Dert Esad’dan öte

ESKİ ABD Başkanı Bill Clinton haftasonu çıktığı bir TV programında, ancak dünyayı uzaylılar istila ederse barış gelebileceğini söyledi.

Haberin Devamı

Dünyalılar aralarındaki farklılıkların ne kadar küçük olduğunu, ancak dışarıdan bir varlığın tehdidiyle anlayabileceği için.
Suriye’deki durum da buna benziyor. Esad ve El Kaide bağlantılı IŞİD (Irak-Şam İslam Devleti) tehdidi karşısında, tüm muhalifler aralarındaki farklılıkların ne kadar küçük olduğunu keşfettiler! Ve birleştiler.

*

EL Kaide bağlantılı Nusra cephesi, Özgür Suriye Ordusu’na (ÖSO) bağlı olan Suriye Devrimcileri Cephesi’nin lideri Cemal Maruf’u terörist ilân etmişti. YouTube’da yayınladığı bir video’yla. Buna rağmen Maruf şu anda Nusra ile birlikte savaşıyor. Keseb’i almak için başlatılan Enfal operasyonunda. Maruf haftasonu Independent gazetesine verdiği röportajda da, bu beraberliği kabul etti. “Suriye’de rejime karşı savaşan hiç kimseyle derdim yok” diyerek.
Rojava’da, yani kuzey Suriye’de de durum benzer. Vakti zamanında ÖSO, Rojava’ya hâkim olan PYD’yi (Demokratik Birlik Partisi) rejimin uzantısı olarak suçluyordu. Şimdilerde ise bölgedeki IŞİD istilasına karşı PYD ile aynı safta.

*

TÜRKİYE
ve Batı da kendilerini karşı oldukları gruplarla iç içe buluyor. Destekledikleri ÖSO, yine aynı Batı’nın terörist listesinde bulunan Nusra ile bugünlerde aynı cephede. IŞİD’e karşı savaşıyor. Bu nedenle yapılan yardımlar, isteseler de istemeseler de Nusra’nın da eline geçiyor.

*

ABD ve Türkiye de aralarındaki görüş ayrılıklarını eritenlerden. Dün gazetemizden Tolga Tanış’ın verdiği habere göre, cihatçılarla mücadele için ABD öncülüğünde kurulan “Yabancı Savaşçılar Projesi”nin en önemli ayağını Türkiye oluşturacak.

*

SAHADAKİ durum ise gitgide daha da IŞİD’in lehine gelişiyor. Daha önce de defalarca yazdığım gibi, IŞİD şu anda Suriye’deki en azılı tehlike. Halep’te Süleyman Şah türbesini kuşatan da, Niğde’de güvenlik güçlerine saldıran da bu örgüt.
Haftasonu Al Monitor’de yer alan bir habere göre ise 11 Mayıs’ta Reyhanlı’da 52 kişinin hayatına mâl olan saldırıyı da el Kaide bağlantılı gruplar yaptı. Bu iddia, Türkiye’nin AGİT (Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı) Büyükelçisi Tacan İldem’e atfediliyor. Oysaki Türkiye, Reyhanlı saldırısından Suriye rejimini sorumlu tutmuştu. Dışişleri Bakanlığı ise dün, bu duruşun hâlâ geçerli olduğunu açıkladı. Ne var ki İldem’in böyle bir açıklama yaptığını yalanlamadı.

*

ESAD, “bırakınız yapsınlar” lâfını düstur edinmiş. Pusuya yatmış, düşmanlarının birbirini katletmesini bekliyor. Nitekim öyle de oluyor. Ne var ki IŞİD bu mücadeleden tek sağ çıkacak olan gibi görünüyor.
Yarın öbür gün ise Esad’ın kendi elleriyle büyüttüğü bu Frankenstein’ın, yine Esad’ın karşısına dikilmesi işten bile değil. O gün geldiğinde Ankara, Batı, Esad, hepimiz kendimizi El Kaide’ye karşı işbirliği yaparken bulabiliriz.

Yazarın Tüm Yazıları