Hande’nin orta parmağı

Hande Yener gazetecilere el hareketi çekti ya magazinciler ayağa kalktı.

Bu tür hareketlerin abartılacak bir yanı yok.

Dünyada olduğu gibi Türkiye’de de ünlüler zaman zaman gazetecilere hareket çeker, gazeteciler de bunu haber yapar.

Bunun ne kadar terbiye çerçevesinde olduğuna da okur ve izleyici karar verir.

Benim bu olayda dikkatimi çeken klasik ahlak tartışması değil, Hande Yener’in orta parmağının uzunluğu oldu.

Dakikalarca fotoğrafları inceledik, arkadaşlarla uzun uzun üzerinde tartıştık.

Herkes birbirine orta parmağını gösterdi.

Hande Yener uzun boylu biri değil, dolayısıyla elleri ve parmakları da boyuna orantılı olması gerekirken, orta parmağı nasıl bu kadar uzun olabilir?

Acaba televizyoncu arkadaşlar görüntüyle mi oynadılar diye düşündüm ama orjinal fotoğraflarda da Hande’nin parmağı aynı.

Demek ki orta parmağının boyu gerçekten gördüğümüz kadarmış.

Serde, Hande’nin orta parmağına maşallah demek de varmış!

Bir magazin efsanesi

Sezin Erbil’le ilgili yaptığı son açıklamalar dünkü Hürriyet’te yayınlanınca sevgili Alişan isyan etti...

"Demirhan abiyi yıllardır tanırım, onunla röportaj yapmadım, sadece aramızda dertleşiyorduk, onu haber yapmış" diye söyleniyordu dün Alişan...

Demirhan abi dediği, bizim Demirhan Hararlı.

Kırk yılın kurdu!

Bu açıklamasını duyunca, "Ah be Alişan, demek Hilmi abinin nasihatı da kulağına küpe olmamış" diyerek başladım gülmeye...

Bir şehir efsanesi olarak anlatılır bu aktaracağım olay.

Rahmetli Hilmi Topaloğu ölmeden önce Alişan’ı, Demirhan’a getirir.

Demirhan’la tanıştırırken der ki;

"Bak Alişan hayatta güvenebileciğin tek gazeteci vardır: Demirhan Hararlı.

Ben güvendim, beni kabak gibi oydu"...

Hilmi Topaloğlu bu gerçeği bilir ama Demirhan’ı yine de çok severdi.

Demirhan da, Topaloğlu’nun emanet ettiği Alişan’ı çok sever.

Ama bir o kadar da iyi gazetecidir...

Hem haklarındaki her haberi yapar hem de bütün sanatçılarla iyi dosttur, tam bir şeytan tüyü var adamda...

Bu anlattığım gibi onlarca efsane olayı vardır Demirhan’ın...

Onları da yeri geldiğinde anlatırım.

Bu arada Alişan’ın Sezin’le ayrılığında art niyetli tek bir adımı olmadığını düşünüyorum, sadece üst üste talihsiz haberlerle gündeme geldi.

Bu yüzden de Alişan’ın üzerine gereksiz yere çok gidildi.
Yazarın Tüm Yazıları