Haftanın polemiği: HADDİNİ BİL!

Güncelleme Tarihi:

Haftanın polemiği: HADDİNİ BİL
Oluşturulma Tarihi: Ekim 27, 2014 01:30

İMRALI görüşmeleriyle ilgili Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ile HDP’li heyet üyesi Sırrı Süreyya Önder arasındaki “başmüzakereci” ve “sekretarya” tartışması sertleşen bir polemiğe dönüştü. Tartışma, Önder’in CNN Türk’te katıldığı programda sekretaryaya ilişkin açıklamasıyla başladı.

Haberin Devamı

‘HEYET’TEN ÇIKARLAR

Önder, “Başmüzakereci sayın Abdullah Öcalan’ın kendisidir. Ona bağlı olarak bir müzakere heyeti olacak. Belli komisyonlar olacak. Heyette ben, Sayın İdris Baluken ve Pervin Buldan olacak. Parlamento harici arkadaşlarımız da olacak. Muhtemelen Hatip Dicle ve kadın hareketinden bir arkadaşımız olabilir. Bunlara Sayın Öcalan’ın kafası net. Bu 5 kişilik ekip aynı zamanda müzakere heyetinin de parçası olacak” dedi. Arınç ise “Sayın Önder’in de Sayın Buldan’ın da başka arkadaşlarımızın da sekretarya konusunda adeta kendilerini görevlendirilmiş kabul ettiklerini anlıyoruz. Böyle bir şey yok. Onlar giden heyetlerin içinde yer alıyorlar. Bundan sonra yer almayabilirler, devam edebilirler, farklı insanlar adada görüşmelere katılabilir” dedi. Önder ise yanıt olarak, “Buna sayın Arınç karar veremez. Buna sadece biz ve Sayın Öcalan karar verir. Arınç’ın varsa böyle bir yetkisi İmralı’ya gidecek devlet heyetinin kimlerden oluşacağına karar vermek için kullanabilir” açıklamasını yaptı. Tartışma Arınç’ın cumartesi AK Parti İstanbul İl Danışma Meclisi toplantısındaki çıkışıyla alevlendi. Önder’i hedef alan Arınç şunları söyledi: “Birisi Öcalan’a, ‘Başmüzakerecidir’ diyor. Nereden bu sıfatı aldın sen? Kim kiminle neyi müzakere ediyor? Başmüzakereci, sekretarya bilmem ne! Sen haddini bil kardeşim. Sen burada kendini hangi rolde görüyorsun? Sen Öcalan’ın karşısında hangi konumdasın? Kandil’deki insanlarla senin arandaki nasıl bir ilişki? Kim başmüzakereci ya? Hükümeti zor durumda bırakmak için bundan daha iyi provokasyon olabilir mi?”

Haberin Devamı

ONBAŞI DA YAPAR

Haftanın polemiği: HADDİNİ BİL

Arınç’ın ağır ifadelerine yazılı açıklamayla yanıt veren Önder ise şöyle dedi: “Sayın Arınç! Bana had bildirmeye kalkışmışsınız. Belki olan bitenden haberiniz yok. Belki de idrak edemiyorsunuz! Bu had bildirme dillerini hangi ara öğrendiniz? Kim size bu ruhsatı verdi? Had nedir? Sınırı nerede başlar? Bu sınırı kim tayin eder? Bakanlığınızın görev tanımı içinde var da biz mi bilmiyoruz? Sayın Öcalan ‘Başmüzakerecilik’ sıfatını tarihi Nevruz bildirgesini yazdığı gün aldı. Barış meselesi laubalilik kaldırmaz, ciddi bir iştir. Provokatör lafını size misliyle iade ediyorum. Esas provokasyon kamu düzenini salt polisiye tedbirlerle sağlamaya çalışmaktır. O kadarını bir onbaşı da yapar. Siz sözüm ona bakansınız, biraz daha derin bir kavrayış beklenir. Size son önerim şudur; yeryüzünde kibir ve azametle yürüme! Çünkü sen asla yeri yaramazsın. Ve boyca da dağlara erişemezsin.”

Haberin Devamı

HDP: UTANMASI GEREKİR

Arınç’ın HDP Eşgenel Başkanı Selahattin Demirtaş’a yönelik, “Senin duygusal kırılmanın bin mislini ben yaşadım ama dağa çıkmadım. Utanmaz adamlar” sözlerine de HDP’den tepki geldi. Açıklamada şöyle denildi: “Gördüğü zulüm ve baskılar karşısında onuru ve kimliği için isyan eden ve direnen bir halkın ve onun temsilcilerinin değil, o halkın iradesine saygısızca saldıranların utanması gerekir.”

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!