Yargıtay: ‘Karı gibi adamsın’ hakaret değil
Güncelleme Tarihi:
Apartman yöneticisine merdiven boşluğunda, "Sizin toplantılarınıza karılar gelir, siz karı gibi adamsınız" diyen sanığa yerel mahkemece verilen mahkumiyet kararı, Yargıtay tarafından bozuldu. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu verilen bir başka kararda yeğenine ceza veren öğretmenle tartışırken kendisini uyaran diğer öğretmene “Sen kim oluyorsun, sus dedim sana” şeklindeki sözlerin hakaret olmadığını, bu sebeple sanığa mahkumiyet kararı verilemeyeceğine hükmetti.
Samsun’un Bafra ilçesinde 2010 yılında meydana gelen olayda, oturduğu apartmanın yönetim toplantısına katılmayan bir kişi, merdiven boşluğunda karşılaştığı apartman yöneticisine, "Sizin toplantılarınıza karılar gelir siz karı gibi adamsınız." dedi. Apartman yöneticisi, Bafra 1. Sulh Ceza Mahkemesi’ne müracaat ederek kendisine hakaret eden kişi hakkında ‘Hakaret’ suçundan dava açtı. Mahkeme, sanığı, merdiven boşluğunda aleni şekilde hakaret ettiği gerekçesiyle mahkum etti. Sanık avukatının temyiz başvurusunu değerlendiren Yargıtay 4. Ceza Dairesi, yerel mahkeme kararını bozdu. Yargıtay kararında; hakaret fiillerinin cezalandırılmasıyla korunan hukuki değerin kişilerin onur, şeref ve saygınlığı olup, bu suçun oluşabilmesi için, davranışın kişiyi küçük düşürmeye matuf olarak gerçekleşmesi gerektiğine dikkat çekildi.
Bir hareketin tahkir edici olup olmadığının bazı durumlarda nispi olup, zamana, yere ve duruma göre değişebildiğinin vurgulandığı kararda şu ifadelere yer verildi: "Kamu görevlileri veya sivil vatandaşa yönelik her türlü ağır eleştiri veya rahatsız edici sözlerin hakaret suçu bağlamında değerlendirilmesi için, sözlerin açıkça, onur, şeref, ve saygınlığı rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnadını veya sövmek fiilini oluşturması gerekmektedir. Sanığın, apartman yöneticisi olan katılana ‘Sizin toplantılarınıza karılar gelir siz karı gibi adamsınız’ demekten ibaret eyleminin mağdurun onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmayıp, nezaket sınırlarını aşan kaba sözler niteliğinde olduğu ve hakaret suçunun unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden, kanuni olmayan ve yerinde görülmeyen gerekçeyle mahkûmiyet kararı verilmesi yasaya aykırıdır. Apartmanın merdiven boşluğunda gerçekleşen eylemde aleniyet öğesinin oluşmadığı gözetilmemesi de yasaya aykırıdır. Yerel mahkeme kararının bozulmasına oybirliği ile bozulmasına karar verilmiştir."
ÖĞRETMENE ‘SEN KİM OLUYORSUN?’ SÖZÜ DE HAKARET SAYILMADI
Öte yandan Afyonkarahisar’da 2010 yılında meydana gelen olayda, yeğenine ceza veren öğretmene "Yeğenimi neden tahtanın önünde tutuyorsun, sen bu çocuğa ceza veremezsin” diyen kişi, bu esnada kendisini uyaran diğer öğretmene “Sen kim oluyorsun, sus dedim sana!” dedi. Kendisine hakaret edildiğini öne süren öğretmen, yeğenine ceza verilmesi üzerine okula gelen kişi hakkında Afyonkarahisar 1. Sulh Ceza Mahkemesi’nde ‘Hakaret’ suçundan dava açtı. Mahkeme, sanığın mahkumiyetine hükmetti. Karar sanık avukatı tarafından temyiz edildi. Dava dosyasını yeniden değerlendiren Yargıtay 4. Ceza Dairesi, hakaret fiillerinin cezalandırılmasıyla korunan hukuki değerin; kişilerin onur, şeref ve saygınlığı olup, bu suçun oluşabilmesi için, davranışın kişiyi küçük düşürmeye matuf olarak gerçekleşmesi gerektiğine işaret etti.
Kararda, "Bir hareketin tahkir edici olup olmadığı bazı durumlarda nispi olup, zamana, yere ve duruma göre değişebilmektedir. Her türlü ağır eleştiri veya rahatsız edici sözlerin hakaret suçu bağlamında değerlendirilmemesi, sözlerin açıkça,onur, şeref, ve saygınlığı rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnadını veya sövmek fiilini oluşturması gerekmektedir. Sanığın, yeğenine ceza veren öğretmene söylediği 'Yeğenimi neden tahtanın önünde tutuyorsun? Sen bu çocuğa ceza veremezsin.' ve kendisini uyaran diğer öğretmene karşı 'sen kim oluyorsun, sus dedim sana' şeklindeki sözlerin, katılanların onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmayıp, rahatsız edici davranış niteliğinde olduğu ve hakaret suçunun unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden, ve sanığın hangi sözlerle hakaret ettiği belirtilmeden yasal olmayan yetersiz gerekçe ile mahkumiyet kararları verilmesi yasaya aykırıdır.
Sanığın "Kasıtlı suçtan sabıkasının bulunduğu" şeklindeki yasal olmayan gerekçeyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi kanuna aykırı ve sanık avukatının temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden hükümlerin bozulmasına yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın yerel mahkemeye gönderilmesine oybirliği ile karar verilmiştir." denildi.