Hayranlarım sayesinde Mimar Sinan’a yaklaşıyorum

Güncelleme Tarihi:

Hayranlarım sayesinde Mimar Sinan’a yaklaşıyorum
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 26, 2014 14:26

‘Tabi tabi’ adlı yeni single’ının piyasaya süren Sinan Akçıl’a hayranlarının Mimar Sinan demesi, şarkıcıyı harekete geçirmiş: “Binlerce eseri olan tarihi büyüğümüz, onun yaptıklarının tozu kadar eser üretmek gurur verir”

Haberin Devamı

Dilimize pelesenk olmuş şarkıların bestecisiyken 2011’de ön plana geçmeye karar verdiniz. O günden bugüne ne değişti hayatınızda?
-Aslında ben kendimi hiçbir zaman geri planda hissetmedim. Ama hissetmem gerekiyormuş. Ön planda olmanın ne demek olduğunu ön plana geçince anladım. Eleştirilebilirmişim, fazlaca dokunulabilir, kurcalanabilirmişim. Mutfakta kendimi dokunulmaz sanıyordum.

Ünlü olmak mı istediniz, kendi şarkılarınızı söylemek mi?
-Yaşar, Hande Yener, Kenan Doğulu gibi sanatçılarla sahneye çıkarken aldığım o alkışlar ilk sinyallerdi. İçgüdüsel miydi bilmiyorum ama hoşuma gidiyordu. Sonra kendi şarkılarımı kendi sesimle paylaşmak istedim.

Ya başarısız olsaydınız?

-Sokağa çıkamazdım herhalde. Ama tersi oldu. ‘Atma’ çok sevildi, her yerde bangır bangır çaldı. O günlerde yolumun siyah değil beyaz olduğunu bana gösterdiği için Allah’a çok şükrettim.

Hayranlarım sayesinde Mimar Sinan’a yaklaşıyorum


AJDA PEKKAN BANA ‘KÜÇÜK AJDA’ DER


Hayatınızın nasıl bir dönemindesiniz?
- Geçen hafta 30 oldum. Kendimi daha emin ayaklarımı da daha sağlam basıyor gibi hissediyorum. Müzikalite olarak daha olgunum. Hayatımın en sade dönemindeyim. Albümün kapak fotoğrafındaki kareyi Nihat Odabaşı öyle doğal bir ortamda çekti ki... Kliple ilgili konuşmak için ona gitmiştim, üzerimde eşofmanlarla. Gecenin bir saati “Haydi fotoğraf çekelim” dedi. Gitti içeriden bana kendi pantolonunu ve gömleğini getirdi. Saçlarımı ellerimle geriye attım, makyaj yok, gözüme damla sıkmama bile izin vermedi. Ben de teslim oldum.

Hâlbuki siz çok süslüsünüz değil mi?
-Tabii canım. Ajda Pekkan bana ‘Küçük Ajda’ diyor. Ama 30 yaşımla birlikte takıntılarımı da törpülemeyi öğrendim. Hâlâ bedenime saygı duyuyorum, sporumu yapıyorum ama bağımlı gibi değilim. Artık huzurlu ve sadelik peşindeyim.

Sosyal medyada hayranlarınız “Bu şarkıdan sonra sen müziğin Mimar Sinan’ısın artık” diye yazmış…
- İlk okuduğumda ezildim, büzüldüm “estağfurullah” oldum. Binlerce eseri olan bir tarihi büyüğümüz, onun yaptıklarının tozu kadar eser üretmek gurur verir. Şimdi hayranlarım sürekli yazıyorlar. Onlar yazdıkça ben Mimar Sinan’a yaklaşıyorum. Hakkında yazılan kitapları okudum, sürekli araştırıyorum. Aşklarını okuyorum. Kanuni’nin Hürrem’den olan kızı Mihrimah Sultan’a olan aşkı bitirdi beni. Yakında onlarla ilgili bir şarkı yapabilirim.

Haberin Devamı

EBRU’YLA ATEŞLİ BİR ŞEY YAŞIYORUM

Ebru Şallı’yla yaşadığınız aşkın ilk kıvılcımı neydi?
-Bu aşkın hiç kıvılcımı olmadı, ilk günden ateşle başladı. Ben hayatımda çok kıvılcım yaşadım ama böyle ateşli bir şeyi ilk kez yaşıyorum. Ama aşkın saygı duyulması gereken bir duygu olduğunu bana öğreten o oldu. Kendime olan aşkımın önüne hiçbir duygunun geçmeyeceğini düşünüyordum oysa. Gerçek aşk erken yaşlarda bulunamıyormuş meğer. İnsanın kendi kimliğini bulduktan sonra yaşadığı şeyin adı aşk oluyormuş. Hayatıma giren diğer kadınlara saygısızlık etmek istemem. Benim gözümde hiç kimse vazgeçilmez değildi bugüne kadar.

Anne olması sizi nasıl etkiliyor?
-Ebru anne olmasaydı ona bu kadar bağlanacağımı düşünmüyorum. Onu ufak oğluyla ilgilenirken izlediğim ilk an cenneti gözetliyormuşum gibi hissettim. Ona ‘anne ceylan’ diyorum.

Size de anaç mı?
-Tabii. Ama ben hep anaç kadınları sevdim bugüne kadar. Ebru hayatımı düzenliyor. Ne yiyeceğime bile karışıyor. O anaçlığının yanında bazen bir günlük sevgilim gibi ürkek de olabiliyor.

Ebru’yla müziğinizi de paylaşabiliyor musunuz?
-Sevgilinin şarkıcı olmaması çok daha avantajlı bir durummuş. Dün gece albümdeki ‘Güzel Kız’ şarkısını ona piyanoda çaldım. Oda kapkaranlık, birbirimizi görmüyoruz, yan yanayız, nefesimizi duyuyoruz. Ebrum şarkıya sesiyle değil de benliğiyle gözleriyle ruhuyla eşlik etti. Saçıma dokundu, sırtımı okşadı. Unutulmaz bir geceydi.

Bir röportajınızda “fanlarım beni bekâr seviyor” demiştiniz…
- Öyleydi. İlişkimiz ilk başladığında ayrılmamız için 5000 ayrı hesap açıp sosyal medyada yazılar yazmaya başladılar. Ama sonra yaşadığımız şeyin gerçekliğine onlarda inandı.

‘Güzel Kız’ şarkısın da ‘evlen benimle’ diye bir söz var… Evlilik fikrine yakın mısınız?
Ben eskiden erkek starların evlilik sonrası enerji kaybına uğradığını düşünüyordum. Ama bu da değişti. Evlensem de bendeki enerji düşmez. 50 yaşıma geldiğimde de değişmeyeceğini düşünüyorum.

Ebru’yla evlenebilir misiniz?
- Bunu belirleyecek tek şey kader. Kader bizi nasıl bir araya getirdiyse bundan sonrasını da o çizecek. Biz birlikte yaşlanmayı değil, beraber genç kalmayı hayal ediyoruz.

İlişkimiz başladığından beri ayrı kalamıyoruz. Bir kere ayrılmayı denedik. 1,5 gün ayrı kalabildik. ‘Mavi Mavi’ şarkısını o zaman yazdım. Aradım, dinlettim, birleştik.

Haberin Devamı

YENİ DÖVMEMDE EBRU VAR

Hadise’yle ilişkimizin başladığı tarihi dövme yaptırmıştım. Onu kapatıp mızrak ucu yaptırdım. O ne yaptı bilmiyorum. Sildirmiş olabilir. Yaşadığın duygularla ilgili dövme yaptırma fikrine karşı değilim. Yeni dövmemde Ebru var mesela. Onunla ilgili bir sır var.

Hayranlarım sayesinde Mimar Sinan’a yaklaşıyorum

HAKKINDA EN ÇOK MERAK EDİLEN İKİ SORU

Dudağında botoks var mı?
Asla. Çocukluk fotoğraflarıma bakın, orda da üst dudağım önce. Dişlerimin de yapılı olduğu söyleniyor. Hepsi kendi dişim. Bir de fırçalama manyağıyım. Dolgusu olan kadınla öpüşemiyordum öyle takıntılarım vardı.

Sesini beğeniyor mu?
Üç yılı geçti hala sesim konuşuluyor. Ben kendi şarkılarım için iyi bir şarkıcıyım. Nokta.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!