Popüler kültür popolarının işgali (kısım iki)

21 Mart tarihli yazıda yazmıştım, popüler kültür popolarının işgali altındayız diye.

Haberin Devamı

O işgal bitmedi.
Tam aksine dünyanın bir numaralı poposu Kim Kardashian çılgın bir atakla tüm popocanları (Jennifer Lopez, Nicki Minaj, Shakira, Rihanna, bizden Hilal Cebeci) geride bıraktı.
Mutlaka görmüş, “Tanrım bu da ne?” gibi nidalarla ofis muhabbeti ya da arkadaş geyiğine malzeme yapmışsınızdır, itiraf edin.
Kardashian’ın Paper Dergisi’ne verdiği pozlardan bahsediyorum tabii.
Doğrusu bu popüler popolar bir başka zamanın/ruhun habercisi gibi.
Sanki, cinselliğin coştuğu yetmişli yıllara ışınlanıyoruz bayanlar baylar der gibiler...
Öyle bir özgürlük, öyle bir “salıver, sallayıver” gitsin haliyle karşı karşıyayız.
Ya da yazar Michel Tournier’nin hani bin kez yazmaktan bıkılmayacak o cümlesi gibi olup biten:
“Popolar ne denli övülse azdır, o yalnızca sevgiye susamıştır.”

Rakı yurtdışına göç ediyor

Haberin Devamı

Sadece memleket gidişatından memnun olmayan kapağı yurtdışına atacak diye bir kaide yok.
Bakınız milli içkimiz rakı da epeydir dünya turnesinde.
Hem ülke genelindeki tüketimi yıldan yıla (2010’dan 2014’e yüzde 16) azaldığı için...
Hem de Kapıkule dışındaki aleme kendini (artık) tanıtma ve sevdirme zamanının geldiğine inandığı için...
Kolay iş değil. Eloğlu bir anda bağrına basmıyor.
Bu yüzden bütçesi şişkin kampanyalarla tanıtım yapılıyor, en gözde şehirlerin en yükselişte olan restoranlarından başlanıyor.
Peki şimdiye kadar nerelere ulaştı bizim rakı?
Öncelikle Almanya. Neredeyse tüm hiper marketlerde varmış artık.
Tamam, orada işi kolaydı. Sonuçta Türkler çok.
Almanya’nın hemen ardından gelen ülkeler ise şaşırtıcı:
İsviçre, Fransa, ABD ve Doğu Avrupa ülkeleri.
Ama şu an esas yoğunlaşılan yer İngiltere.
Geçen haftalarda Londra’da başladı rakısal atak.
“Yavaşlık” felsefesinin ön plana çıktığı cool TV reklamı ve gazete/dergi ilanıyla (evet, oralarda serbest)...
Ve tabii şık restoranlarda düzenlenen tadım yemekleriyle.

VAY, DABBOUS!

Londra’nın yükselen şeflerinden Ollie Dabbous’u meraklısı bilir.
Kısa boylu karizmatiklerden.
Rakıyla tanışır tanışmaz sevmiş ve cool bulmuş.
Bir de İngilizler hem içkiye hem de yeni içkilere meraklı tabii.
Hemen atlıyorlar. Bu yüzden sevimli Ollie kendi restoranında düzenlenecek rakılı tadım yemeğine “Hay Hay” demiş hemen.
Rakının yanında gidebilecek yemekler yapmak kolay değil.
Hele bir İngiliz için.
Ama Dabbous o gece o yemekte bulunan herkesi (BBC editörünü de benim gibi rakı yanında illa peynir/kavun filan arayan Türk’ü de) memnun etti.

UZO KADAR BİLİNSE FENA MI

Doğrusu böyle gözde bir Londra restoranında rakı yudumlamak aklıma gelmezdi.
Rakıya burun kıvıran, “Meyhane gibi algılanırız” diye düşünen bizim modern restoranlara esefle duyurulur.
Dahası sadece Dabbous’ta değil... Pop, Polpetto ve Shoreditch tarafında benim çok sevdiğim Tramshed gibi restoranlarda da benzer rakılı yemekler yapılacakmış.
Ve bundan sonra o mekanlara gidince rakı bulmak mümkün olacakmış.
Elbette bunlar başlangıç.
Ama bu başlangıçla bile gurur duyuyor insan.
Bir uzo kadar rakı da bilinmeli/talep edilmeli değil mi yurtdışında?
Zaten bu motivasyonla yola çıktıklarını belirtiyor Mey İçki CEO’su Galip Yorgancıoğlu...
Olur mu olur, bu anason kokulu düş elbet bir gün gerçek olur...

Haberin Devamı

İSTANBUL mekan Top 10
(8- 15 kasım tarihleri arası)

1. Yeni Lokanta / Beyoğlu (7)
Mekanın aşçısı/sahibi Civan Er’in GQ ödüllerinde “Yılın Şefi” seçilmesiyle nedeniyle... Geçen sezon parlamış, bu listenin de hep gediklisi olmuş Yeni Lokanta bu yüzden yedinci sıradan birinci sıraya çıktı.
2. Ulus 29 / Ulus (1)
3. Pizza Emirgan (Gizli Kalsın) / Emirgan (2)
4. Fenix / Etiler (3)
5. Colonie / Karaköy (4)
6. Pop Cocktail / Nişantaşı (5)
7. Corridor / Nişantaşı (6)
8. Lucca / Bebek (9)
9. Raw / Karaköy (10)
10. Sess / Nişantaşı (-)

Yazarın Tüm Yazıları