Baba kızın üzüm sevdası

Haberin Devamı

3 Bin zeytinimizle içimiz de yandı
Nasıl başladınız bağcılığa?
Babamın hayali ve hobisi olarak başladı. Kendisi yapıyor, etrafa tattırıyordu. Ben de o dönem oğlumun doğumu nedeniyle işimden ayrılmıştım. Babamla çalışayım diye düşündüm ve başladım.
Bağları ne zaman kurdunuz?
Aslında bu arazimizde 3 bin zeytin ağacımız vardı, maalesef hepsi yandı. İşin kötü yanı, gelen ekipler, helikopterler özel arazi diye zeytin ağaçlarımızın yanmasına müdahale etmedi. Kanun ‘orman ekipleri sadece ormanı korur’ diyormuş. Neyse sonrasında, araziler düzenlendi, bağlar yapıldı 2007’de yasal başvurumuzu yaptık. 2011’de ilk rekoltemizi aldık.

Baba kızın üzüm sevdası

Haberin Devamı


Gece toplayıp gece işliyoruz
Kaç dönüm araziniz var?
40 dönüm bağımız var, tamamen şato şarabı üretiyoruz. Cabernet, Merlot, Şiraz, Morver ve özellikle çok ilgi gören Bornova Misketi var. Muskat tatlı olur ama biz tatlı yapmıyoruz. 2 yıldır da ünlü somelier İsa Bal tarafından birinci seçiliyor bu ürünümüz.
Ne kadar üretim yapıyorsunuz?
Yılda 25 bin üretim yapıyoruz yani tamamen butik çalışıyoruz. Ürünlerimizi mutlaka gece hasat ediyor ve bekletmeden gece işliyoruz. Çünkü üzümler toplandıktan sonra güneş altında beklerse fermentasyon başlayabilir. Gece toplayıp hemen
18 dereceye girince geç başlıyor.
Yöntemleriniz de butik mi?
Kesinlikle geleneksel usuller uyguluyoruz. Meşe fıçılar kullanıyoruz. Hiçbir şekilde kimyasal kullanmıyoruz. Organik yapıyorum diyen çok firma var ama organik tarimda traktör bile kullanılmaz. Tamamen elle üretiyoruz, elle şişeliyoruz, elle etiketliyoruz. Zaten annem, babam, kardeşim, teyzem, eşim dışında 2-3 yardımcımız var o kadar. Tamamen aile mahsülü

Baba kızın üzüm sevdası


PROF. DR. METİN GÜNER

Bornova misket dünyanın en soylu 8 üzümünden biri
Sizin üzümle tanışmanız nasıl oldu?
Kalecik’te başladı. Ben küçükken orada ağustos, eylül gibi bir hareket olur, üzümler biryerlere giderdi. İlkokulu bitirip Ankara’ya gidince Dikmen fabrikasını gördüm ki Kalecik Karası’nı da sahipleri olan iki Kırım Türkü tanıtmıştı. Üzüme ilgim hep vardı. Hobi olarak başladım ama Meltem’in katılmasıyla işler ciddileşti.
Beyin cerrahı bir profesör olarak üzüm ve fermente üzüm suyunun sağlığa etkisi hakkında ne söylersiniz?
İrlandalı bir profesörle tanıştık, buraya gelmek istedi. Amacı dünyada bu işle uğraşan doktorlarla röportaj yapmakmış. Benimle de yaptı. Sonrasında kapağına tirbüşon ve steteskobun iç içe geçmiş halini koyduğu bu kitabı yazmış. Burada doz önemli, artık günde kadınlara 1-2, erkeklere ise 2-3 bardağın sağlığa faydalı olduğu düşünülüyor. Bağcılıkla uğraşan bölgelerde kalp krizi riskini azalttığı, vücutta bazı zararlı maddelerin toplanmasını önlediği, yaşlanmanın olumsuz etkilerine iyi geldiği gözlemlenmiş. Hatta Ikaria adlı Yunan adasında ortalama yaşam
süresinin Avrupa’dan 15 yıl fazla olduğu görülmüş. Nedeni ise bu adadakilerin bağcılıkla uğraşmaları. Damar sertliği ve başta prostat olmak üzere bazı kanser türlerinin ilerlemesine olumsuz etki yaptığı düşünülüyor.
Buna rağmen maalesef bu sektör yeteri kadar gelişmiyor?
Bakın buranın kültüründe asırlardır zeytin ve üzüm var. Hititlere kadar gidiyor bu gelenek. Ama maalesef bazı farklı yaklaşımlarla birçok kişi üzümlerini söküp başka şey dikiyor. Hatta biz bir kısmını alıp kendi bağımıza uyumladık. Burada Bornova Misket üzümlerini de destekliyoruz çünkü bu bölgenin en özel üzümlerindendi. Anaç olduğu ve Hamburg Muskatı’nın da Bornova Misketi’nden ürediği DNA analizleriyle görüldü. Zaten dünyada da 8 soylu üzüm arasına girdi bu üzüm. Bu çok önemli bir şey.

Haberin Devamı

Baba kızın üzüm sevdası

Toprakla ilgilenmek mutluluk
Kadın olarak toprakla uğraşmak nasıl bir şey?
Ben aslında ambalaj sektöründe çalışıyordum sonradan bu işe girdim. Toprakla ilgilenmek çok keyifli, sevmeden yapılmaz. Maalesef bizi destekleyen politikalar yok, ayrıca büyük firmalar da bizi zorluyor. Rekabetimiz her zaman adil olamıyor. Ama görüyorum ki birçok insan artık endüstriyel üründen ziyade butik tatları tercih ediyor.

Baba kızın üzüm sevdası


Bundan sonrası için ne planlıyorsunuz?
Daha fazla üretmek, büyümek gibi bir hedefimiz yok. Bağımızın olduğu yere bir butik otel açmak istiyoruz. Amacımız Urla’nın bu yönde gelişmesini sağlamak. Urla Belediye Başkanı da bizi destekliyor, daha iyi şeyler yapıyoruz. Buradaki tüm bağcılar bu vadiyi geliştirmek için hep beraber çalışıyoruz.

Yazarın Tüm Yazıları