Erdoğan: AB sürecini sivil toplumla işleteceğiz

Güncelleme Tarihi:

Erdoğan: AB sürecini sivil toplumla işleteceğiz
Oluşturulma Tarihi: Aralık 25, 2004 12:19

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 17 Aralık'tan sonraki AB sürecinde sadece hükümete değil, sivil toplum örgütlerine de büyük rol düştüğünü söyledi. Erdoğan, "ipin iki ucundan hep beraber tutup bu süreci işleteceğiz" dedi.

Haberin Devamı

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, TÜrkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) Genel Merkezi'nin Yukarı Ayrancı'daki yeni binasının açılış törenine katıldı.
  
Binanın açılışını yaptıktan sonra konuşma yapan Erdoğan, salt binaların işi çözmediğini, aynı zamanda bu mekanları temsil eden yöneticilerin de önemli olduğunu söyledi.
  
Geleceğe yönelik adımların önemine değinin Erdoğan, özellikle 17 Aralık'tan sonraki AB sürecinde sivil toplum örgütlerine büyük rol düştüğünü vurguladı. Erdoğan, şöyle konuştu:
  
“Bundan sonraki süreç ağırlıklı olarak devletin, hükümetlerin sırtlarında yürüyecek bir süreç olmayacak. Bundan sonraki AB sürecimiz hep birlikte gerek hükümetlerin gerek devletin bütün sivil toplum örgütlerimizle akademisyenlerimizle, medyamızla el ele  dayanışma içerisinde götüreceğimiz bir süreç olacaktır.

Haberin Devamı

İpin iki ucundan hep beraber tutup bu süreci işleteceğiz. Kuruluşlarımız Avrupa'daki karşılıklarıyla el ele vermek suretiyle kapalı alanları açmak suretiyle bu işi yürüteceğiz.”
  
"TURGUT ÖZAL EKONOMİYİ DÜNYAYA AÇTI"

Türkiye'nin 10-15 yıl öncesine kadar dünyaya kapalı bir ekonomik anlayışı yürüttüğünü anlatan Erdoğan, bu noktanın aşılmasında 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın büyük hizmeti olduğunu söyledi.

Özal'ın ekonomiyi dünyaya açtığı ve Türkiye'nin dünya ile entegre olma fırsatı yakaladığını kaydeden Başbakan, Özal'dan sonra Türkiye'nin içe kapandığını, bunun bedelinin ise ekonomik krizler olduğunu ifade etti.

Erdoğan, “Dünyanın çeşitli kurum ve kuruluşlarıyla biraraya gelmeyi 'tahakküm ediyor' mantığıyla değerlendirirsek cüce kalmaya mahkumuz” dedi.
  
Erdoğan, Türkiye'nin dünyaya açılmak mecburiyetinde olduğunu vurguladı.
  
BAYDUR'UN KONUŞMASI
  
TİSK Yönetim Kurulu Başkanı Refik Baydur da 40 yılı aşkın süredir konfederasyonlarının faaliyetlerini sürdürdüğünü, eski yerlerinin darlığı nedeniyle bu binaya gereksinim duyduklarını söyledi. Baydur, kendilerinden sonra gelecek kuşağın yeni olanaklarla çok daha güzel işler yapacağına olan inancını dile getirdi.
  
Konuşmaların ardından Başbakan Erdoğan, binayı yapan müteahhit Celal Koloğlu'na bir şilt verdi.
  
Törene, Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat Başesgioğlu, Türk- İş Genel Başkanı Salih Kılıç, Hak-İş Genel Başkanı Salim Uslu, DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi ve diğer davetliler katıldı.

Haberin Devamı

"YENİ UFUKLARA YELKEN AÇILDI"

Daha sonra TİSK'in Hilton Oteli'nde yapılan 22. Olağan Genel Kurulu'na katılan Erdoğan, burada yaptığı konuşmada Türkiye'nin yeni ufuklara yelken açtığı bir dönemden geçildiğini, uzun ve sıkıntılı bir dönemin ardından aydınlığa kavuştuğunu söyledi.
  
Rayından çıkan ekonominin dikkatli ve kararlı bir yönetimle yeniden rayına sokulduğunu belirten Başbakan Erdoğan, siyasetin de yeniden milletin hizmetine sokulduğunu ve boş çekişmelerle harcanan vaktin yeniden kazanılmaya başlandığını ifade etti.
  
GENÇLERE YENİ HEDEF

Türk gençliğinin önüne yeniden gelecek hedefi konulduğunu ve Türkiye'nin büyük zenginliklerine olan inancın da tazelendiğini kaydeden Başbakan Erdoğan, ekonomik sıkıntılara da sürdürülebilir ve kalıcı çözümler getirildiğini, belirlenen hedeflere ulaşmak adına gereken her adımın cesaretle atıldığını dile getirdi.
  
Gelinen noktanın nefes almaya yeteceğini ama uzun vadede ayakta kalabilmek için daha pek çok şey yapılması gerektiğini vurgulayan Erdoğan, “Kendimize, ülkemize, insanımızın büyük girişim ruhuna güveniyor, ama tedbiri de elden bırakmıyoruz” dedi. Erdoğan şöyle konuştu:
  
“Tarihi bir kavşağı dönmekte olduğumuzun farkındayız. Bugünün, Türkiye'nin önümüzdeki 10 yıllarını şekillendirecek müstesna bir zaman dilimi olduğunu ve Türkiye'nin sağladığı yeni açılımları çok iyi değerlendirmesi gerektiğini aklımızdan çıkarmıyoruz. Lüzumsuz kahramanlıklara prim vermediğimiz gibi popülizm tuzaklarına da düşmemeye özen gösteriyoruz. Heyecanımızı kaybetmiyor, dikkatimizi Türkiye'nin kat etmesi gereken yoldan zerre kadar ayırmıyoruz.
  
Bu yolun sonunun aydınlığa, refaha, mutluluğa çıktığını, bunun için gerekli olanın biraz daha sabır, biraz daha gayret, biraz daha cesaret olduğunu düşünmüyoruz.”

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!