Bayram için “hafif(leten)” bir yazı

Haberin Devamı

MEDYA dedikoduları doğruysa eğer, bir vakitler TV’lerde hanımları “hafif”letmekle nâm salmış bir mankenimize, “Erkek nasıl olmalı?” diye sormuşlar, o da yanıtlamış:
“Erkek dediğin, slimfit (dar kesim) gömlek giyer, Maserati’ye biner, Rolex takar. Sürekli olarak kalıcı, zarif hediyeler alır...”
Hattâ, iddiasını detaylandırdığı ve “50 yaşına gelen erkek Rolex takamıyorsa erkek değildir” deyû, ısrar ettiği bile söyleniyor.
Bıyık altından “hafif”çe gülümseyerek ve tahlilci bir gözle baktığımızda “slimfit” gömlek giymenin bir kilo ya da estetik şartına bağlanmadığı anlaşılıyor.
Yani giyersiniz de sonuç ne olur, “kaç düğmenizi iliklemeniz/ilikleyebilmeniz makbuldür?” ayrıntısında bir dayatma yapılmamış.
“Maserati” bahsi özünde tartışmalı... Zira, “Maserati kardeşlerin doğdukları Bologna’da bulunan Rönesans döneminden kalma havuzun denizlerin tanrısı ‘Neptün’e ithaf edilmiş olduğu ve Neptün’ün sembolü olan ‘üçlü çatal’ın da logo olarak seçildiği”nin ima ve taltif edilmiş olduğunu düşünmek bu cümleye “ağır” gelir...
Demek ki ben ne kastedildiğini anlamamışım; geçelim!
“Rolex”e gelince... “Kol saati”nin kahve kültürümüzden Bakan düşüren skandallara kadar zengin bir mecrada farklı seslerle yankılandığı düşünüdüğünde, Rolex’in söz konusu açıklamada gerçek anlamıyla mı, metafor olarak mı kullanıldığı pek belli olmuyor.
Yani anafikir “zamanlama”da mı, yoksa “takmak” fiiline mi gizlenmiş, kararsız kalıyor insan!
Yanıtın, “Sürekli olarak kalıcı, zarif hediyeler alır...” bölümünde ise herhangi bir karmaşa yok; ben bile anladım!
“Sürdürülebilir kalkınma” gibi bir şey bu herhalde; “ekonomi tahsil ettiğim için” anlamlandırmak zor gelmedi...
İyi de, (ben bu yazıyı yazıp, meseleyi aydınlığa kavuşturmasam) bayram sabahı memleketteki kaç erkeğin “cinsiyet buhranı” ile uyanacağını düşünebiliyor musunuz?
Demem odur ki, ne kadar “hafif” olurlarsa olsunlar, “kanaat önderleri”, “ağır lâf” etmeden önce iyice bir düşünmeli...
İyi bayramlar...

Yazarın Tüm Yazıları