Önder Aytaç gözaltına alındı

Aytaç hakkında, Ankara 4. Sulh Ceza Mahkemesi’nin, “Devlet büyüklerini ve emniyet güçlerini aşağılamak ve tahkir” suçlamasıyla arama kararı bulunduğu ve bu karar doğrultusunda gözaltına alındığı bildirildi.

Önder Aytaç, sabah saatlerinde çıkartıldığı Bakırköy Adliyesi'nde serbest bırakıldı.

Adliye çıkışı açıklama yapan Aytaç, "Daha önce de bir günlük gözaltına alınma süreci oldu. Bu Süleyman Şah ile ilgili. 15 tane mehmetçiğin hayatı kurtulmuştu. Evet ben ondan memnundum. Dün havaalanı emniyette misafir olduk. Beş yıldızlı otel gibiydi. Arkadaşlara teşekkür ediyorum" dedi.

"YENİ TÜRKİYE'DE BU TÜR ŞEYLERE ALIŞACAĞIZ"

Aytaç, "Tebliğ yapılırken Polis Akademisi Öğretim üyesiydim. Malatya'ya usulsüz tayin edildi. Malatya'dan Bitilis'e usulsüz tayin edildi. Bitlis'te usulsüz göreve son verildi. Bütün bunlarla ilgili idare mahkemeleri yürütmeyi durdurma verdi ve pek çok dava devam ediyor. Bu usulsüzlüğü ben de, bana tebliğ edilirken ameliyatta olmuş olduğum süre 70 günlük raporlu sürecimdi. Usulsüzlüğü ifade etmiş olmamdan kaynaklanan şeyden dolayı sayın İçişleri Bakanı Efkan Ala'nın suç duyurusunda bulunmuş olduğu şey" dedi.

Önder Aytaç, "Benim o açıklamamdan sonra Emniyet Genel Müdürü'nü, Polis Akademisi Başkanı'nı ve Güvenlik Bilimleri Fakültesi Dekanı'nı görev süreleri bitmeden idare almıştır ki onların da usulsüzlük yapmış oldukları idare tarafından teyit edilmiştir. Benim ifadem buydu başka bir şey değildi" şeklinde konuştu.

Aytaç, "Yeni Türkiye'de bu tür şeylere alışacağız" dedi.

''ANAMIN AK SÜTÜ GİBİ PIRIL PIRILIM"

Önder Aytaç öğle saatlerinde Ankara’ya giderken havalimanında da açıklamada bulundu.

Önder Aytaç,"Suçlu olduğum bir şey yok. Anamın ak sütü gibi pırıl pırılım.Bir adım daha atıp söyleyeyim ki kimseye telefon açmıyorum babacığım" diyerek şunları söyledi:
"Her şeyim pırıl pırıl. Daha önceden Polis Akademisi’nde görev yaparken görevime son verilince tebliğ ile ilgili eve gelmişlerdi. Bende bu yapılanın usulsüz olduğu ile ilgili şerh düşmüştüm.70 günlük raporum vardı. Daha sonra Malatya’ya tayin edildim. Oradan Bitlis’e tayin edildim. Oradan da göreve son verdiler. Bütün bunlarla ilgili açmış olduğum davalarda mahkemeler yürütmeyi durdurma verdi. Yani benim haklılığımı tescil etti. Bende bu usulsüz diye şerh düşmüştüm. Bu yapılmış olan bir suçtur. Bu suçu da Güvenlik Bilimleri Fakültesi Dekanı Polis Akademisi Başkanı, Emniyet Genel Müdürü İçişleri Bakanı yapıyor demiştim.Altına yazmış, şerh düşmüştüm. Bundan dolayı İçişleri Bakanı hakkımda suç duyurusunda bulunmuş. 4 Sulh Ceza Mahkemesinin gıyabımda vermiş olduğu bir karardı. Ben de yurt dışındaydım. Gelince burada GBT’den çıktığı için dün aksam Atatürk Havalimanı Emniyet Müdürlüğü’nde konuk ettiler beni. Bugün de bir şey yok. Yeni Türkiye’de alışmamız gereken bir süreç bu.Yasama, yürütüme, yargı hepsinin siyasallaşmış olduğu bir çerçevede böyle şeyler daha çok yaşanacak."

Daha sonra teferruatlı bir açıklama yapacağını belirten Aytaç, "Benim yazmış olduğum, 'Bir organize yapı var orada. Paralel bir organize yapı var orada' dedim ben. Güvenlik Bilimleri Fakültesi Başkanı, Polis Akademisi Başkanı, Emniyet Genel Müdürü ve İç işleri Bakanı’ndan oluşan bir yapı var orada dedim. Zaten idarede benim bu söylediğimi kabul etti. Savcılıktan serbest kaldık o kadar. İngiltere’deydim. Görevim bittikten sonra çocuklarım var, evim var, bakmam gereken. 4.5 aydır İngiltere’deydim. Bu çerçevede gözaltına alınacağımı bilerek gelmiştim. Suçlu olduğum bir şey yok. Anamın ak sütü gibi pırıl pırılım" dedi.