'Orada öyle pasif pasif akşama kadar oturmaz'

Güncelleme Tarihi:

Orada öyle pasif pasif akşama kadar oturmaz
Oluşturulma Tarihi: Nisan 19, 2014 12:45

TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu, Cumhurbaşkanını halk seçtiğinde o işin temsilde kalmayacağını belirterek, "Yüzde 60, 70 ile gelen bir Cumhurbaşkanı orada öyle pasif pasif akşama kadar oturmaz. Vatandaş da oturmasını istemez zaten" dedi.

Haberin Devamı

Kuzu, parlamenter sistemde Cumhurbaşkanlığının çok hareketli bir makam olmadığını ifade ederek, "Biraz temsil makamı gibi. Ama Cumhurbaşkanı'nı halk seçince o iş temsilde kalmaz. Yüzde 60, 70 ile gelen bir Cumhurbaşkanı orada öyle pasif pasif akşama kadar oturmaz. Vatandaş da oturmasını istemez zaten. Halkın seçtiği cumhurbaşkanına 'orada otur' diyemezsin" şeklinde konuştu.

''SORUNUN ÇZÖÜMÜ BAŞKANLIK''

Kuzu, sorunun gerçek çözümünün tam başkanlık ya da yarı başkanlık sistemi olduğunu, ancak muhalefetin buna yanaşmadığını belirtti.

DARALTILMIŞ BÖLGE SEÇİM SİSTEMİ

"Dar" ve "daraltılmış bölge" seçim sistemlerine ilişkin bilgi veren Kuzu, şu an İngiltere ve ABD'de dar bölge seçim sisteminin saf haliyle uygulandığını ifade etti. Kuzu, "Yani bir bölgeden bir kişi çıkmış oluyor. Türkiye'ye baktığımız zaman o hesaba göre 550 vekil çıkacak şekilde 550 bölgeye bölünmüş olması lazım. Tabii belli bir nüfus barem alınıyor, 77 milyonun hesabı yapılıyor" diye konuştu.

Kuzu, "daraltılmış bölge seçim sistemine" ilişkin olarak, "Daraltılmış bölgede '5'e kadar olan bir bölge sayılıyor' diyelim. 5 vekile kadar bir bölge, 5'i geçtiği zaman işte 2 bölge, 3 bölge, ona göre ayrılıyor bunlar. Bu hesaba göre İstanbul örneğini verecek olursak İstanbul'da 85 vekil var. Demek İstanbul 15, 16 bölge olur" dedi.

Haberin Devamı

''MAHALLE MUHTARI SEÇMEK GİBİ''

Bu sistemlerde milletvekilleri ve seçmen arasında daha sıkı bağ oluşacağını vurgulayan Kuzu, dar ve daraltılmış bölge seçim sistemlerinin faydalarına ve muhalefetin eleştirilerine ilişkin şunları söyledi:
"Seçmen milletvekillerini daha iyi, daha yakından tanır. Mahalle muhtarı seçmek gibi düşünün. Küçük olduğu için daha yakından bilir, kim olduğunu bilir. Partiler daha çok yerelden, o bölgenin insanını koymak zorunda kalırlar. O bölgede sevilen, sayılan, bilinen, itibar edilen. İstikrar bakımından ne getirir çok bilemiyoruz. İstikrara hizmet edebilirse güzel. Ama hangi parti karlı çıkar, hangisi zararlı çıkar bunun hesabı çok yapılamaz. Çünkü işler nispi temsil esası üzerinden yapılmadığı için bilemezsin. Bugünkü aldığımız oylar üzerinden hesap yapılarak sonuca varılmaz. Muhalefet şu parti karlı, bu parti zararlı hesabı yapıyor ama bu çok sağlıklı bir yaklaşım değil. Bu tür modellerde 'biz kaybederiz' mantığı doğru bir mantık değil. Öyle olmaz, yani aldığın oya göre. Aşağı yukarı aynı. Belli bölgelere MHP sıkışmış, belli yere CHP sıkışmış, belli yere de BDP sıkışmış. Hep belli bölgelerden çıkıyor zaten. O mantık çok doğru bir şey değil. Kaldı ki BDP zaten şu anda dar bölge uyguluyor. Bir bölgeden bir kişi seçiyor, sonradan partiye geçip, grup kuruyorlar. Onları da anlamak mümkün değil."

Haberin Devamı

''ÇOK PARTİ BÖLÜNMELERİNDE NE OLUR, ONU BİLEMİYORUM''

İngiltere'de dar bölge seçim sisteminin istikrara hizmet ettiğini ifade eden Kuzu, ancak orada 2 tane parti bulunduğuna dikkati çekti. Kuzu, "Ama çok parti bölünmelerinde ne olur, onu çok bilemiyorum. Onların hesabını iyi yapmamız lazım" şeklinde konuştu.

Türkiye'de istikrarın önemli olduğunu vurgulayan Kuzu, şöyle devam etti:
"Yüzde 10'luk seçim barajına karşı çıkılıyor ama gelecek olan modeli de çok iyi dizayn etmemiz lazım. Türkiye bir hükümet çıkarmalı. Benim bütün gayretim o. Yani seçim sistemi dediğiniz memlekete tek başına bir hükümet çıkarmalı. Buna yaramayan seçim modelleri benim için bir şey ifade etmez. Nispi temsil mesela böyle bir şey. Türkiye'de yüzde 10'luk barajı kaldır, seyret gümbürtüyü. Perişanlık olur söyleyeyim. Ondan sonra 8, 9'lu koalisyonlar başlar. 7'li, 6'lı, 5'li, 4'lü... Oradan da istikrar çıkmaz. Bu barajlar biraz buradan kaynaklanıyor. Barajı kaldırmak için öteki modellere doğru kayacaksın. Dar ya da daraltılmışa kayacaksın. İkisinden birisini seçeceksin."

Haberin Devamı

''ESAS ŞIK DURAN O''

Bugün Almanya, Fransa gibi Avrupa ülkelerinin farklı yöntemlerle istikrarı sağladığını belirten Kuzu, Fransa'nın yarı başkanlık uyguladığını, Almanya'da ise temsilde adalet olması için meclisin yarısının istikrar olacak şekilde çoğunluk sistemiyle, yarısının da nispi temsile göre seçildiğini, Rusya'nın da bunun benzerini uyguladığını söyledi. Kuzu, Rusya'da ayrıca yüzde 7, Almanya'da da yüzde 5 baraj olduğunu anımsattı.

Devletlerin istikrarın ya da temsilin elden gitmesi nedeniyle saf bir model uygulamaya gidemediklerinin altını çizen Kuzu, bu nedenle de AK parti olarak sorunun net çözümü noktasında tam başkanlık sistemini önerdiklerini söyledi.

Haberin Devamı

Kuzu, şunları kaydetti:
"Diyoruz ki 'gelin tam başkanlık modeline geçelim. İstikrarı oradan sağlayalım.' Kesin çözüm. Çünkü orada koalisyon yok. Yüzde 51 ile hükümet kurulduğu için başkan seçilen hükümeti kuruyor. Ayrıca meclis içinde barajı kaldırıp, dar bölge dediğimiz sistemle de temsilde adaleti sağlamış oluyorsunuz. Böylece aldığın oya göre vekil elde etmiş oluyorsun. Başkanlık ile beraber dar bölge seçim sistemi olsa, esas şık duran o. Ama şu an mümkün olan bir şey değil, söylesen ne olacak. Pratikte faydası yok. Çünkü şu an başkanlığa geçemiyoruz. O yüzden iktidar, muhalefet beraber düşünüp dar mıdır, daraltılmış mıdır bunu beraber uygulayalım."

Haberin Devamı

Dar ve daraltılmış bölge çalışmalarının şu an sürdüğünü bildiren Kuzu, ikisini de muhalefete sunduklarını ama bir haber çıkmadığını söyledi. Kuzu, "Elbetteki dar bölge değil, daraltılmış bölge belki şu an için. 'Dar bölge olsun, barajı kaldıralım' ya da 'daraltılmış bölge ve yüzde 5 baraj olsun' dedik. Ama ikisine de karşı çıktılar. Üç muhalefetin üçü de bu modele karşı. Dara da karşı, daraltılmışa da karşı" dedi.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!