Fark edilmeyen rahatsızlıklara odaklandık, reklamla kazandık

KIRMIZI’nın bu yılki ödüllerinde bir psikiyatri kliniğinin ilanları ile ödül alanlar arasında Öncül Sefa İletişim, herkesin psikiyatriste gidebileceğini ve basit rahatsızlıkların herkeste olabileceğine dikkat çeken reklamlarıyla öne çıktı. Psikiyatri kliniği ilanını hazırlayan Öncül Sefa İletişim, geçen yıl Güzelyalı Kebap ilanıyla yine en iyi bölgesel reklam ödülünü almıştı. Ödül kazanan reklamı hazırlatan Yaprak Psikiyatrik ve Psikolojik Danışma Merkezi, 1992 yılında psikiyatrist Sabri Yurdakul ve meslektaşı İbrahim Bilgen tarafından kurulmuş. Davranışcı terapi ve psikodrama uyguluyorlar.

GÜNLÜK HAYATA DİKKAT ÇEKİYORUZ: Dr. Sabri Yurdakul, kliniğin reklam hikayesini şöyle anlatıyor: "Daha önce çok reklamlarımız oldu. Psikiyatri ve hastalıklar maalesef bilinmiyor, hep çok ağır rahatsızlıklarla ilgileniyoruz zannediliyor. Biz normal insanın günlük problemlerinde de başvurabileceği bir yer olduğunu anlatmak istiyoruz. Çünkü normal sıkıntılarda yardım almazlarsa yaşamları zorlaşabiliyor ve daha sonra toparlanmaları kolay olmuyor. Bu amaçla reklamımızda günlük hayatta rahatsızlık olduğu fark edilmeyen konularda düşünülmesini istedik."

SİMETRİ HASTALIĞI: Dr. Yurdakul, ilanda bahsedilen ’simetri’ hastalığını ise şöyle anlatıyor: "Simetri hastalığı bir çeşit takıntıdır. Kişi eşyalar simetrik durmadığında veya bir tablo eğri durduğunda, terlikleri eğri durduğunda, eşyalarını yan yana koyamadıklarında çok rahatsızlık yaşar. Başka sorunlara da yol açan bir hastalığın parçası olabilir. Hatta Müjdat Gezen’le ilgili nakledilen bir olay vardır. Oturduğu evin karşısındaki caminin minaresinden eğri olduğunu fark edip ondan rahatsız olduğunu, epey bir rahatsızlık çektiğini anlatırlar."

AMAÇ HASTA SAYISININ ARTMASI DEĞİL: Yurdakul, ilandan sonra hasta sayısında özel bir artış yaşamadıklarını zaten amaçlarının farklı olduğunu belirtiyor: "Kendi hasta grubumuz vardı, biz reklamı bir fikir oluşturması için yaptık. Ben Sabah Gazetesi’nin güney ekinde haftanın iki günü, ortağım üç gün, psikolog arkadaşımız da bir gün yazıyor. 13 senedir her hafta Adana’daki Çukurova TV’de, Mersin’deki Sun TV’de program yapıyoruz. Ana okulları ve dershanelerle ortak çalışmalar yürütüyoruz. Prensip olarak bireylere yaşadıkları sorunları anlatmak istiyoruz, gençlerin sınav kaygısı, çocuklar yetiştirilerken bir takım sorunlar olabiliyor. Kliniğimiz uzun zamandır tanındı, Adana’da psikiyatri denince ilk akla gelen isimlerden biriyiz. Yedi yayımlanmış kitabım var."

Anlatması saatler sürecek olay tek kareyle özetleniyor

DR. Sabri Yurdakul, reklam ajansındaki dostlarının psikolojik konulara yakın olduğunu söylüyor: "Günlük sıkıntılar üzerine sık sık sohbet ederiz. Mustafa Öncül’ün ’Psikiyatriste mi gitsem, meyhaneye mi’ isimli bir kitabı var. Bütün kitaplarımın karikatürlerini Sefa Sofuoğlu çiziyor. Bize ödül kazandıran, çok şık bir reklam. Bundan sonra daha sık yayınlamayı düşünüyoruz." Yurdakul, ilanın basın için hazırlanmasından da ayrıca etkilenmiş: "Benim belki saatlerce anlatmaya çalışacağım bir konuyu reklam tek fotoğraf karesiyle özetliyor. Çok daha çarpıcı. Reklamın Kırmızı ödülü alması çok önemli. Bunu ödül töreninde gördüm." Psikiyatrist Doktor İbrahim Bilgen de ortağıyla aynı görüşte: "Reklamda herkesin rahatça psikiyatriste gidebileceğini anlatmaktı. Basit rahatsızlıkların herkeste görülebileceğini göstermek istedik. Çok masumane bir örnek kullanıldı. Klinik değil psikiyatri öne çıkarıldı. Ajanstaki arkadaşlarımız ilk andan itibaren ödül alacağına emindi. Şimdi de çok tebrik alıyoruz."

Damdan düşeni ancak damdan düşen anlar

MUSTAFA Öncül ve Sefa Sofuoğlu’nun ortağı olduğu Öncül Sefa İletişim’in hazırladığı ’Yaprak Psikiyatri Kliniği’ ilanı ulusal bir gazetenin Güney ekinde 2006 Eylül’nde bir kez yayınlandı. İlanda Sefa Sofuoğlu’nun kolajı kullanıldı. Mustafa öncül bu ilanın ajansın mizahi çizgisini çok iyi yansıttığını görüşünde: "Firma tanıtıma ve iletişime çok önem veriyor. Geçmişte de bu tür ortak çalışmalar yapmıştık. Yeni bir reklam gündeme geldiğinde bir kaç çalışma yapmıştık, içlerinden de en çok hoşumuza giden de bu olmuştu." Mustafa Öncül de, "Obsesif davranışlar herkeste vardır. Bunun derecesi önemli mesela ben otomobilimin kilometre sayacını takip ederim. Sayaç 111’e gelecekse tam o noktayı yakalamak isterim, dijital saatte saatin tam 00:00 olduğu anı yakalamak gibi. Damdan düşeni ancak damdan düşen anlar. Bu konuya Sabri ile özel hakimiyetimiz var" dedi.