CDU bu rüzgara karşı durabilecek mi

MERKEL, kampanyayı açılış konuşmasında, göçmenlere, “Gelin bu ülke için sorumluluk alın. Bana da ilk başlarda ‘Doğulu Bıldırcın’ diye hakaretler geldi. Bunlar sizi yıldırmasın” gibi mesajlar verdi. Ardından tüm Almanya’da CDU, göçmen kuruluşlarını, camileri ziyarete başladı. Önceki gün CDU’nun Genel Sekreteri Peter Tauber, yanında milletvekili Cemile Giousouf ve aktif üyesi Gonca Türkeli ile Kreuzberg’i dolaştı. Onlara bir süre ben de eşlik ettim.

SAMİMİ GÖRÜNÜYOR

Almanya’da her beş kişiden biri Alman kökenli değil. Nüfus azalıyor, göçmen kökenlilerin sayısı artıyor. Yeni kurulan Almanya için Alternatif (AfD) adlı parti, Euro, Avrupa ve yer yer yabancı karşıtı söylemlerle oy patlaması yaşıyor. CDU’nun artık buralı göçmenleri daha uzun süre görmezden gelmesi mümkün değil. O nedenle göçmenlere açılmak, modernleşmek istiyor. Ancak adının ilk kelimesi Hıristiyan olduğu için Müslümanları partiye çekmekte zorlanıyor. Bu yüzden gerek Genel Başkan Merkel, gerekse Genel Sekreter Tauber, Hıristiyan sözcüğünün eşitlik, adalet gibi değerleri içerdiğini, adının Hıristiyan olmasının “Müslümanlar bu partiye üye olamaz” anlamına gelmediğini anlatmaya çalışıyor.

RÜZGAR SERT ESTİ

CDU’nun göçmenlere açılma süreci öyle kolay geçeceğe benzemiyor. Çünkü seçmen kitlesi ve üyeleri arasında bu açılıma karşı duranlar var. Genel Sekreter Peter Tauber’in Facebook’una iki gündür tepki yağıyor. Ben 150’ye yakın yorumu okudum. Yorumlar yer yer, “Dünyaya açık Almanya’da böyle düşünenler var mı?” dedirtecek cinsten.
Bazılarından başlıklar aktarıyorum:
- Bu kampanya bizim Hıristiyan Demokrat Birliğimizi İslamlaştırma stratejisidir.
- CDU Türk süper star arıyor, maşallah.
- Partinizin adından C harfini hemen çıkarın.
- C harfi artık Hıristiyanlık değil, Türk hilaline dönüştü. C zaten biraz hilale benziyor.
- CDU artık MDU (Müslüman Demokrat Birlik) oluyor.
- Merkel yeni mesih.
- Kohl’ü bile geçecek.
- İslam Hıristiyan Birliğini kuracak.
- Gelecek Başbakan Müslüman Hıristiyan veya Hıristiyan Müslüman olacak.
- Almanya kendini tüketiyor...

HIRİSTİYAN DEĞERLERİ

- Göç Almanya’nın hep bir parçası oldu. Ama şimdiki durum farklı. İslam bin 400 yıllık tarihinde başka kültürlerle hiçbir zaman eşit ve aynı göz hizasında yaşamadı. Kuran’a sadık biri asla Hıristiyan değerleri benimsemez. Sayın Genel Sekreter siz Müslümanları tutuyorsunuz.

- Bu ülkeyi çökertiyorsunuz, kuyusunu kazıyorsunuz.

PARTİDEN İSTİFA ETTİM

- Ben partiden istifa ettim. AfD’ye geçtim.
- CDU çok Alman, değil mi? Maskeniz düştü.
- Siz göçmenlerin hepsini genel olarak bir zenginlik olarak görüyorsunuz. Bu bir sol görüş. Buraya gelmeyi başaran herkesi Alman yaparak, tüm hakları vermek istiyorsunuz. Siz niçin bizim ülkemize birşeyler vermek isteyenlere değil de, almak isteyenlere sahip çıkıyorsunuz?
- İsyan edelim, iş işten geçmeden.
- Ben 19 yıldır bir Türk kadınla evliyim. Çok mutluyum ama göçmenler konusunda o da benim gibi düşünüyor.

NEREDEYSE HEPSİ...

Yorumların hemen hepsi açılıma karşı. Destekleyen tek tük ve bazıları yabancı kökenli. Tepkilerde, Merkel’in konuşması benim köklü bir CDU seçmenliğine veda etme kararımın doğruluğunu tasdikledi. “CDU’dan ayrıldım veya ayrılacağım” diyenler var. CDU Genel Sekreteri Tauber, birçoğuna sabırla cevap veriyor. Göçmen kökenli insanların da Alman olduğunu, ülkeye sahip çıkmak istediğini ve CDU’ya üye olmasının doğal olabileceğini anlatıyor. İslam ve Müslümanlar üzerine saldırı içerikli bir yoruma Tauber’in cevabı ilginç: Siz hayata küsmüş, çok kötü kalpli bir insan izlenimi veriyorsunuz. Siz Hz. İsa’dan bağış dileyin. Aslında sizin CDU’da işiniz yok.

İNSANLAR BURALI

Kreuzberg semtini dolaşırken, Peter Tauber’le sebze meyve halinde konuşuyoruz. Sanki bu yorumlara cevap veriyor: “Bu insanlar buralı. Üçüncü kuşağa göçmen kelimesi artık hitap etmiyor. Bu gençler diyor ki, benim dedem Türkiye’den geliyor. Ben burada doğdum. Ben yeni Almanım.”

Tauber’e, “Türk arkadaşınız var mı?” diye soruyorum. “Ben Waldensberg takımında futbol oynadım. Bazen takımda tek Alman bendim. Çok Türk takım arkadaşım vardı. Birlikte top koşturduk” cevabını veriyor.

Evet Almanya değişiyor. Türk gençleriyle birlikte top oynayan, okula giden, Türk arkadaşlarının annelerinin pişirdiği börek ve lahmacunları tadan genç kuşak yavaş yavaş Almanya’da iktidara geliyor. Onlar CDU’yu modernleştirmek istiyor. Ama eski sert bir karşı rüzgar esiyor. Bu rüzgar Almanya’nın göçmenleriyle bütünleşmesinin önünü kesmek istiyor. Ben CDU’nun bu rüzgarı yenmeye kararlı olduğu izlenimi aldım.


Gonca Türkeli, Cemile Giousouf ve Peter Tauber (soldan sağa).