Faiz kararı öncesi Babacan’dan ‘güven’ uyarısı

Irak’ta Türk diplomatların rehin alınması olayı henüz sonuçlanmamışken çatışmanın giderek büyümesi, muhalefetin Cumhurbaşkanlığı için ortak aday açıklaması gibi çok ağır bir gündemin içindeyiz.

Haberin Devamı

Böylesine ağır bir gündem içinde dün Japonlarla gıda alanında ciddi bir ortaklık gerçekleşti. Japonya’nın en büyük makarna üreticisi Nisshin Seifun Group, 5. Büyük holdingi Marubeni ve Nuhun Ankara Makarnası, Ankara’da üretim yapacak “Nisshin Seifun Turkey” ticari ünvanlı bir gıda şirketi oluşturdular.
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan’ın katıldığı törende, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu da hazır bulundu. Hisarcıklıoğlu’nin 13 yıldır devam eden TOBB Başkanlığı döneminde, ilk kez kendi işiyle ilgili bir toplantıya katıldığını gördüm. Hisarcıklıoğlu, “yüzde 100 yerli, yüzde 100 ihracat” sloganıyla, yatırıma verdiği önemin nedenini açıkladı. .
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan törende yaptığı konuşmada Türkiye’nin büyük potansiyeli üzerinde durarak, ihracatın ekonomi için nemine değinip, bu nedenle yatırımın ekonomik modelin güzel bir örneğini oluşturacağını söyledi.
Babacan‘ın doğrudan ilgili bir toplantı olmamasına rağmen, Merkez Bankası bağımsızlığı üzerinde özellikle durması da dikkat çekiciydi. Türkiye’nin güçlü bir ekonomiye sahip olduğunu, bunun temelinde mali disiplin ve Merkez Bankası bağımsızlığının bulunduğunu kaydeden Babacan, bu ilkeler uygulandığı sürece Türkiye’nin yolunun açık olduğunu söyledi. Babacan, “Güven yavaş yavaş oluşur, zaman alır. Kaygı ise çok hızlı oluşur. Türkiye’nin kazandığı güven ortamının değerini çok çok iyi bilmeliyiz” şeklinde konuştu.
Babacan’ın bu konuşmasının ardından Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı’nın Konya’da yaptığı konuşmayı da okuyunca, “Sanki Başbakanın yüklü faiz indirim talebine karşı ekonomi yönetiminde bir direnç oluştuğunu”görür gibi oldum. Bence Babacan ve Başçı, “Önümüzdeki haftaki faiz toplantısında ancak küçük indirimler yapılabilir”in alt yapısını, şimdiden oluşturur gibiler.
Bu konuşmalar faiz tartışmasının süreceğini gösteriyor. Umarız Başbakan “istikrarı ve güveni koruma” çabasına artık itiraz etmez. Aksi takdirde, dünkü kalıcı sermaye ortaklığı örneklerinin yenisi yaşanamaz.

JEOPOLİTİĞE UYGUN CUMHURBAŞKANI ADAYI

Dünkü gündemin en sıcak konularından biri CHP ve MHP’nin ortak Cumhurbaşkanı adayı olarak Ekmelettin İhsanoğlu’nu göstermesiydi. Bu sürpriz aday, bence MHP ve CHP’nin “partili önermedikleri için her türlü ihtimalde kendilerini koruyacakları bir formül” olarak gözüküyor. Hangi kaygıyla bu aday gösterildi bilmiyorum ama dünkü yazımda söz ettiğim bölge politikaları açısından çok başarılı bir seçim olduğunu söylemem gerekiyor.
İhsanoğlu’nun AKP tabanına yakınlığı, Başbakanın bu kişinin islam teşkilatı başkanlığı için tüm ülkelerde olumlu kulis çalışmaları yaptığını biliyoruz.
Bunun ötesinde, muhalefet partilerinden gelen bazı tepkilere rağmen, bence herkesi kucaklayabilecek, başta CHP için muhalefet partilerinin toplumun tüm kesimlerini kapsamak istediklerini gösteren bir aday gibi geldi bana…
İhsanoğlu’nun ne kadar S. Arabistan ile iyi ilişkisi gündeme gelse de, Batı ile çok uyumlu çalıştığı hep bilinir. Yani Irak’taki olaylar nedeniyle öncelik kazanan jeopolitik çıkarlar ve enerji oyununda Türkiye’nin başarılı olabilmesi açısından en uygun adaylardan biri gibi gözüküyor.
Keşke AKP de bu ortak adaya yönelip, Türkiye’nin önünü açsa ne güzel olur...

Yazarın Tüm Yazıları