Tilda Swinton'ı kuytuda kıstırdık

Güncelleme Tarihi:

Tilda Swintonı kuytuda kıstırdık
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 20, 2014 01:48

Mercedes-Benz Fashion Week Berlin, bu sezon Oscar’lı Hollywood yıldızlarından top modellere iddialı bir konuk listesi yapmıştı. Ama etkinliğin en ağır topu Oscar’lı oyuncu Tilda Swinton’dı. Herkes onun peşindeydi, e tabii biz de... ‘Buzlar kraliçesi’ gibi görünen oyuncu, sohbet ve selfie teklifime bakın nasıl yaklaştı?

Haberin Devamı

Berlin için şu son hafta pek hareketli geçti: Dünya Kupası’nın heyecanıyla coşmuş, her yanı bayrakla donatmış futbol hastaları bir yana, Moda Haftası için kenti dolduran envaiçeşit blogger, Hollywood yıldızı, top model diğer yana. Şehrin önemli sembollerinden Bradenburg Kapısı, çevresi dev ekranlarla donatılmış finali beklediğinden, Moda Haftası, buz pisti ‘Erika-Hess-Eisstadion’a taşındı. Etkinliğin ana sponsoru Mercedes-Benz, organizasyonun aynı zamanda düzenlenen Paris Couture Haftası karşısında iddiasını koruması için iyi hazırlanmıştı: Öyle ki tasarımcı Tommy Hilfiger, Oscar’lı oyuncu Hilary Swank, top model Bar Refaeli ve Georgia May Jagger, Almanya dışında adı sanı duyulmamış tasarımcıların defilelerini izlemek için toplandı.

Tilda Swintonı kuytuda kıstırdık

Haberin Devamı

4 günlük etkinliğin açık ara en ağır topuysa Mercedes S-Serisi Coupé reklam kampanyasının yüzü olan Tilda Swinton’dı. Geleceği son dakikada belli olan Oscar’lı oyuncu, değişmez kankası tasarımcı Haider Ackermann’la birlikte, yeni keşfi Roshi Porkar’ın defilesini izledi, tasarımcıyı backstage’de ziyaret etti. İçeri sızmaya çalıştık: Oyuncuyu çevreleyen koruma ordusu, bu hamleye sıcak yaklaşmadı. “Ölmek var dönmek yok” mottosuyla ikonik yıldızın programını öğrendik: Swinton, Hip alışveriş merkezi Bikini Bar’da kısa bir tanıtım yapacaktı. İçeri sızdık, yıldızı markaja aldık. Görünümü gibi buzdan yapılma, mesafeli bir tavır bekliyordum ki, son derece sıcak bir gülümsemeyle “Tabii, neden olmasın?” dedi. Böylelikle hem sohbet hem de selfie talebim kabul oldu. Markayla anlaşması gereği, araba, moda ve lüks konularında birkaç kulaç atarak başladık işe....

Tilda Swintonı kuytuda kıstırdık

İsminizi ya sinemayla ya da stil ikonu kontenjanlığından modayla anıyoruz. Araba markasının yüzü olmak da nereden çıktı? Hız tutkunuz mu var?
Arabayla filan alakam yok. Bir tane eski Land Rover’ım var, bir de ‘aile arabası’ Skoda... Hız tutkum da yok. Ama yüzü olduğum araç gerçekten araba gibi değil, ‘süpersonik’ bir şey. Nasıl harika bir ayakkabı alırsınız da kendinizi muhteşem hissedersiniz, aynı hissi veriyor.

Haberin Devamı

Reklam filmi de aynı rol aldığınız filmler gibi; karanlık, esrarengiz ve hafiften ürkütücü...
Öyle, değil mi? Ama İskoçya’da film çekerken bu risk her zaman var. Filmin çekimi için tek bir günümüz vardı, o gün de deli gibi yağmur yağıyordu. “Kahretsin!” dedik ama içten içe bu kadar iyi bir sonuç çıkacağını biliyorduk. Karanlık ve uçlarda... Diğer yandan İskoçya’nın yollarında arabayla gezinmek en keyifli işlerden biri. İngiltere buraya istediği zaman girebilsin diye neredeyse kıyamet kopsa bozulmayacak yollar yapmış. Bu benim teorim tabii...

Tilda Swintonı kuytuda kıstırdık

Köklerinize çok bağlı olduğunuzu biliyoruz. Aileniz 9'uncu yüzyıldan beri İskoçya’da...
Evet, o kadar tembellermiş ki, kalkıp başka bir yere gidememişler. Genetik özelliklerini taşıdığım için haliyle ben de. İşin şakası bu tabii. İskoçya’da yaşamak gerçek bir lüks çünkü hiç değişmiyor. Benim, babamın, büyükbabamın çocukluğu aynı topraklarda yürüyerek geçti. Günümüzde lüks, ‘zamansızlık’ kavramıyla özdeşleştiriliyor hep. O kelimeden hiç hazzetmiyorum ve banal buluyorum. Ama İskoçya’da yaşamak zamansız bir lüks.

Haberin Devamı

Haider Ackermann’la ayrılmaz bir ikilisiniz... Onun ilham perisisiniz de...
O benim çok kıymetli arkadaşım ama ben onun perisi filan değilim. Çünkü onun böyle bir kavrama ihtiyacı yok. Belki o benim ilham perimdir, bilmiyorum...

TÜM YOLLAR İSTANBUL'A ÇIKABİLİR

Tilda Swintonı kuytuda kıstırdık

Paris varken neden Berlin Moda Haftası’na katıldınız?
Belki daha önce bu organizasyona katılmadım ama benim için özel bir yeri var kentin. Sık sık gelip gidiyorum. İlk bağımsız filmimi burada çektim, çok sevdiğim birçok arkadaşım da Berlin’de yaşıyor. Benim için tüm yollar Berlin’e çıkıyor yani...

İstanbul’a da çıksa bu yollar?
İstanbul’u da çok seviyor ve özlüyorum. Birkaç yıl önce Haider’le İstancool’a gelmiş ve çok eğlenmiştik. İlk fırsatımızda yine gelmek istiyoruz, İstanbul’a da çıkabilir bütün yollar, kim bilir?

Haberin Devamı

Androjen görünümünüz, saç kesiminiz ve rengi de sizinle özdeşleşti. Hiç sıkıldığınız, değişiklik yapmak istediğiniz olmuyor mu?
Hayır, görünümümle ilgili hiçbir sıkıntı ya da pişmanlık yaşamadım. Bunu imaj için de yapmadım, ben böyleyim.

Bu sırada içerideki kalabalıktan biri oyuncuya gereksiz bir laf atma eylemi içine giriyor, sohbetimizi bölüyor: “Saçınız seksenlerden kalma, kötü boyanmışa benziyor. Pişman olmuyor musunuz böyle gezmekten?” Swinton, kendisinden beklenecek ‘cool’ tavırla “Hatırladığım kadarıyla hayır... Zaten hayatımı pişmanlıklar üzerine kurmuyorum” diyor ve gülümsüyor. Gülümsüyor gülümsemesine de, çevresindeki asistanları ‘uçağa yetişme’ bahanesiyle sohbetimizi kesip, oyuncuyu götürüyorlar. Ben de saçtığı ışıkla gözüm kamaşmış, arkasından bakakalıyorum.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!