‘Makul şüphe’ Erdoğan’a tuzak

Güncelleme Tarihi:

‘Makul şüphe’ Erdoğan’a tuzak
Oluşturulma Tarihi: Ekim 21, 2014 01:28

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, ‘makul şüphe’ düzenlemesine değinerek, “Millette makul bir şekilde Recep Tayyip Erdoğan ve 4 bakanının yolsuzluklara karıştıklarına dair bir kanaat ve şüphe olduğu ortadadır. Zannediyorum bu Erdoğan’a kurulmuş en büyük tuzaktır. En büyük makul şüpheli kendisidir” dedi.

Haberin Devamı

Antalya dönüşünde Afyonkarahisar’da verdiği mola sırasında bir grup gazeteciyle sohbet eden Bahçeli, özetle şunları söyledi:

AKİL İNSANLARI KULLANACAK
(Akil İnsanlar) ‘Akil İnsanlar’ın Başbakan’a vermiş oldukları kararların hepsi boş çıkmıştır. Aksine açılım sürecinden sonra şiddet yoğunlaşmıştır. Böyle bir süreçte faydaları ne olacak? Çözümleri ne olacak? Eğer İmralı Canisi ile görüşmek, bu tür eylemleri Kandil’i etkilemek süreciyle vazgeçirmek gibi bir misyonu hükümet adına yapmaya kalkıyorlarsa, o zaman hükümet ‘Akil İnsanları’ istedikleri amaçlar doğrultusunda kullanacak duruma getirmiş olacaktır. Bu da kendilerini yıllarca aydın olarak tanımlayan insanlar için çok ağır bir kullanım şeklidir.

SİLAHŞOR CEZALI, KALEMŞOR SERBEST
(Akillerin İmralı’ya gidişi) Boğaz gezileri kendilerini tatmin etmez olmuş, biraz Marmara’ya doğru açılıyorlar şimdi. 200 imza veren aydınlardan hesap sorulmalıdır. Dolapdere’de taş atan çocukla, atılan imzalar arasındaki farkı anlatabilir misin? Molotof atan suçlu, imzayı atan masum. Başbakan, ‘TOMA alınacak’ diyor. Ne yapacaksın bu TOMA’larla. Kalemşorlarla silahşorlar aynı hedefi vuruyor. Silahşor cezalandırılıyor, kalemşor serbest.

CUMHURİYET’E BÜYÜK HAKARET
(29 Ekim Resepsiyonu ve Beştepe daveti) Anıtkabir ziyaretinde bulunmayı ama tebrikat ve resepsiyonda olmamayı düşünüyorum. Beştepe daveti, Cumhuriyet’e büyük bir hakarettir. Hele Çankaya’nın Başbakanlık makamı kullanımına terk edilmiş hali ayrı bir acıdır. Burayı Başbakanlığın kullanımına terk etmek doğru bir yaklaşım değildir. Türk-İslam mimarisi açısından köşk ve saray arasındaki farkı incelemekte yarar var. Binalar üzerinden bir yarışa girmenin anlamı yok. Ben olsam inatlaşıp, tekrar onu oraya, onu oraya taşı yerine, Türk devletini ev taşıma nakliyat şirketine de benzetmeye gerek yok. Böyle bir durum karşısında Atatürk ve Cumhuriyet Müzesi yaparım.

EN BÜYÜK MAKUL ŞÜPHELİ
(17 Aralık takipsizlik kararı) 17-25 Aralık’ın mutlaka yargı önünde sorgulanması, açıklığa kavuşması lazım. 53 kişi hakkında takipsizlik kararı, doğru olmamıştır. Demek ki savcıdan ziyade Meclis iradesiyle yolsuzluklar üzerinde bir karar verme sürecine girmiştir Türkiye.
(Makul şüphe düzenlemesi) Makul şüphe, millet vicdanında Recep Tayyip Erdoğan’ı yüzde 100 sorgulatır. Kesin deliller arama konusundaki ısrarı vardı. Şimdi makul şüphe konumuna düşmüşse, gerçekten millet makul bir şekilde Recep Tayyip Erdoğan ve 4 bakanı, 17-25 Aralık’ta kimler varsa, onların yolsuzluklara karıştıklarına dair bir kanaat ve şüphe olduğu ortadadır. Zannediyorum bu Recep Tayyip Erdoğan’a kurulmuş en büyük tuzaktır. En büyük makul şüpheli kendisidir. Elimizi kolaylaştırıyor aslında.

İyileştirme cehalet değilse ihanet

Haberin Devamı

(Öcalan’ın şartlarının iyileştirilmesi) Öcalan’ın İmralı Adası’nda kalması bile çok yanlıştı. Biz 28 Mayıs 2002’de F Tipi Cezaevi’ne gönderilmesini istemiştik. İsabetli olurdu. Bu ülkenin Genelkurmayı, Silivri’de komutanlarıyla beraber tutukluluk hali yaşarken, İmralı Canisi’nin villa gibi özel şartlar içerisinde durumunu iyileştirmek cehalet değilse ihanettir. Hele hele İmralı dışında ofis tutmak, oraya sekretarya vermek olacak şey değil. Beşir Atalay, şimdi AKP sözcüsü olarak konuşuyor. İmralı Canisi’nin çözümü ve hedefi Bağımsız Kürdistan devletini kurmaktır. Bu süreci bu zat, hızlandırarak Bağımsız Kürdistan’ın kurulmasına katkı sağlıyorsa haindir.
HDP’NİN İÇİNDEKİ EN AKİL
(Altan Tan’ın açıklamaları) Ortaya koyduğu tespit, Türkiye’de kargaşanın önlenmesi açısından bir örnektir. ‘MHP gibi davranılmış olsaydı, bu kadar şey yaşanmazdı’ demek istiyor. Demek ki HDP’nin içerisinde en akil insan o.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!