Güncelleme Tarihi:
Cumhurbaşkanlığı seçimiyle ilgili ise “Çantada keklik değil” değerlendirmesi yapan Demirtaş, özetle şunları söyledi:
BARAJ TERANESİ, AKP HİLESİ
“Simülasyon yapıp kâğıt üzerinde teknik hesaplara girmelerinden anlaşıldığı kadarıyla hesapları şudur: En az oyla en fazla milletvekilini nasıl çıkarırız? Başka bir krize yol açacak formüller üzerinde çalışıyorlar. Nereden biliyoruz çünkü her gün oy kaybediyorlar. Seçim sonucunun en az yüzde 8-9’u AKP’nin hileleriyle oluşmuş oylardır. Başbakan düşüşün farkında, formül arayışı derdine düşmüş. Başbakan’ın tek derdi düşen oylarını nasıl daha fazla milletvekiline konsolide edebilirim? Neden sadece daraltılmış bölge üzerinde duruyorsunuz. Gelin eyalet sistemini, bölge parlamentolarıyla birlikte dar bölgeyi kuralım. Bunu ‘Barajı kaldırıyoruz demokrasiyi getiriyoruz’ teranesiyle bize yutturacaksınız, böyle bir şey yok. AKP’nin oyları yüzde 30-35 civarındadır. Bu oyla parlamentoda yüzde 60 çoğunluğu elde etmenin yollarını arıyorlar. Aslında yarı diktatörlüğü Türkiye’ye kabul ettirmenin adım adım planını, projesini yapıyorlar. ‘Ağustosta başkan seçilecek’ diyor, hayır ağustosta cumhurbaşkanlığı seçimi gerçekleşecek. Cumhurbaşkanlığı koltuğunu hayal ediyorsanız çantada keklik olmadığını göreceksiniz. Yarın kampanyada halk kendi adaylarının etrafında kenetlendiğinde bunun böyle kolay olmadığını göreceksiniz. Kimse kendini şimdiden Çankaya hayallerine kaptırmasın. Çankaya yokuşundan çıkmanın o kadar kolay olmadığını da göreceksiniz.
ANAYASA BİZİ BAĞLAMAZ
45 gündür çözüm sürecinin mimarından haber alamıyoruz. 45 gündür heyetimiz İmralı’ya gidemiyor. Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu. BDP açısından önümüzdeki hafta sonunda İmralı’ya gidilmezse ‘Görüşme süreci kesilmiştir’, ‘Sağlığından ve can güvenliğinden endişemiz var’ diyeceğiz. O zaman çözüm sürecinin artık tek taraflı yürüyeceği ortaya çıkmış olacaktır. O zaman biz tek taraflı inşa sürecini başlatacağız. Doğuştan gelen ne hakkımız varsa onları biz pratikte hayata geçireceğiz. Hükümetten bir şey beklemeyeceğiz, tek taraflı nasıl yürüyeceğimizi de herkese göstereceğiz. Her alanda kendi özgürlüğümüzü ve özgünlüğümüzü yaratma çabasında olacağız. Biz kendimizi darbe anayasasına bağlı hissetmiyoruz. Evrensel normlar bizim için bağlayıcıdır. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi, Avrupa Yerel Yönetimler Şartı, uluslararası sözleşmeler bizim için referanstır. Bunlar aynı zamanda iç hukuktur. AKP artık barış arayışçısı olmaktan çıkacaktır.”