Kobani’nin şehirciliği, Suruç’tan daha iyi

Haftalardır IŞİD saldırısı altında olan ve dünyanın gündemini işgal eden Kobani’yle, bizim Şanlıurfa Suruç arası 11 kilometre...

Haberin Devamı

Arabayla 15 dakikalık yol...
Ben bölgeye gitmedim, iki tarafı da bilmiyorum...
Ama uydudan baktım, iki yerleşim bölgesinin de tepeden üç boyutlu görüntülerini inceledim...
Size bir şey söyleyeyim mi, Kobani’nin şehir mimarisi bizim Suruç’tan daha iyi...
Bizim şehir planlamacılığımız ne yazık ki yoktur...
Doğuda da batı da durum aynıdır.
Bizde şehirlerde keşmekeş hakimdir, sokaklar birbirini ızgara tarzı kesmez, kafasına göre keser...
Oysa insanoğlunun milattan önce 8. yüzyıldan beri kullandığı ve modern şehirlerin de temeli oluşturan bu ızgara şehircilik mimarisidir...
Antik Yunan’dan beri şehir planlamacılığı böyle yapılır.
Izgara planına göre caddeler birbirleriyle dik açı yaparak kesişir, ortadaki yapılar kare veya dikdörtgen adacıklar oluşturur.
İnsanoğlunun 3 bin yıldır kullandığı bu kent planlamacılığı, büyük şehirlerimiz de dahil olmak üzere ne yazık ki bize bir türlü doğru düzgün gelememiştir...
Suruç’la Kobani’nin uydu görüntülerine bakarken bunu bir kez daha gördüm...
Ateş altındaki Kobani ızgara mimariye göre yapılmış, sokaklar birbirini düzgün şekilde kesiyor, evler kare ve dikdörtgen adacıklar oluşturuyor.
Suruç da ise yollar kafasına göre...
Şehrin temelini doğru düzgün tasarlayan bir planlama yok...
Aralarında sadece 11 kilometre var ama kent planlamacılığı konusunda Kobani, Suruç’tan çok daha ileride...
Türkiye’de kent planlaması olmadığının küçük bir örneği görmek istiyorsanız uydudan Kobani’yle Suruç görüntülerine bakın yeter...

Recep Yener’i doktor hatası mı öldürdü

Haberin Devamı

Ankara Sanat Tiyatrosu kökenli olan Dondurmam Gaymak, Entelköy Efeköy’e Karşı gibi yapımlarda rol alan, tiyatro dünyasının sevilen ismi Recep Yener heçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybetti.
Dün sabah Beyoğlu Ses Tiyatro’sunda tören yapıldı, ardından da Zincirlikuyu Mezarlığı’ndan toprağa verildi...
Usta oyuncunun yakın arkadaşları isyan halinde çünkü Yener’in göz göre göre ölüme gittiğine inanıyorlar...
Hafta sonu mide ağrısı, zehirlenme şüphesiyle hastaneye gitmiş usta oyuncu...
Hiçbir tetkik yapmadan ağrı kesici vermişler ve evine göndermişler.
İki gün sonra çok daha şidetli bir baş ağrısı, mide bulantısı şikayetleriyle bir başka hastaneye gitmiş bu kez...
Tetkikler yapılmış ve kalp krizi geçirdiği teşhisi konmuş...
Açık kalp ameliyatına alınmış Yener ancak uzun süren operasyona rağmen kurtarılamamış...
Arkadaşları Yener’in son bir hafta içinde bir sürü küçük kalp krizleri geçirdiği ve kalp krizinin tüm belirtilerini gösterdiğini söylüyor.
Buna rağmen gittiği ilk hastanede tetkik yapılmamasını, ağrı kesici verilerek evine gönderilmesini ölüme davetiye çıkarmak olarak değerlendiriliyorlar.
Yener’in arkadaşları şimsi Kadıköy Şifa Hastanesi’ne dava açmaya hazırlanıyor...
Doktor hatası var mıdır yok mudur bilemem ama 58 yaşındaki kıymetli bir oyuncu artık aramızda yok...
Belki ilk gitiğinde tetkikler yapılsa, teşhis konabilse hayatta olacaktı...
Arkadaşları da böyle düşündüğü için konuyu yargıya taşıyorlar şimdi...

Haberin Devamı

Şakanın tadı kaçtı artık

Kusura bakma Oya Aydoğan, Emrah konusunda bu kez senin yanında değil, karşındayım...
İddiaya göre Emrah hastaneye gitmiş, fiyatının 250 lira olduğunu öğrenince röntgen çektirmekten vazgeçmiş...
Artık şehir efsanesine dönen Emrah’ın cimriliğiyle ilgili son bomba iddia bu...
Tamam eli sıkı olabilir, tamam Emrah’a cimri de diyebiliriz, ama işin bu boyuta vardırılması artık şaka tadını kaçırdı...
Yarın öbür gün hastane masraflarını ödememek için eşi evde doğurdu haberleri yapılacak neredeyse...
Olmaz...
Hele ki sağlık problemleriyle ilgili bu tür geyikler çevrilmez...
Size hiç inandırıcı geliyor mu, 250 lira için röntgen çektirmeyeceği Emrah’ın?
Baba olmaya hazırlanan Emrah’ın kendisinin, eşinin, doğacak çocuğunun sağlığını düşünmemesi, sağlık sigortası yaptırmaması mümkün mü?
Yaptırmasa cimriliğinden dolayı bile sağlık harcamalarından kesmesi ihtimal dahilinde mi?
Sevgili Oya Aydoğan daha önce de Emrah’ın cimriliğini programında dile dolamıştı...
Ama artık işin tadı kaçtı...
Emrah’a cimrilik yaftası o kadar karikatürize hale dönüştü ki gülemiyoruz bile artık...

Seyahat özgürlüğü sadece zengine var

Haberin Devamı

Seyahat özgürlüğü en temel insan haklarından biridir...
Ancak bu ülkede seyahat özgürlüğü sadece zenginlere var.
2015’te yapılacak son zamlarla birlikte pasaport harcı 505 liraya yükseltildi...
Üç yılı aşan süreyle pasaport almak isteyen biri 505 lira harç ödeyecek...
Vize almak için de en az 200 liraya yakın bir ücret var...
Tam yurt dışına çıkarken 15 lira da harç pulu almak zorunda...
Fotoğrafı, o su, bus u 750-800 lira...
Daha uçak bileti falan almış ya da seyahat acentasına para vermiş değiliz ha...
Sadece yurt dışına seyahat etmeyi istemek bile 750 lira adam başı...
3 kişilik bir aile olsa 2250 lira...
Uçak bileti aldın, otel ayarladın, yurt dışında yedin içtin...
Zaten iflas ettin!
Bu yüzden seyahat özgürlüğü sadece zenginleredir bu ülkede...
Daha çok insan seyahat etsin, daha çok Türk yurt dışına çıksın diyeceğimize harçlara zam yaparak, vizelere ses çıkarmayarak bunu imkansız hale getiriyoruz.
Bu rakamlarla kim nasıl yurt dışına çıkacak, biri bana söyler mi lütfen...

Yazarın Tüm Yazıları