Birbirini tanıyıp, güvenmek

ESKİDEN çatal-bıçak gibi çelik sanayii ile bilinen Solingen, Kuzey Ren Vestfelya’nın sakin kentlerinden biri. 7 bin Türk yaşıyor; 7 cami ile birlikte 13 ibadethane var.

Haberin Devamı

ALMANYA'DA IRKÇILIĞA KARŞI 'ACILARIN' ÖDÜLLERİ

Bu gelişimizde kentin ortasındaki şirin bir parkın belediye binası ve alışveriş merkezine kurban edilmesi şaşırtıcı geldi bize.

Demek ki, ’rant’ anlayışı buralara da sirayet etmiş.

Bunu söylersek o kadar ’vahşi’ olmadığını eklememiz gerekiyor.

Bu inşaatın az ilerisinde belediyenin konser-tiyatro salonu bulunuyor.

Biraz sonra "Saygı dolu birliktelik" adı verilen özel bir anma etkinliği başlayacak.

Bahçesinde Alman bir grup, ellerinde ’Sağ radikalizmi bitiremezsiniz’ diye Federal Almanya İçişleri Bakanı Wolfgang Schaeuble’ye gönderme yapılan bir pankart...

Almanya’
daki ırkçı parti NPD’nin yasaklanmasını istiyorlar.

10 yıl kadar önce bir ’meczupun’ saldırısı sonucu felç olup tekerlekli sandalye ile yaşamını sürdüren CDU’lu Schaeuble, başka kapıdan girdiği için bu pankartı göremiyor.

Günün anlamına uygun bir duyarlılık gösterisi.

GENÇ ÖDÜLÜ

Solingen, bugün ırkçılık ve ırkçılıkla mücadelenin sembolü durumunda.

29 Mayıs 1993’te meydana gelen ’Solingen faciası’nın 15. yılı nedeniyle Alman Cumhurbaşkanı Horst Köhler’in himayesinde Türk-Alman Sağlık Vakfı tarafından konulan anlamlı ödül törenine 500’e yakın Türk ve Alman katılıyor. Bu yıl ilk kez ’Genç Ödülü’ veriliyor.

Irkçılar tarafından ateşe verilen Amasyalı Genç Ailesi’nden beş Türk ölmüştü kundaklama olayında.

Bugün anne Mevlude Genç, Almanya’da sembol isimlerden biri. Dik duruşu ile onurlu bir davranış sergiliyor.

Yazdığı şiirdeki gibi hálá yavrularını unutmuş değil.

Türklere yönelik ikinci saldırı da geçen şubat ayında Rheinland Pfalz eyaletine bağlı Ludwigshafen’de meydana gelmiş, elektronikçi Gaziantepli Kamil Kaplan anne ve babasını ziyarete gittiği evde eşi, çocukları ve akrabaları dahil olmak üzere 9 kişiyi çıkan yangında yitirmişti.

Birincinin failleri olan iki ’dazlak’ genç tutuklanarak 10 yıl yattılar.

İkincinde ise yangının ’yabancı düşmanı’ bir kundaklama olduğuna yönelik tahminlerin yapılması hálá sürüyor. Ne bir sanık yakalandı, ne de polis bir robot resim ortaya çıkabildi.

(Almanya’daki Türkler arasında derin izler bırakan iki olayla kalınmadı. Yangının araç olarak kullanılması sonucu 23 ev daha yakıldı.)

ACILAR TAZE

Genç ve Kaplan’la birlikte Köln’de Diyanet’in yaptıracağı minareli camiye destek veren Köln Belediye Başkanı CDU’lu Fritz Schramma da ’Genç Ödülü’ne layık görüldü.

Solingen faciasının esas yıldönümü olan yarın da ’gümüş ayakkabı’ barış ödülü dağıtılacak.

Kamil Kaplan, tıpkı Mevlüde Genç gibi yangın sonrası cesaret ve metanetini kaybetmemişti.

Nitekim ikisi de ödüllerini alırken, Almanlara karşı bir öfke beslemediklerini söylediler.

Bu yüzden de Alman yetkililerden büyük destek ve ilgi gördüklerini söylediler.
(Genç, kendilerini 15 yıldır yalnız bırakmayanlara teşekkür ederken, Solingen’li Alişan Hızlı’nın ismini özellikle vurguladı.)

Köln Belediye Başkanı Fritz Schramma da geçmişte bir başka dram yaşamış ve kent içinde yarışan iki Türk gencinden birinin arabasının çarpması sonucu oğlunu kaybetmişti.

BÜYÜK DUYARLILIK

Türkler arasında son yıllarda yapılan en büyük etkinlik sayılan toplantıda Almanların gösterdiği duyarlılık dikkat çekiciydi.

Nitekim Türklerden başka Alman konuşmacıların içten bir hedefi vardı:

İki toplum saygı ve sevgi ile birbirlerine güven duygusu içinde yaşamalı...

Federal Almanya İçişleri Bakanı Schaeuble’nin dediği gibi "Türkler ve Almanlar birbirlerini daha iyi tanıyıp kaynaşmalı; birbirinin yanında ’paralel’ olarak yaşayıp gitmemeli."

Schaeuble bunu biraz daha açıyor ve "Paralel toplum istemiyoruz, entegrasyona dayalı karşılıklı kaynaşma istiyoruz" diyordu.

Toplantıya katılan Federal Hükümetin Göç ve Uyum Bakanı Prof. Maria Böhmer, NRW Eyaleti Uyum Bakanı Bakanı Armin Laschet, CDU Berlin Milletvekili Emine Demirbüken.

Solingen Belediye Başkanı Franz Haug’den başka bizden de Devlet Bakanı Prof. Dr. Said Yazıcıoğlu, yeni Berlin Büyükelçisi Ahmet Acet ve bundan sonra iki yılda bir verilecek ödülün ’fikir babası’ Türk-Alman Sağlık Vakfı Başkanı Dr. Yaşar Bilgin ve Hürriyet Avrupa Yazı İşleri Müdürü Halit Çelikbudak da anlamlı konuşmalar yaptılar.

Özellikle Schramma’ya ödül veren Çelikbudak’ın, Köln’ün Türk dostu belediye başkanını yanaklarından öperek ödüllendirmesi salondan büyük alkış aldı.

Bakan Yazıcıoğlu da konuşmasında "Alman dostlarımızın yabancı düşmanlığına dur diyeceğine inanıyorum" dedi. Berlin Milletvekili Emine Demirbüken "Bu yangının bir araç olarak kullanılmasının Almanya’daki uyum politikasında kalıcı gerilemelere yol açtığını" söylemesi bugünkü politikacılara bir uyarı gibiydi.

Onu öptüm ve attım

LUDWIGSHAFEN’deki yangında 3 yaşındaki yeğeni Onur’u 4. kattan atan Kamil Kaplan ile çocuğu tutan polis Uwe Raeuber ilk kez Solingen’deki törenle karşılaşarak birbirlerine sıkı sarıldılar. Simgeleşen görüntülerdeki kahramanlar ve Mevlüde Genç ile sohbet ettik.

Polis Uwe Raeuber’e "Küçük Onur’u nasıl tuttun?" dedik.

- Her şey çok ani gelişti. Kamil ile 4. kattan göz göze ilişki kurduk. Sonra onu öptü ve bıraktı. Ben de tuttum ama iki hafta hastanede yattım.

Söze Kamil Kaplan girerek "Yeğenimi yangından kurtarmak için atacağıma inanmadı. Onu öpünce inandı ve saldım."

Hafızalardan silinmeyecek bir olay...

Yazarın Tüm Yazıları