Öğretmen ve velilere "uyuşturucu bağımlılığı" kılavuzu

Güncelleme Tarihi:

Öğretmen ve velilere uyuşturucu bağımlılığı kılavuzu
Oluşturulma Tarihi: Ekim 20, 2014 12:33

Ankara Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından öğretmenlere ve velilere yönelik uyuşturucu bağımlılığına karşı uyarıların yer aldığı "Uyuşturucu Maddeler, Uyuşturucu Bağımlılığı ve Önlemleri Kılavuzu" hazırlandı.

Haberin Devamı

İl Milli Eğitim Müdürlüğü Özel Eğitim ve Rehberlik Şubesince hazırlanan kılavuzda, uyuşturucu kullanan bir kişinin nasıl anlaşılacağına dair bilgilere yer verildi.

Kılavuzda, dişleri sıkmanın, giysilerde ya da nefesinde sigara kokusu ya da alışılmamış kokuların varlığının, bu kokuyu ortadan kaldırabilecek mahiyette nane şekeri ve ya da sakız gibi ürünlerin yoğun kullanımının, nakit parayı hızlı şekilde tüketme davranışlarının uyuşturucu kullanımını gösterebileceği vurgulandı.

Esrar kullanan birinin davranışları da örneklenerek, bu kişilerin aile bireyleri ve arkadaşlar arası ilişkilerde olumsuz süreçli değişimler yaşandığı, duygusal durumunda değişiklikler ve duygusal istikrarsızlıklar taşıdığı, anlamsız gülme ve ağlama davranışları sergilediği belirtilen kılavuzda, kişinin dengede kalamama, tökezleme gibi koordinasyon bozuklukları yaşadığı, genellikle içine kapanık, sessiz, çekingen, yorgun gözükme ve uyuşuk yapıya sahip olma davranışları taşıdığına dikkat çekildi.

Esrar kullanan öğrencilerin daha çok okuldan nedensiz olarak sıklıkla kaçtığı, ders dışı etkinliklere, sosyal ve kültürel aktivitelere karşı ilgisiz kaldığı, okul ile ilgili sorumluluklarını yerine getirmediği, ders notlarında beklenmeyen ani düşüşlerin gözlemlendiği belirtildi.

Evdeki rutin dışı değişimlere dikkat

Kılavuzda ailelerin çocuklarının esrar kullandığından şüphe duymaları gereken ev yaşamlarındaki değişik davranışlar da sıralandı. Buna göre, evde bulunan ecza dolabındaki ya da aile bireylerinin kullandığı ilaçların hızlı bir şekilde azalmasına, aile bireylerinin sigara paketlerinin hızlı şekilde tükenmesi, evde süs olarak duran alkol şişelerinin kapaklarının açılmış olması ya da kullanılması, evde bulunan değerli eşyaların kaybolması durumlarının izlenmesi gerektiğine işaret edildi.

Kılavuzda, okul çağında çocuğu bulunan ailelere bir takım öneriler de getirildi. Özellikle ergenlik dönemindeki davranışsal özelliklerin çok iyi tanınması tavsiyesinde bulunan kılavuzda, madde bağımlılığı için bu dönemin riskli olduğunu ancak her ergenin madde kullanmayacağının bilinmesi gerektiği belirtildi.

Sorumluluk alması için çocukların desteklenmesi gerektiğinin vurgulandığı kılavuzda, şu ifadelere yer verildi:

"Davranışlarındaki ani değişiklere karşı duyarlı olun. Kurallarınızda tutarlı olun. Spor ve diğer sosyal faaliyetlere yönlendirin. 'Hayır' demeyi öğretmeye devam edin. Arkadaş baskısına karşı nasıl tepki verileceğini öğretin.
Sorunlarının farkında olun. Sorunlarını çözmek için farklı yollar olduğunu öğretin. Bağımlılığın ömür boyu süren bir hastalık olduğunu anlatın. Çocuğunuzun arkadaşlarını ve onların ailelerini tanıyın ve onlarla iletişim kurmaya çalışın.

Çocuğunuzun her konuda sizinle konuşması için koşulsuz dinleme becerisi geliştirin. Maddenin, dış görünüş, sağlık ve sosyal açıdan nasıl zararlı olabileceği üzerine sohbet edin. Madde ve olumsuz etkileri hakkında korkularınızı değil, gerçek sonuçlarını anlatın."

"İlaçlarınızı çocuğa getirtmeyin"

Kılavuzda, ailelere "iyi model olma" önerisi getirilirken, "Onları yaptıklarınıza ortak etmeyin. Örneğin, sigara için çakmağınızı ya da dolaptan içkinizi getirtmeyin, sık sık ilaç kullanıyorsanız; ilacı, zorlukları gideren ve sorun çözen bir araç olarak yansıtmayın" denildi.

Çocuğun koşulsuz ve sakin bir şekilde dinlenilmesinin tavsiye edildiği kılavuzda, anlattıklarına veya yaptıklarına ani tepkilerden kaçınılması gerektiğine vurgu yapıldı. Kılavuzda, ailelere, bu durumlar karşısında yapmaları gerekenler şöyle sıralandı:

"Bunları ne düşünerek yaptığını, bu durumlar sonrasında kendini iyi hissedip hissetmediğini öğrenmeye çalışın. Durumla ilgili olumsuz bir sonuç veya bunların neler olabileceğini onun keşfetmesini sağlayın.

Sizin geçmişinizin çocuklarınızın geleceği olmadığını unutmayın. Davranışlarını, duygularını ve düşüncelerini yargılamayın. Anlamaya çalışın. Siz onu anlamaya çalıştıkça o da sizi anlamaya çalışacaktır. Çocuklarınızın neden maddeye yakınlaştığını veya uygun olmayan gruplar içinde olduğunu yargılamadan anlamaya çalışın.

Çocuğunuzu tehdit ederek veya korkutarak sadece kendinizden uzaklaştırırsınız. Aşırı sorgulayıcı olmayın. Emir cümleleri ile konuşmayın. Gereksiz teşhisler koymaktan kaçının."

Kılavuzda, çocuğa kurallar koyarken dikkatli olunması gerektiğine işaret edilirken, konulan sınırların açık ve anlaşılır olması, kural koyarken kararlı olunması gerektiği sınırların yalnız çocuklar için değil, tüm aile üyeleri için geçerli olması gerektiği bildirildi.

Çocuğun başarılarının da takdir edilmesi gerektiğinin altının çizildiği kılavuzda, "Başarısızlıklarında yanlarında olun ve cesaret verin. Çocuklarınıza güvendiğinizi hissettirin. Onları sevdiğinizi gösterin, hissettirin. Onlara karşı her an yanlış yapacaklarmış gibi davranmayın" uyarılarında bulunuldu.

Öğretmenlere "sorunu küçümsemeyin" önerisi

Kılavuzun öğretmenlere öneriler bölümünde ise sorunun küçümsenmemesi, "benim sınıfımda-okulumda böyle şey olmaz" ifadelerinden kaçınılması gerektiği belirtildi.

Öğretmenlere yönelik tavsiyeler şöyle:

"Ön yargılarınızın farkında olun. Bilgi sahibi olun. Açık, samimi ve inandırıcı olun. Konuşması için fırsat verin. Eğer öğrenci maddenin etkisi altında ise onunla bu durumda konuşmayın, yararı olmaz. Kendinizi hazır hissetmeden onunla konuşmayın. Onu etiketlemekten kaçının çünkü bağımlı olarak etiketlenen öğrenciye yaklaşmak çok zordur. Öfke duyabilirsiniz, sakinliğinizi korumaya çalışın. Genellemeler yapmaktan kaçının. Söylediklerine ani tepkiler vermeyin. Korkularınıza dayanarak konuşmayın. Merakı arttırmayın. (Şu maddenin de şöyle etkileri varmış sen biliyor musun gibi...). Şüphelerinizi ve endişelerinizi anlatarak ev içindeki davranışları ve arkadaşları ile ilgili aileden bilgi alın. Aileyi konu hakkında bilgilendirin, destek olun ve yardım alabilecekleri yerlere yönlendirin."

Ankara İl Milli Eğitim Müdürlüğü Özel Eğitim ve Rehberlik Şubesi, ayrıca rehber öğretmenlere yönelik bir kitapçık da hazırladı. Kitapçıkta uyuşturucu kullandığından şüphelenilen öğrenciyle ve ailesiyle görüşme önerileri, tedavi için merkezlerin iletişim numaraları yer aldı.

İl Milli Eğitim Müdürü Bozkurt ne dedi?


Ankara Milli Eğitim Müdürü Erol Bozkurt da konuya ilişkin yaptığı açıklamada, hazırlanan kılavuzları ilçelerin koordinatörleri, ardından rehber öğretmenlerin bilgilerine sunacaklarını söyledi.

Ankara genelindeki bin 750 rehber öğretmenin bilgilendirilmesinden sonra, okullarda çalışmalar yapıp 2 milyona yakın veliye ve 1 milyon öğrenciye ulaşmaya çalışacaklarını bildiren Bozkurt, rehber öğretmenlerin bağımlılıkların önüne geçebilecek bir güce ve yeterliliğe sahip olduklarını dile getirdi.

"Okullarımızın çevresinde bir güvenlik ağı oluşturmamız gerekiyor" diyen Bozkurt, okullara bağımlılık yapan zararlı maddeleri sokmak için el atacak olanları engelleyeceklerini ifade etti.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!