Şu serbest şehir meselesi

Binali Yıldırım bakanlığı döneminde söylemişti;
“ESBAŞ; Türkiye’nin en başarılı serbest bölgesi... İzmir’in geleceğinde serbest bölgelerin önemi var. Hatta İzmir dünyadaki örnekleri gibi bir şehir olabilir.”
Önceki gün Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci ile sohbet ederken şöyle bir yorum yaptı;
“Şu anda üstünde çalıştığımız ve yakında üzerinde beyin fırtınası yapacağımız şey serbest bölgelerdir. Biz ESBAŞ’ı çok başarılı buluyoruz, ama ESBAŞ’ı bizim daha detaylandırmamız lazım. Uzmanlık alanlarına ayırdığımız İzmir’de birkaç tane daha serbest bölgesi üretmemiz lazım. Yeni serbest bölgeler kanunu ile de bir açılım yapmaya çalıştık. Gerekirse düzenlemeleri de genişletebiliriz. İzmir bir şeyle anılmalı. Bu serbest bölgeler, sağlık ve termal turizmle başlayan yeni bir turizm hareketi olabilir...”
Ben bu yorumları üst üste koyduğumda şunu anlıyorum.
Ankara’da bir hazırlık var.
Daha doğrusu İzmir ve çevresinin geleceğiyle ilgili şekillenmekte olan bir strateji uygulanıyor.

***

Aslında bu yeni bir fikir de değil.
Özal döneminin Ekonomi Bakanı Işın Çelebi, “İzmir bir serbest ticaret şehri olmalı” demişti.
O dönem destek bulan bu fikir; ne yazık ki hayata geçirilememişti.
Binali Yıldırım’ın birkaç kez tekrarladığı bu konu; Nihat Zeybekci’nin son dönemde İzmir ile ilgili yaptığı bütün yorumlarda bu projenin altının çizilmesi bir gerçeği daha ortaya çıkarıyor.
Türkiye; son 30 yılda ne düşündüyse, ne aklına geldiyse hepsini İstanbul’a yaptı.
Hükümetlerin tercihi İstanbul’u büyütmek, dünyaya İstanbul vitriniyle çıkmak oldu.
Ama böyle bir büyümenin çok sağlıklı olmadığını bugün herkes kabul ediyor.
İstanbul obezite hastalığına yakalanmış bir görüntüde...
Ve Türkiye’nin elinde İzmir gibi bir değer var.
Bu öyle bir değer ki...
İçinde iyi bir coğrafya da var, iyi bir iklim de, iyi bir insan kaynağı da...
Ve gerçek bir demokrasisi de...
Yaşam tarzıyla, hayata bakışıyla, iş yapışıyla tam Avrupai bir şehir...
İnsanların kendilerini iyi hissettiği, mutlu hissettiği bir kent...
Aynı zamanda Çanakkale’den Fethiye’ye kadar; hatta Akdeniz’in tamamını da etkileyen bir güç...

***

Şimdi...
Gerçekler böyleyken, herkes bunu kabul etmişken, hükümet de belli ki bir hazırlık içindeyken...
Bu konuyu İzmir’in gündeminden düşürmememiz gerekir.
İzmir’in beklediği çıkış; öyle ya da böyle olacak.
Ama bu çıkışın güçlü, buraya yapılan yatırımların bir kaldıraç etkisine sahip olması nedeniyle “serbest şehir” meselesine kafa yormamız, hazırlık yapmamız gerekiyor.

***

Eğer hükümete yön verenler; AK Parti’nin bugünkü yönetim kadrosu da bunda samimi ve projenin arkasındaysa; İzmir’in, belki de bölgenin bütün odalarının, sivil toplum örgütlerinin bir hazırlık içinde yapması gerekir.
Örneğin seçilecek sektörlerde mutlaka Ankara’yla birlikte İzmirlilerin de projeye dahil olması şart...

***

Bu işi geçmişte olduğu gibi kendi haline bırakmayalım.
Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci Denizlili ve İzmir’i iyi tanıyor.
Bölgenin Türkiye’nin gücüne güç katacağını çok iyi biliyor.
Ve ortada; bir de ESBAŞ gerçeği bulunuyor.
İyi anlatılır, dünyaya tanıtılırsa; İzmir serbest şehir modeliyle bambaşka bir yer haline gelir.