Haftaların en önemlisi

Ülkemizde etkinliklerle kutlanan haftaların en önemlisi ’Trafik Haftası’nın hayırlara vesile olmasını dileyerek konuya girelim.

Önce bu hafta yapılacak etkinliklere ne olursunuz kutlama kelimesini karıştırmayın. Bizde, gün veya hafta özel bir isim altında anıldı mı, hemen kutlama pozisyonuna geçiyoruz. Böylesine asabi ve şuursuz bir trafik ortamında neyin kutlaması? Her yıl binlerce insan hayatını kaybederken, on binlercesi sakat kalırken, ne etkinliği, ne kutlaması?

2004 yılının hemen başında Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan, 2004 trafik yılı dolayısıyla yayınladığı mesajda, trafik kurallarına uyulmasının, çağdaş bir vatandaşlık görev ve sorumluluğu olduğunu belirterek, ’Trafik kurallarına uymama alışkanlığı, trafik kazalarını bir toplumsal yara haline getirmekle birlikte, aynı zamanda trafiğin normal şartlarda akışını da engelleyerek, ekonomiye zarar vermektedir’ dedi. Başbakan’ın mesajından da anlaşıldığı gibi kutlanacak bir durum yok. Trafik Haftası olsa olsa "Trafikte Kaybettiklerimizi Anma Haftası" olur. Bu durumda trafikte kaybettiğimiz yakınlarımızın mezarlarını ailecek ziyaret edip, dualar okuyup, keşke o talihsiz kaza olmasaydı da aramızda olsaydılar diye ansak, onları kaybettiğimiz günü hatırlayıp, aynı üzüntüyü ben yaşatmamalıyım desek ve gaza az bassak.

Gaza az bassak diyorum çünkü, bu yıl TEM’de 50 sürücüye karşılık, 350 yolcu hayatını kaybetti. Yine bu hafta çeşitli hastanelerin acillerini dolaşıp trafik kazası geçiren vatandaşlarımıza geçmiş olsun demeye gidebilsek. Nasıl bir can pazarı yaşanıyor bir görsek. Trafik Haftası çocuklara değil, büyüklere yönelik olsa daha iyi olmaz mı ?

NASIL HALLEDECEĞİZ

Ülkemizde trafik kazalarının önlenmesi adına ciddi çalışmalar yapan bir çok vakıf, kuruluş, sivil toplum örgütü ve basın kuruluşu var. Ve üstlerine düşeni ’Trafik Haftası’ boyunca en iyi şekilde yapacaklar. Okullarda konuşmalar yapılacak ve trafik bilgileri verilecek. İyi güzel de, çiçeklerle çelenklerle okullarda kutladığımız trafiğin durumunu en iyi çocuklar bilmiyor mu? Sabahtan akşama kadar yollarda olan çocuklarımız, trafikte olanların gayet iyi farkındalar. Çocuklar, "Kuralları bize anlatacağınıza, önce kendiniz uygulayın" dediklerinde nasıl bir cevap vereceksiniz. Çocuğunun elinden tutup kırmızı ışıkta geçen, aracın ön koltuğuna küçücük bebeleri oturtan, buna benzer onlarca hatayı yapan binlerce cahil anneler babalar, trafik güvenliğinin asıl sorumluları olan yetkililer, bu hafta en az 3 gün çocuklarınızın okuluna gidip etkinliklere katılmanız gerekiyor. Yoksa yapılan bu çalışmalar amacına ulaşmadığı gibi, çocukların kafasını daha da karıştırmakta.

Bu trafik gönüllüsü gruplardan bir tanesi de, çok değerli kişilerin çareler üretmek üzere çalışmalar yaptığı "Trafikte Ortak Akıl Platformu", kısaca TRAP grubu. ’Trafik Güvenliği’nin sağlanabilmesi için ben de TRAP’ın çalışmalarına katılıp, üzerime düşeni yapmaya çalışıyorum. TRAP’ın son toplantısı, Renault Mais Genel Müdürü İbrahim Aybar’ın ev sahipliğinde, Levent’teki merkez binada yapıldı.

TBMM Başkanı Bülent Arınç’ın, Karayolu ve Trafik Güvenliği Haftası nedeniyle TBMM’de bir dizi etkinlik yapmak üzere, Erzurum Milletvekili Mustafa Ilıcalı öncülüğünde oluşturulacak Organizasyon Komitesi’nin çalışmalarına başlaması yönündeki toplantıda, Türkiye Trafik Kazalarını Önleme Derneği Genel Başkanı Avukat Hitay Güner daha önceki çalışmalarda saptanan konu başlıklarını özetledi ve "Bu çalışmanın amacı herkesi yakından ilgilendiren, yol güvenliği, trafik ve trafik kazaları konularında "farkındalık" yaratmaktır" dedi. Çeşitli çalışmalar yapacak komisyonlar kuruldu ki, çok katkı sağlayacak değerli kişilerden oluşan bu komisyonlar hemen çalışmalarına başladı. Bu noktada trafik sorununun ancak ulusal bilincin gelişmesi ile çözebileceğinin de altını çizmek istiyorum.

Aslında trafik, dünyanın hemen hemen her yerinde önemli bir problem. Ama bir farkla: İleri ülkelerde problemlere çare aranıp bulunuyor ve hemen uygulamaya geçiliyor. Geri ülkelerde ise, herkes problemleri konuşuyor ama hiçbir önlem alınmıyor. Trafik suçlularının yeterli cezayı görmediği noktasında hem fikiriz. İşte size her gün konuştuğumuz ancak cesaret ve kararlılık isteyen bir kaç öneri. Bu köşede yer vermek için sizin de önerilerinizi e-mail olarak bekliyorum.

Güvenlik şeridi ve kırmızı ışık ihlali, "toplumsal ayıp" ilan edilsin.

Sürücü belgesi sahibi olan herkes psikoteknik teste tabi tutulsun. Gerekiyorsa zeka ve sürüş testi uygulansın. Geçerli puanı alamayanların sürücü belgesi iptal edilsin.

Denetimde alkollü çıkan sürücü, 48 saat nezarette tutulsun ve en az 15 gün psikiyatriste gitsin. Tekrarında 15 gün hapis cezası verilsin.

Maddi ve manevi tazminat rakamları Avrupa standartlarına yükseltilsin.

Ve"Artık Trafikte Kimse Ölmesin"
Yazarın Tüm Yazıları