Gözleri yolda kaldı

Sayın Büyükşehir Belediyesi yetkilileri, Selanik 2. Cadde sakinleri 10 gündür gözü yollarda sizleri bekliyor.

Haberin Devamı

Çankaya Belediyesi’nin kaldırım çalışmasını “Yetki bizde” gerekçesiyle durdurduktan sonra altı aydır bölgeye uğramadığınızı ve Ankara Hürriyet’in “Bitmeyen Çile” manşetinin ardından verdiğiniz “10 güne çözeriz” sözünüzü hatırlatmak isterim.

* * *

Bugün 10. gün ve caddeye hâlâ gelen giden yok.
Eskisiyle idare ederken, “Büyükşehir yapmıyor, bari biz yapalım” diyen Çankaya Belediyesi’nin girişimi sonucu eldekinden de olan esnaf ve vatandaş, yağmurun dinmesiyle çamur derdinden kurtulsa da, bu kez Kızılay’ın göbeğinde toz toprakla mücadele ediyor.

* * *

Topu topu 300 metrelik bir caddenin kaldırımı, Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin ne bütçesini zorlar ne de imkanlarını...
Diğer yandan, 35 günde alt geçitler yapan, bir gecede Malazgirt Bulvarı’nı açan bir belediyenin alt tarafı bir kaldırımla ilgili söz verdiği halde, bırakın bitirmeyi, işe başlayamamış olması da bugüne kadar hep ortaya atılan “Çankaya cezalandırılıyor” savına da güçlü bir dayanak oluyor.

* * *

Haberin Devamı

Büyükşehir Belediyesi, Çankayalıyı cezalandırdığını baştan kabul ediyorsa, Selanik Caddesi daha çok bekler ama bu iddiayı reddediyorsa bugünden itibaren çalışmaya başlamalı.
Üstelik, caddeyi kullanan vatandaşlarla bölgedeki esnaf, sizden rekor da beklemiyor. Makul sürede bitirin yeter...

Eskilerin yanında ‘ışık hızı’

Bu arada Ankara için ‘makul’ tabirini kullanınca “Kime göre, neye göre makul?” sorusuyla karşı karşıya kalıyoruz. Çünkü, ‘10 güne çözeriz’ler, ‘ışık hızı’ kalır geçmişte yaşadıklarımızın yanında.
Bir başka kent daha yoktur ki; bürokrasisinde zaman bu kadar göreceli işlesin.
Einstein, dünyaya bir kez daha Ankara’da gelmiş olsaydı, herhalde ‘Zamanın göreceliği’ kavramını yeniden yazardı.
Genel müdürlerin, müsteşarların her yıl “Kazmayı Ekim’e vururuz” dedikleri ama, altı yıl kapısından kimsenin geçmediği bir Resim Heykel Müzesi vardı örneğin. İki senelik tadilattan sonra açılan, Bakan Ertuğrul Günay’ın “Gördük ki doğru yapmamışız” sözüyle bir kez daha kapanan, uzunca bir süre sonra yeniden açılan müzemizden bahsediyorum.
2000’de kapanmıştı daha iki sene önce adam edilebildi.
Bürokrasiye sorsanız, ‘makul’ bir zaman...
Bir de, 20 yıldır unutulan vinç vardı Çankaya’nın ortasında. Daha bu ayın başında yere indirilebildi. O da meğer Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, dört yıl önce devreye girmiş de anca halloldu.
Arşive bakıyorum, 14 Şubat 2006 günü ‘Başkent sonunda operaya kavuşuyor’ manşeti atmışız, dönemin Kültür Bakanı Atilla Koç’un ağzından... Proje hazırladıklarını belirten Koç, “Bana nasip olsun” demişti o zaman. Herhalde ‘makul’ bir süre bakanlık yapacağını düşünmüştü. Sekiz sene geçti bina hala bitmedi. En azından inşaatına başlanabildi.
‘Yakın zamanda’ biter inşallah...

Haberin Devamı

Bitmez o ‘Ekim’ler

Daha yeni konuşmaya başladığımız meseleler de var. Geçenlerde bir heyet Atatürk Kültür Merkezi alanında incelemelerde bulundu. Yakında, demeçler gelmeye başlar, “Kazmayı Ekim’e vururuz” diye.
Kaç Ekim bekleriz kimbilir.
Bu arada Ankaragücü ve Gençlerbirliği taraftarı da, heyecanlanmasın.
Modern stat inşaatını da daha yeni konuşmaya başladık. Makul bir zaman ister stadın tamamlanması. Geçenlerde Gençlik ve Spor Bakanlığı, Türkiye’de inşası süren statlara ilişkin bir açıklama yaptı. Ankara Stadı’nın da gerçekleşme oranını yüzde 35 olarak açıkladı. Yeri bile belli olmayan stadın gerçekleşme oranını yüzde 35 olarak duyuranlar ‘ışık hızı’na bağlamış anlaşılan. Demek ki epeyce bekleyeceğiz stadın bitmesi için...

Haberin Devamı

Bürokrasi çıkmazı

Atatürk’ün otombilleri vardı bir de, 58 yıldır Anıtkabir’de duran 34 yıldır da bakıma gitmeyi bekleyen... 1980’den beri devletin bir türlü bakımı için ödenek çıkartamadığı tarihi otomobillere ilişkin bürokratik sorunlar neyse ki ‘34 yıl gibi kısa bir sürede’ halledildi de, dün Ata’nın otomobillerini törenle İstanbul’a gönderdik.

Yazarın Tüm Yazıları