işçi olarak çalışan ve 1 hafta sonra 2 Ekim tarihinde evlenecek olan Serkan Sarıca’nın tabutunu gören nişanlısı Seval Çil (25) sinir krizleri geçirdi. Yakınlarının güçlükle sakinleştirmeye çalıştığı genç kadın, “Bırakın yüzünü göreyim. Sen damatlık giyecektin. Nasıl kefen giyersin. Ben sana gitme demiştim” diyerek ağıtlar yaktı.

İKİZİ FENALIK GEÇİRDİ

İkiz olan Serkan Sarıca’nın kızkardeşi Serpil Sarıca fenalık geçirip ailesi tarafından eve götürüldü. 7’si kız, 3’ü erkek toplam 10 çocuklu Sarıca ailesinin en küçüğü olan Serkan Sarıca’nın tabutu bir müddet evin önünde bekletildi. Ardından aile fertlerinin isteği üzerine tabut evin içine getirildi. Anne Resmiye ve baba Tufan Sarıca ise ayakta güçlükle durabildi.

Bu arada işsiz olan 3 çocuk babası Muzaffer Güdeloğlu’nun cenazesi de Kahramandere Köyü Esentepe Mahallesi’ndeki evlerinin önüne getirildi. Burada da ağıtlar yürekleri dağladı. Evin bahçesinde masa üzerine konulan cenazenin önünde saf tutan yakınları dualar okurken, bazılarıda sinir krizleri geçirdi. Sarıca ve Güdeloğlu bazı yakınlarının gelecek olmasından dolayı İkindi Namazı’nın ardından Kahramandere Köyü’nde aile kabristanlığında toprağa verilecek.

DAVETİYELERİ ACI ANI OLARAK KALDI

Öte yandan Serkan Sarıca ve nişanlısı Seval Çil önümüzde hafta 2 Ekim’de dünyaevine gireceklerdi. Genç çift düğün davetiyelerini de bastırıp, üzerine, ‘Birlikteliğimizin sonsuza kadar sürmesi umudu ve dileğiyle ortak yaşamımıza adım attığımız bu gecede bizimle olmanızı dileriz’ yazdırmışlar ve davetiyeleri de akraba ile dostlarına dağıtmışlardı. Şimdi dağıtılan bu davetiler acı birer anı olarak kaldı.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!