Güncelleme Tarihi:
Ziraat Odası Başkanı Ali İhsan Ülgen ise 1980 sonrası uygulanan tarım, serbest ekonomi ve özelleştirme politikalarının üzüm üreticisinin bugün yaşadıklarına neden olduğunu kaydetti. Çiftçilerin zor günler geçirdiğini belirten Ülgen, “İhracatın merkezi Sarıgöl. Dünya standardında üzüm üretiyoruz. Geçen sene 184 bin ton sofralık üzüm ihraç edildi. Bunun 120 bin tonu Sarıgöl’den. Suriye ve Ortadoğu’da yaşananlar bağlarımızı vurdu. Suriye başta olmak üzere, Irak, Ürdün, Katar, Bahreyn, BAE ve Suudi Arabistan’a ihracat yapıyorduk. Yol güvenliği başta olmak üzere burada yaşanan kriz nedeniyle Ortadoğu pazarını kaybettik. Çok acil devlet önlemi alınmasını talep ediyoruz. Örneğin, hava kargo sağlanabilir. Bir uçak 50 ton taşıyabiliyor. Devlet bizden yüzde 5 uçak kargo parasını alsın, yüzde 5 de ihracatçı katsın. Bir de devlet, yatılı okul ve cezaevi gibi kurumlara toplu alım yapabilir. En azından iç piyasada tüketimi teşvik edilebilir. Kuru üzümde de aynı sıkıntı var. Geçen sene 5.5 TL olan fiyat bu yıl 2.5’u zor buluyor” dedi.
ÜRETİCİ: PERIŞANIZ
Üreticilerden Yusuf Özkan de şu bilgileri verdi: “1 kilog üzümün maliyeti 65 kuruş civarında. 1 dekarın maliyeti ise 2.450 TL. 1 dekarda ortalama 3 ton üzüm çıkıyor. Sarıgöl’de ise toplam 85 bin dekar bağ var. Ova bölgesinde üzümün fiyatı 40-50 kuruş civarında olunca hepimiz perişan olduk. Bu sene bağlarda 17 bin dekar üzüm kaldı. Bu da toplamda 17 bin ton üzüm eder.”
CHP Milletvekili Özgür Özel: "Çiftçilerin borçlarının bir devlet bankasında birleştirilmesini ve 5 yıl süreyle düşük faizle taksitlendirilmesini önereceğim."
Sarıgöl Ziraat Odası Başkanı Ali İhsan Ülgen: "Devlet bize hava kargo imkanı sağlasın. Yatılı okul ve cezaevi gibi kurumlara toplu alım yapsın."
Kanun teklifi hazırladı
CHP Milletvekili Özgür Özel, Sarıgöllü çiftçilerle ilgili kanun teklifi önereceğini ifade etti, şöyle dedi: “Tütünü, pamuğu, zeytini bitirdiler. Kırkaağaç’ta, Soma’da çocuklar madene mahkum kaldı. Şimdi de dünyanın en iyi sofralık ve şaraplık üzümlerini üreten Sarıgöl, benzer bir Soma örneğine itiliyor. 10 yıl önceki fiyata üzüm satıyor. Akaryakıt 10 yıl öncesinin 5, ilaç-gübre 10 katı. Bu, ipotek altında olan toprakların çok uluslu bankaların eline geçmesi sonucunu doğuracak. Bir çalışma yaptım. Sarıgöl’de çiftçinin bankalara borcu 360 milyon TL. Tüm araziler bir çiftçiye ait olsa, seneye fiyat, rekolte, hava şartları iyi olsa 300 milyon TL’lik ürün alınabilir. Yani Sarıgöl şimdiden batmış. Bu yüzden bir kanun teklifi vereceğim. Çiftçilerin borçlarının bir devlet bankasında birleştirilmesini ve 5 yıl süreyle çok düşük faizle taksitlendirilmesini önereceğim. Yoksa Sarıgöl ve tüm Manisa ovasını büyük sosyal patlama bekliyor. Şu sözü unutmamak gerek: Çiftçi hiçbir zaman tek başına zengin olmaz ama batmaz da.”