Karaciğer nakli için düğününü erteledi
Güncelleme Tarihi:
Nesrin COŞKUN/İZMİR, (DHA)
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 07, 2008 12:01
BURSA'da bir kereste fabrikasında çalışan 23 yaşındaki Bekir Solak, yanlış teşhis ve geciken tedaviler yüzünden 13 aylık olmasına karşın 6 kilo gelen, doğuştan safra yolları olmayan teyzesinin kızı Melike Solak'a can aşısı olabilmek için düğününü erteledi, işsiz kalmayı göze aldı.
“Bir can her şeye değer” diyen, kuzenlerinin dayı dedikleri Bekir Solak, minik Melike'ye karaciğerinden parça verdi. Melike, başarıyla gerçekleşen nakille hayat bulurken, Prof.Dr. Sema Aydoğdu, “Her canlı vericili nakilde bir insanlık dersi var. Düğün yerine neşter altına yatan Bekir de bu dersi verenlerden” dedi.
Bursa'da oturan iki çocuk annesi ev kadını 31 yaşındaki Gülnur Solak ile bir tavuk çiftliğinde çalışan eşi aynı yaştaki Mustafa Solak, geçen yıl üçüncü çocuk heyecanı yaşadı. Ailesi Hatay'a bağlı Hassa İlçesi'nde oturan Gülnur Solak, doğum için memleketine gitti, 27 Mayıs 2007'de kızı Melike'yi dünyaya getirdi. Ancak gün geçtikçe Melike sarardı, Solak çifti, minik kızlarının derdine çare bulmak için hastane hastane dolaşmaya başladı. Sararan, hiç kilo almayan, günlük uykusu 20 dakikayı geçmeyen Melike'yi ilk olarak Kırıkhan Devlet Hastanesi'ne götürdüklerini belirten baba Solak önce ‘geçici sarılık’ denilerek ilaç verildiğini, iyileşmeyince Hatay ve Adana'daki hastanelere gittiklerini, Bursa'da Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde, 4.5 aylık olan kızına doğuştan safra yolları olmadığı teşhisi konulduğunu anlattı.
Çok küçük olduğu için kızlarının büyümesi gerektiği belirtilip ilaç tedavi uygulandığını söyleyen Mustafa Solak, “Ama Melike hastalığı yüzünden büyümüyor, kilo alamıyordu. Nakil için bizi Ege Üniversitesi Hastanesi Organ Nakli Merkezi'ne sevk ettiler. Eşimle ben gönüllü donör olduk, ama uygun bulunmadık. Eşimin ablasının oğlu Bekir Solak gönüllü oldu. Oysa Bekir 20 Haziran'da evlenecekti. Nişanlısı Selvi, memlekette düğün hazırlıkları yapıyordu. Kereste fabrikasında çalıştığı için işi çok ağırdı. Ameliyattan sonra en az bir yıl çalışamayacaktı, onu da sorun etmedi, ‘Bir can kurtarmak her şeye değer’ dedi. Yani hem düğününü erteledi, hem işini kaybetmeyi, bir süre çalışamamayı göze aldı. Benimse ona minnet duymaktan, kuru bir teşekkürden başka verecek bir şeyim yok. Bize kızımızı bağışladı, evlat acısı yaşatmadı. Ona minnettarız. Kimselerin yapmayacağını yaptı. İnşallah en kısa sürede, ertelediği düğünü yapar, mutlu olur” dedi.
Teyze Gülnur Solak da yeğenine sevgisinin, saygısının bin kat daha arttığını belirterek, “Bekir'in nişanlısı Selvi Elman, nakil sonrası aradı. Ameliyatın başarılı geçtiğini, nişanlısının iyi olduğunu söylediğimde, ağlamaya başladı. Karşı çıkmamıştı ama herhalde için için korkuları, üzüntüleri vardı. Bekir çok iyi, inşallah kısa sürede dünya evine girerler. Mutluluk onların hakkı” diye konuştu.
Teyzesi Gülnur Solak'ın kızı Melike'ye karaciğerinden bir parça verip yeni bir hayata başlamasını sağlayan Bekir Solak da, “Kuzenlerimden çok büyük olduğum için bana dayı diyorlardı. Melike'nin de dayısıydım, şimdi artık ağabeyiyim. 20 Haziran'da düğünüm olacaktı, yataklar, yorganlar dikiliyordu. Melike ölüm kalım savaşı verirken, evlenmeyi düşünmek olur mu? Nakil gündeme gelince hiç tereddüt etmedim” dedi.
Nakil, Doç. Dr. Murat Kılıç, Doç. Dr. Murat Zeytunlu ve Prof. Dr. Mehmet Alper'in başkanlığındaki ekip tarafından gerçekleştirildi. Melike'nin ve Bekir Solak'ın sağlık durumlarının iyi olduğu belirtildi.
TANI GEÇ KONULDU
Melike'nin ‘bilier atrezi' (doğuştan safra yolları yokluğu) hastası olduğunu, geç tanı koyulması yüzünden gelişemediğini belirten Prof. Dr. Sema Aydoğdu da “Melike'ye tanı çok geç konulmuş. Oysa hemen tanı konulsaydı, 8 hafta içinde yapılması gereken geçici ameliyat yapılır bebek rahatlatılırdı. Bu sürede de tedavisi sürer, gelişimi sağlanır nakile hazırlanırdı. Bize bir ay önce getirildi. Geldiğinde 5 kilo ağırlığındaydı. Biraz kilo almasını sağlamaya çalıştık. Özel beslenme programıyla ameliyata 6 kilo 300 gram ağırlığında hazırlayabildik. Açıkçası cerrahların bu kadar küçük ameliyata almalarını beklemiyordum. Çok iyi iş başardılar. Burada takdir edilecek diğer nokta, dayının özverisi. Ya senin nişanlın vazgeçerse, dedim. ‘Böyle bir nedenden beni beklemezse, öyle biri zaten benim karım olamaz' dedi. Her canlı vericide bir insanlık dersi var” dedi.
Bursa'da oturan iki çocuk annesi ev kadını 31 yaşındaki Gülnur Solak ile bir tavuk çiftliğinde çalışan eşi aynı yaştaki Mustafa Solak, geçen yıl üçüncü çocuk heyecanı yaşadı. Ailesi Hatay'a bağlı Hassa İlçesi'nde oturan Gülnur Solak, doğum için memleketine gitti, 27 Mayıs 2007'de kızı Melike'yi dünyaya getirdi. Ancak gün geçtikçe Melike sarardı, Solak çifti, minik kızlarının derdine çare bulmak için hastane hastane dolaşmaya başladı. Sararan, hiç kilo almayan, günlük uykusu 20 dakikayı geçmeyen Melike'yi ilk olarak Kırıkhan Devlet Hastanesi'ne götürdüklerini belirten baba Solak önce ‘geçici sarılık’ denilerek ilaç verildiğini, iyileşmeyince Hatay ve Adana'daki hastanelere gittiklerini, Bursa'da Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde, 4.5 aylık olan kızına doğuştan safra yolları olmadığı teşhisi konulduğunu anlattı.
Çok küçük olduğu için kızlarının büyümesi gerektiği belirtilip ilaç tedavi uygulandığını söyleyen Mustafa Solak, “Ama Melike hastalığı yüzünden büyümüyor, kilo alamıyordu. Nakil için bizi Ege Üniversitesi Hastanesi Organ Nakli Merkezi'ne sevk ettiler. Eşimle ben gönüllü donör olduk, ama uygun bulunmadık. Eşimin ablasının oğlu Bekir Solak gönüllü oldu. Oysa Bekir 20 Haziran'da evlenecekti. Nişanlısı Selvi, memlekette düğün hazırlıkları yapıyordu. Kereste fabrikasında çalıştığı için işi çok ağırdı. Ameliyattan sonra en az bir yıl çalışamayacaktı, onu da sorun etmedi, ‘Bir can kurtarmak her şeye değer’ dedi. Yani hem düğününü erteledi, hem işini kaybetmeyi, bir süre çalışamamayı göze aldı. Benimse ona minnet duymaktan, kuru bir teşekkürden başka verecek bir şeyim yok. Bize kızımızı bağışladı, evlat acısı yaşatmadı. Ona minnettarız. Kimselerin yapmayacağını yaptı. İnşallah en kısa sürede, ertelediği düğünü yapar, mutlu olur” dedi.
Teyze Gülnur Solak da yeğenine sevgisinin, saygısının bin kat daha arttığını belirterek, “Bekir'in nişanlısı Selvi Elman, nakil sonrası aradı. Ameliyatın başarılı geçtiğini, nişanlısının iyi olduğunu söylediğimde, ağlamaya başladı. Karşı çıkmamıştı ama herhalde için için korkuları, üzüntüleri vardı. Bekir çok iyi, inşallah kısa sürede dünya evine girerler. Mutluluk onların hakkı” diye konuştu.
Teyzesi Gülnur Solak'ın kızı Melike'ye karaciğerinden bir parça verip yeni bir hayata başlamasını sağlayan Bekir Solak da, “Kuzenlerimden çok büyük olduğum için bana dayı diyorlardı. Melike'nin de dayısıydım, şimdi artık ağabeyiyim. 20 Haziran'da düğünüm olacaktı, yataklar, yorganlar dikiliyordu. Melike ölüm kalım savaşı verirken, evlenmeyi düşünmek olur mu? Nakil gündeme gelince hiç tereddüt etmedim” dedi.
Nakil, Doç. Dr. Murat Kılıç, Doç. Dr. Murat Zeytunlu ve Prof. Dr. Mehmet Alper'in başkanlığındaki ekip tarafından gerçekleştirildi. Melike'nin ve Bekir Solak'ın sağlık durumlarının iyi olduğu belirtildi.
TANI GEÇ KONULDU
Melike'nin ‘bilier atrezi' (doğuştan safra yolları yokluğu) hastası olduğunu, geç tanı koyulması yüzünden gelişemediğini belirten Prof. Dr. Sema Aydoğdu da “Melike'ye tanı çok geç konulmuş. Oysa hemen tanı konulsaydı, 8 hafta içinde yapılması gereken geçici ameliyat yapılır bebek rahatlatılırdı. Bu sürede de tedavisi sürer, gelişimi sağlanır nakile hazırlanırdı. Bize bir ay önce getirildi. Geldiğinde 5 kilo ağırlığındaydı. Biraz kilo almasını sağlamaya çalıştık. Özel beslenme programıyla ameliyata 6 kilo 300 gram ağırlığında hazırlayabildik. Açıkçası cerrahların bu kadar küçük ameliyata almalarını beklemiyordum. Çok iyi iş başardılar. Burada takdir edilecek diğer nokta, dayının özverisi. Ya senin nişanlın vazgeçerse, dedim. ‘Böyle bir nedenden beni beklemezse, öyle biri zaten benim karım olamaz' dedi. Her canlı vericide bir insanlık dersi var” dedi.