Her şey iyi olacak

Bu var bu, sihirli bir cümledir.

Gerçekten öyledir.

Şimdi bir kağıda şöyle kalın harflere "Her şey iyi olacak" yazın... Ya da boş verin elle yazmayı, bilgisayarda yazın daha kolay olur, "size" olarak da 72 filan verin, dana gibi olsun... Tamam mı, hadi çıkışını alın... Makas nerede makas; bir güzel kesin ve sürekli görebileceğiniz bir yere asın...

Uzun yıllar, gazetedeki duvarımda bu cümle asılıydı, ne zaman gözüm takılsa derin bir nefes alır, içimden "Evet ya, her şey iyi olacak" derdim.

Önce sen inanacaksın!

Sonra bir dönem geldi, böyle bir uğur yapmaya ihtiyacım olmadı.

Nedense, bugünlerde yine var olduğunu hissediyorum.

Türbanın değişikliğinin meclisten geçtiği gün yaptım bu uğuru kendime.

Bilgisayarımın yanında yıllar sonra yine "Her şey iyi olacak" yazıyor.

Olacak.

İnanıyorum.

AHMET İNSEL SON

Ne zaman korkuya kapılsam daha sakin insanlarla mülakat yapma gereği hissediyorum. Belki onların sükuneti bana bulaşır diye. Bakınız: Ahmet İnsel. Ben bir sürü konuda Ahmet İnsel gibi düşünmüyorum, denesem de beceremiyorum ama bu yine de kendisiyle söyleşi yapmama engel değil. Benimle konuşurken müthiş sabırlıydı, hiç üşenmedi, sakin sakin, güzel güzel anlattı. Zarafeti için kendisine teşekkür ediyorum. Konumuzla ve memleketin durumuyla bir alakası yok ama ne kadar yakışıklı olduğu bilmem dikkatinizi çekti mi?

Barış içinde bir arada yaşamak, sizce tamamen bir hayal mi?

- Barıştan ne anladığınıza bağlı. Hiçbir tartışmanın olmadığı; doğruların, devletin akil adamları tarafından tespit edildiği bir toplumdan söz ediyorsak, bu herhalde pek mümkün bir şey değil! Türkiye devleti, barışı böyle bir şey sandı. Oysa barış, toplumsal çatışmanın ortadan kalktığı bir yerde yeşermez, tam tersine toplumsal çatışmanın meşru olduğu yerlerde gelişir. Fikri çatışma olacak yani. Bunun yeri de siyasettir...

İyi de 80 kusür yılda oturtulmuş dengelerle oynamak tehlikeli değil mi?

- İyi de bu dengelerle ilk defa oynanmıyor ki. 60 darbesinde de dengelerle oynadı, hatta 80 darbesinde daha fazla oyandı. Türban vardı biliyorsunuz, 89’da yasaklandı, asıl denge o zaman bozuldu.

Siz AKP’nin Türkiye’de laikliği geriye çekmek gibi gizli bir ajandasının olmadığından eminsiniz anladığım kadarıyla...

- Ben AKP’nin bir ajandasının seçimleri kazanmak ve yeniden iktidara gelmek olduğuna inanıyorum.

"Bir Türk dünyaya bedeldir", "Türkiye Türklerindir" lafları sizi neden rahatsız ediyor?

- Faşizmin ayak seslerini duyduğum için!

Türk Silahlı Kuvvetleri için bir dönem "Çok konuştu, AKP de oy patlaması yaptı" dendi. Sizce şu anda o yüzden mi "low profile?"

- Büyük ihtimalle 22 Temmuz seçim sonuçları ile seçim öncesi beklentileri arasındaki uçurumu gördükleri için sessizler. Türk Silahlı Kuvvetleri kurmayları da durumu değerlendirmiştir. Kurmay oldukları için bunu yapmaları meslekleri icabı. "Hot zot"la, yukarıdan konuşmayla, tehditle Türk toplumuna şekil verme devrinin artık kapandığını umarım görmüşlerdir.

Lahmacun istemem

Margarita pizza lütfen

Ben Adanalıyım.

Arada kebabım, lahmacunum gelir.

Dün geldi mesela.

Kızımı da öyle bildim.

Kendim gibi.

"Hadi gel seni şahane bir yere götüreceğim" dedim.

İstanbul Flowers, Dubai’nin en eski Türk lokantalarından biri.

Çok iyi pidesi, lahmacunu var.

Lahmacun ortaya geldi, ay ne kadar da özlemişim, bir tane de sardım Alya’ya verdim, anne müthiş bir şey bu diyeceğinden adım gibi eminim, bizimki de sevinç içinde ısırdı.

Ve birden olduğu gibi ağzından çıkardı.

Bununla da yetinmedi, müthiş bir hayal kırıklığı içinde ağlamaya başladı.

"Ne oldu? Bir şey mi var?" dedim.

"Ben bu tadı sevmedim. Bu başka bir şey" dedi.

Ekledi: "Ben Magatita pizza isterim..."

Tahmin edersiniz ki, bir Adanalı olarak ölmek istedim!

Kara kara Alya’yı lahmacuna nasıl alıştıracağımı düşünüyorum...
Yazarın Tüm Yazıları