Güncelleme Tarihi:
Konya’da seçim çalışmaları yapan Dışişleri Bakanı Davutoğlu, iki miting arasında Hürriyet’in Suriye jetinin düşürülmesiyle ilgili sorularını şöyle yanıtladı:
“Uçak sınırımızı bir kilometre derinliğinde ihlal etmiştir. Bu konuda elimizde çok güçlü deliller var, zaten Genelkurmay Başkanlığımızca bütün çalışmalar da yapıldı. Bu çerçevede Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban Ki-moon’la görüştüm, BM Güvenlik Konseyi, BM Genel kurulu ve NATO’ya bir mektupla bildirimlerde bulunduk. Gerekli dokümanları verdik.
NATO’DAN DESTEK
Sayın Genel Sekreter (Anders Fogh) Rasmussen ittifak olarak Türkiye Cumhuriyeti devletinin her zaman yanında olduklarını ve tam destek verdiklerini söylediler. Bu çağda, bu tür bir konuda bilgileri kimseden saklayamazsınız. Yani olayda herhangi bir meçhul yok. Dolayısıyla BM’de NATO’da uluslararası camiada herhangi bir kuşku yok.
Sınırları ihlal edecek olan ister karadan, ister havadan, ister denizden gerekli muameleyi görür.
Zamanlama ve seçim konusunda spekülasyon yapılıyor. Suriye hava kuvvetlerine gelin bizim sınırımızı ihlal edin diye davetiye mi çıkarmış hükümetimiz. Sınır ihlal edildiğinde, seçimlere çok kısa bir süre kaldı buna göz mü yumalım deseydik. Müdahale edilmese
daha mı iyi olurdu?
Herkesin Türk Silahlı Kuvvetleri’ne ve Türkiye Cumhuriyeti hükümetine güvenmesi lazım. Türkiye’nin caydırıcı gücü barışın da teminatıdır. Bu caydırıcı gücü test etmeye kimsenin kalkmaması gerekir. Her türlü ihlal mukabelesini görür. “
ABD: Türkiye gerekeni yaptı
Bu arada Washington yönetimi de Ankara’ya destek verdi. ABD Dışişleri Sözcüsü Marie Harf, hava sahası ihlali sonrası defalarca uyarılan uçağa Türkiye’nin angajman kuralları gereği ateş açtığını belirterek, “Bunun doğru olmadığını düşünmemiz için elimizde bir sebep yok” dedi.
DIŞİŞLERİ BAKANI: TSK’YA GÜVENİN
Davutoğlu, Suriye jetinin Türk hava sahasını ihlal ettiğinin uluslararası verilerle ortada olduğunu vurgulayarak, “Yaşananlar ‘meçhul’ değil, kimsenin kuşkusu yok” dedi. Davutoğlu, yaklaşan seçimler arasında bağ kurulmasını da eleştirerek, “Herkesin TSK’ya ve Türkiye Cumhuriyeti’ne güvenmesi lazım” dedi.