Başbakan neyi kastediyor CHP-HDP ittifakı olur mu?

“Biz bilmiyoruz sanmasınlar, kimlerin şimdiden seçim ittifakı için pazarlıkta olduğunu...”
Özeti buydu ve arkası gelmedi. Önceki gün bir cümle daha ekledi:
“Seçim ittifakı için çalışanlar...”
Israrlı bir mesaj bu...
Gerçi siyasette ittifak yapmak bir suç değildir...
Siyasi olarak suç değildir, ama siyasetçinin bel kemiğinden omuriliğine kadar ağır iç tartışmalar ve hasarlar yaratabilir.
Kramp gibidir. Birden girer.
O yüzden de kolay değildir.
Kulislerin biraz arkasına bakınca çıkardığım sonuçlar şöyle:
1) Halen Türkiye’nin her yerinden milletvekili çıkarabilen tek parti AK Parti’dir.
Ve en önemlisi, Güneydoğu’da iki parti var... AK Parti ve HDP.
2) CHP, HDP ve MHP kurmayları şu değerlendirmeyi yapıyor olabilir:
“HDP seçimlere bu şekilde girer ve yüzde 10 barajının altında kalırsa, oradan gelecek milletvekilliklerinin çok büyük bir bölümü AK Parti’ye gider...”
İşte bu değerlendirmeler üzerine başlıyor “ittifak fısıltısı”.
Ve gelip CHP ile HDP’ye dayanıyor.

ARİTMETİK İTTİFAK KİME YARAMIŞ Kİ

Şu anda böyle bir hazırlık olup olmadığı konusunda kesin bir şey yok.
Yalnızca fısıltıların yarattığı izler kuvvetleniyor.
Bu noktada söyleyebileceğim tek şey şudur:
“Siyasi tarihimizde, milletvekili sayılarına göre yapılmış ittifaklardan hiç hayır çıkmamıştır. Milletvekili sayısına göre aritmetik bir bakış. Toplama-çıkarma esaslı bir siyaset kaliteyi düşürmüştür. Siyaseti kırıp dökmüştür. Çünkü inançsızdır. Heyecansızdır. Seçmene değil, seçilmeye ayarlıdır. İşte bu nedenle yüzde 10 barajı demokrasinin önünde ciddi bir engeldir. Çünkü partileri bu tür ucuz aritmetik hesaplara itmektedir. Temsilde adaleti bozmaktadır.”

TEMAS VAR MI

Son istifalar ve disiplin cezalarına göre CHP içinde “ulusalcı”ların etkinlikleri kırılıyor.
Bu da “Acaba HDP ile ittifak için bir sinyal mi?” sorusunu tetikliyor.
Oysa CHP, barış süreci boyunca HDP ve İmralı’ya karşı hep bir mesafe koymuştur.

ASIL SORUN

Şimdi düşünün ki...
“Barış süreci” boyunca görüşmelere mesafeli kalan bir CHP...
Cumhurbaşkanlığı seçiminde HDP’nin önerisini dinlemeyen bir CHP...
Öcalan’la görüşmeyi “örtülü suçmuş” gibi hissettiren bir CHP...
Şimdi nasıl olup da HDP ile ittifakı görüşebilir?
Barış süreci gibi köklü bir çözümü görmezden gelen, hatta sessiz kalarak eleştirilere yol veren bir CHP, eğer yalnızca milletvekili sayısı için Öcalan’la dolaylı yoldan masaya oturursa bu ne anlama gelecektir?
Açık ve samimi önerim şudur:
Kapalı fısıltılar açık siyaseti teslim almadan...
CHP bu konuda net bir açıklama yapmalıdır.

Cennetin işgali

BODRUM Kent Konseyi ayakta. Çevreciler isyan halinde. Niye?
Çünkü Bodrum’dan yelkeni açınca Gökova’ya doğru...
Durup bir demir mesafesinde gökyüzüne bakacaksanız eğer...
Kissebükü var.
15 metreden pavuryaları eşelenirken seyredebileceğiniz pırıl pırıl bir deniz. Mavi yolculuğun giriş kapısıdır belki de...
Yeryüzü cennetinin kapısı.
İşte oraya geliyor yine betondan canavar. Tatil köyü yapılıyor oraya da...
Voyage diye de havalı bir isim koymuşlar. Merak ediyorum...
- O inşaat başlamadan önce ÇED raporu var mıdır?
- Akıntı paternleri belirlenmiş midir?
- Muğla Üniversitesi Su Ürünleri’nden bir rapor var mıdır?
Burası nasıl temiz kalacak?
Bu kadar kolay mıdır yahu?
Yeryüzü cennetinin işgali...