Albüm devri kapandı single’la yola devam

Yeni single’ınız hayırlı olsun...
- Teşekkürler... Bu aslında maxi single habercisi olan bir şarkı... İki yıl önce çıkardığımız “Berduş”a üç klip çekmiştim. Malum, bizim piyasada artık şöyle bir durum var; üç-dört klip çekince “Eee ne yapıyorsun, yeni bir şey var mı?” diye sormaya başlıyorlar. O yüzden de albümü bitirir bitirmez bir sonraki albüm repertuvarına başlıyorsun. Bu iş öyle kolay değil. Dışarıdan satın alıyorsun, kendin yazıyorsun, sonra aralarından eleme yapıyorsun falan... Bununla bitmiyor; altyapılarının hazırlanma süreci var tabii. Zor iş... Durmamak gerekiyor.

“Bi’şey Söyle” için ne söyleyeceksiniz?
- Ben bu şarkıyı duyduğum anda “İskender Paydaş aranje etmeli” diye düşündüm. İskender’e dinlettim, çok beğendi. Haziran ayında hazırlıklara başladık. Bir ay önce de çıktı piyasaya şarkımız.

Kimlerle çalıştınız peki?
- Fatih Veli’nin şarkısı, aranjesini dediğim gibi İskender Paydaş yaptı. Klibini de İmre Haydaroğlu çekti.

Az önce bunun maxi single habercisi olduğunu söylediniz. Peki maxi single çalışmaları ne durumda, ne zaman çıkacak?
- Şarkılarımızı belirledik. İçinde toplam beş şarkı olacak. Yine onlardan birini İskender Paydaş ile hazırlayacağım.

TÜM DÜNYADA MÜZİK SEKTÖRÜ ZOR DURUMDA

Neden albüm değil de maxi single?
- Bir albüm için ortalama 12 şarkı hazırlıyorsun. Birine klip çekiyorsun. Diyorlar ki “Başka bir şey var mı?”... “Albüm var” diyorum, daha ne olsun! Demek istediğim, biz çok çabuk tüketiyoruz. Albüm satışları da eskisi gibi olmadığı için maliyetleri yükseldi bu arada. “Berduş” albümümde daha çok şarkıya klip çekmem gerekirdi, maalesef yapmadım.

Albüm yapmak zorlaştı diyorsunuz...
- Tabii ki... Hem meşakkatli iş, hem pahalı, hem de geri dönüşü yok. Bir de insanlar şunu yapmaya başladı; raflarda albüm 20 lira... Dijital ortamda 20 şarkıcının en sevdiği birer şarkısını alıp kendi CD’ni oluşturuyorsun, o da 20 lira. 20 tane albüm alıp 400 lira vereceğine kendi karışık CD’ni oluşturuyor millet.

Sizce sektörü bu durum mu bitirdi?
- Sadece Türkiye’de değil ki, dünyada müzik piyasası kötü durumda. Sebebi de illegal şarkı indirmeler... Bizim zamanımızda korsan kaset vardı, şimdi de dijitalden indiriyorlar.

Albümlerin yüzbinler sattığı o eski günleri özlüyor musunuz?
- Ne yüzbinleri, albümümüz 1 milyon satıyordu, özlemez miyiz!

KIZIM BENİM YAŞAM KOÇUM SAYILIR

Eskisi gibi şarkı üretebiliyor musunuz?
- Hayır. Çünkü daha önce rahat rahat üretim yapacak, yazacak kadar vaktimiz oluyordu, şimdi öyle geniş vakitlerimiz yok. Eskiden gitarımla uyuyordum ben...

Sonra ne oldu?
- İş hayatı, aile hayatı... Tempo arttı... Hayata böyle baktığın zaman üretkenliğin gidiyor. Eskiden her gün bir şarkı yapardım. Şimdi o kadar çok çalışıyorum ki, bir konserden öteki koşturmaktan yazmaya vaktin kalmıyor.

“Şarkıcılar aşık olmadan üretemez” iddiasına ne söyleyeceksiniz? Katılıyor musunuz?
- Yalan o yalan, inanma. Ben su içmeden yazamıyorum (gülüyor). Üreten herkesin hayal dünyaları inanılmaz geniş... Hatta hafif şizofreni haliyle yazdıklarını düşünüyorum. Bunu hastalık anlamında söylemiyorum tabii, yanlış anlaşılmasın.
Ne anlamda söylüyorsunuz o halde?
- Kafanda bir senaryo oluşturuyorsun, ona göre bir şarkı yazıyorsun. Bu da her ruh durumuna uygun şarkı yazabilme olanağı sunuyor.

Kızınız sizden kendisi için şarkı yazmanızı istemedi mi hâlâ?
- Yok, kızım benden öyle şeyler istemiyor. Okulunda, derslerinde aklı... Yaptığım her şeyi dinlemek zorunda olduğu için de bir bakıma benim yaşam koçum gibi... O beni yönlendiriyor.

Ne okuyor kızınız?
- Psikoloji okudu, üniversiteden mezun oldu, şimdi master yapıyor.

OYUNCULUĞA AYIRACAK ZAMANIM YOK

Oyunculuk teklifi gelmiyor mu size hiç?
- Çok geldi ama ben kabul etmedim. Eğitimim de var aslında, konservatuvarda sahne eğitimleri aldım. Yıldız Kenter ders verdi.

Eeee, o halde?
- Oyunculuk çok zor. Haftada üç gün çalışıyorum zaten... Onun haricide zaman zaman bazı arkadaşların setlerine konuk oluyorum. Ne kadar çok çalıştıklarını görüyorum. 5 dakikalık bir sahne için kaç saatleri gidiyor. Allah kolaylık versin oyunculara. Benim böyle bir işe girişebilmem için, müzik dahil başka hiçbir şey yapmamak gerek. Ama o da olmaz, çünkü asıl mesleğim müzisyenlik. Alper Kul’un “Olur Olur” filminde kendisi çok rica ettiği için rol aldım, o kadar. Zaten ufak bir sahneydi, buna rağmen yarım günüm gitti. “Abi 15 dakikada çekip göndereceğiz” dediler, yalan! Yarım gün gitti.