TÜSİAD’ın başına Jet Fadıl geçsin

*

Bu kez gündemde olmasının nedeni şu:
Müşterilerine yapması gereken ödemeyi yapmamasına gerekçe olarak Haşim Kılıç’ın, Metin Feyzioğlu’nun yaptığı konuşmaları göstermiş, Gezicileri suçlamış, Paralelcileri sorumlu göstermiş.
Ve müşterilerini yatıştırmak için ayetli hadisli mesajlar sarkıtmış.

*

Zamanımızın bir kahramanıdır “Jet Fadıl”.
“Günümüzün yükselen değerleri” konusunda ordinaryüs olmuş gibidir.

*

“Jet Fadıl”ın iyi olduğu hususlara bir bakalım:
- Hep üste çıkmasını iyi biliyor: Borcunu ödemediği, dolandırdığı, güven kaybettiği halde her defasında kazanan olmayı başarması...

*

- Düşmanlaştırmayı iyi beceriyor: Yapması gereken ödemeyi yapamayınca bütün suçu Haşim Kılıç’a, Gezicilere, Metin Feyzioğlu’na atması...

*

- Dini terminolojiyi iyi kullanıyor: Verdiği sözde durmayınca muhataplarına ayet hadis okuması, vaaz vermesi, inançtan söz etmesi, “esselamu aleyküm” diye başlayan ve biten mektuplar yazması.

*- Sıyırmasını iyi kıvırıyor: Bütün suçu Amerika’ya, İsrail’e atıp kendisini sütten çıkmış ak kaşık haline getirivermesi...

*

- Umut pompalamasını iyi yapıyor: Paralarını vermediği alacaklılarına “Türkiye emin ellerde emin yolda, hedef 2071” diye mesajlar yollaması...

*

- Mağdur olmayı başarıyor: Borcunu ödemediği halde alacaklılarını değil de kendisini mağdur ilan edebilmesi...

*

Hükümetin sıkıştırmaları karşısında bir tür “ateşten gömlek” haline gelen “TÜSİAD Başkanlığı” koltuğu için “Jet Fadıl”dan daha iyi bir seçenek yok.
Yapın Jet Fadıl’ı TÜSİAD başkanı...
Ondan sonrasını Başbakan Erdoğan düşünsün...

Beyaz Saray Sözcüsü neden azarlanmıyor?

“BEYAZ Saray Sözcüleri”, basının önüne her çıktıklarında...
- Bizim Başbakan’a alttan alta saydırıyorlar.
- Bizim Başbakan’ın sözlerinin gülünç ve saçma olduğunu söylüyorlar.
- Bizim Başbakan için “Kendisini uyardık” diyorlar.
- Bizim Başbakanımızın bazı icraatı için “Kabul edilemez” diyorlar.

*

Fakat her ne hikmetse...
Bizim Başbakan, bu “Beyaz Saray Sözcüleri”ne...
“Ey” diye başlayan laflar dizmiyor, “Gözlüğünü çıkar da gel” demiyor, “Haddi bil be sözcü” demiyor, “Bu sözcülerin alayı Sözcü gazetesi gibi” diye kafa bulmuyor...

*

Neden acaba?
Yoksa “Beyaz Saray”ın öfke kontrolü sağlayan bir tarafı mı var?

Kürtlere mi oynuyor, milliyetçilere mi?

ÇANKAYA yolundaki Erdoğan kime oynuyor?
- Kürtlere mi?
- Milliyetçilere mi?

*

“Kürtlere oynuyor” diyenler...
“Barış Süreci” için son günlerde atılan yeni adımları ve İmralı’dan gelen olumlu sinyalleri delil olarak gösteriyorlar.

*

“Milliyetçilere oynuyor” diyenler...
Erdoğan’ın BDP çizgisine yönelik olarak giderek sertleşen sözlerini, “dağa götürülen çocuklar” meselesinin gündeme getirilmesini delil olarak gösteriyorlar.

*

Bana sorarsanız Erdoğan, ikisine de oynuyor.
- Bir yandan alttan alta “Barış Süreci”nde bazı adımlar atıyormuş gibi yaparak Kürt oylarını garantilemek istiyor.
- Bir yandan da kamu önünde BDP çizgisine sert mesajlar göndererek, milliyetçi kesimlere “bakın onları nasıl da dövüyorum” mesajı vermek istiyor.

*

Kısacası taktik şu:
- Kürtleri ürkütmeyecek ölçüler içinde BDP eleştirisi yapmak.
- Milliyetçileri ürkütmeyecek ölçüler içinde “Barış Süreci”nde yol almak.

Vali Mutlu son tahlilde iyi biri

OLMAYACAK bir yasağı uygulayan görevliler, “Niye böyle yapıyorsunuz?” sorusuna genellikle şu cevabı verirler:
“Ne yapalım, biz emir kuluyuz.”

*

“Emir kulları” ikiye ayrılır:
- BİR: Emirleri en az emri veren kadar benimseyerek, yani kulluk şuuruyla yerine getirenler.
- İKİ: Emirleri saçma buldukları halde sırf bir arıza çıkarmaya cesaret edemedikleri için yerine getirenler.

*

İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, ikinci türün iyi örneklerinden...

*

Vali Mutlu...
- Zorlama espriler yaparak...
- “Kuş cıvıltılarından” söz ederek...
- Nâzım Hikmet’ten şiirler okuyup videoya kaydederek...
- Kaydettiği videoyu yayınlayarak...
- Okuyana “Ha!” dedirten darılı, oklavalı atasözlerini sosyal medyada paylaşarak...
- Beş dakikalık kuvvetli yağışın ardından Üsküdar’da denizin taşmasıyla alay ederek...
“Mutlu bir emir kulu” olmadığını yansıtmaya çalışıyor.

*

İşte bu yüzden ben diyorum ki:
Vali Mutlu iyi biridir.
Ama son tahlilde...
Hatta en son tahlilde...

Nusra

HÜKÜMETİMİZ Suriye’de Esad rejimine karşı savaşan “Nusra” örgütüne karşı tutumunu revize ederek “terör örgütü” ilan etti.

*

Bakalım bu zamana kadar hep “IŞİD kötü/Nusra cici” diye yazan arkadaşlar da yaklaşımlarını revize edecekler mi?