Tasarruf sahipliği oranı geriliyor

Düzenlenen basın toplantısında konuşan ING Bank Bireysel Bankacılık Genel Müdür Yardımcısı Barbaros Uygun, 2011 yılı Ocak ayında hayata geçirilen Turuncu Hesap müşteri sayısının 1 milyonu aştığını söyledi.

Uygun, müşterilerinin Turuncu Hesap ile 3.5 yılda 170 milyon TL tasarruf sağladıklarını beliterek, "bu hesaptaki müşterilerimizin yüzde 90’ı yeni ve aktive edilmiş müşterilerden oluşuyor. Bankamızın bireysel TL mevduatı içindeki payı ise yüzde 60. Lansmanın yapıldığı 2011 yılı Ocak ayından bu yana bireysel TL mevduatta yüzde 100 büyüme gösterdik. Kişi başı bakiye tutarı da 11 bin TL” şeklinde konuştu.

TÜRKİYE MOBİL BANKACILIKTA LİDER

ING Grubu’nun 13 ülkede gerçekleştirdiği mobil bankacılık kullanımı ve finansal erişim konulu araştırma sonuçlarına dikkat çeken Uygun, “Türkiye yüzde 56 ile Avrupa’da mobil bankacılığı en fazla kullanan ülke konumunda. Mobil bankacılık kullanımının para yönetimini iyileştirdiğini söyleyenlerin oranı Avrupa genelinde yüzde 80 iken, Türkiye’de bu oran yüzde 89. Türk müşteriler, mobil bankacılık kullanımı sayesinde Avrupalıya göre daha iyi tasarruf edebildiklerini söylüyorlar. Çünkü bir yandan ödemelerini zamanında yaparlarken diğer yandan harcamalarını daha iyi kontrol edebiliyorlar. Bu da para biriktirmelerine yardımcı oluyor” şeklinde konuştu.

TASARRUF ORANLARI DÜŞÜYOR

Uygun, toplantıda son olarak ING Bank Türkiye Tasarruf Eğilimleri Araştırması’nın 2014 yılı 3. çeyrek verilerini değerlendirerek şu bilgileri verdi:

"2014’ün ilk iki çeyreğinde araştırma tarihinin en yüksek oranı olan yüzde 15.3’e çıkan tasarruf sahipliği oranı, son çeyrekte yüzde 12.4’e kadar geriledi. Bu düşüşte, büyüme performansının yavaşlamaya başlaması, artan işsizlikle birlikte gelir kısıtının rol oynadığını söyleyebiliriz. Merkez Bankası’nın gevşetici para politikasıyla oluşan ılımlı finansal koşulların üçüncü çeyrekte otomotiv, beyaz eşya gibi dayanıklı tüketim eşyalarının satışında bir ivmelenme yaratmış gözükse de; ekonomideki iyimser bakışın işsizlik ve büyümenin yavaşlaması ile bozulduğunu ve bireylerin gelirlerinin tasarruf yapmalarında yetersiz kalmış olabileceğini düşünüyoruz.

Bireyler, en çok geleceğe yatırım ve çocukları için tasarruf etmek isterken, tasarruf edememenin temel nedeniyse gelir yetersizliği olarak öne çıkıyor. Araştırmaya katılan ve tasarruf sahibi olmadığını söyleyenlerin yüzde 62’si gelir yetersizliğinin tasarruf sahipliğini kısıtlayıcı en önemli neden olduğunu söylerken, katılımcıların yüzde21’i borçlarını sebep gösteriyor. "