En yakınları bile iplemedi

TÜRKİYE en eğlenceli gecelerinden birini, perşembeyi cumaya bağlayan saatlerde yaşadı.

Haberin Devamı

Berkin’den, miting meydanlarındaki kefenli mücahitlerden gerilen sinirler birden boşaldı.
Türkiye, “Twitter mivıtır dinlemez ezer geçeriz” diye efelenen Başbakanı ile eğlenmeye başladı.

* * *

Farkında mısınız, en yakın arkadaşları bile artık inceden Başbakan’ı ti’ye alıyor.
Örneği mi, alın işte...
Gece yarısı bir bürokrat, Başbakan’ın seçim meydanında söylediği lafı ciddiye alıyor Twitter’ı kapattırıyor.
Bir anda eğlence başlıyor.

* * *

Gezi’nin zeki çocukları anında Başbakan’ı baypas edip, Twitter’a girmenin yolunu buluyor.
Ama en eğlenceli makara, bizzat Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’tan geliyor.
Gece yarısı “Yarın Manisa’dayım” mesajı atıyor.
Nereden?
Başbakan’ın ezip geçtiği, kapatıp bitirdiği Twitter üzerinden.

* * *

Biraz sonra gariban “troll”ler devreye giriyor.
Hani Erdoğan’ın, Twitter üzerinden kara propaganda için kiraladığı mangalar...
Dijital lejyonerler yani...
Onlar da “Büyük usta Twitter’ı kapattı” haberini veriyorlar.
Nereden mi?
Onlar da Twitter üzerinden...
Ya, ekmek paraları elden gidiyor diye telaşlılar...
Ya, onlar da Erdoğan’ı ti’ye alıyorlar.

* * *

Haberin Devamı

Gece yarısından sonra en önemli ti’ye alma taarruzu Genelkurmay’dan geliyor.
Onlar da mesajlarını Twitter üzerinden duyuruyor.

* * *

Sonra Bakanlar Kurulu devreye giriyor.
Ali Babacan, Mehmet Şimşek...
Maşallah Başbakan Twitter’ı kapattırmış ama takan yok. Herkes bir yolunu bulmuş, yasağı orasından burasından delik deşik etmiş.

* * *

Ve altın vuruş sabah Cumhurbaşkanı’ndan geliyor.
Mesaj açık ve net:
“Kapatamazsın kardeşim...”

* * *

Sabah itibariyle ezip geçilen Twitter’ın bilançosu şöyle...
-Normal 1 milyon 750 bin tweet atılırken sayı 500 bin artmış.
-Türkiye’de Twitter hesabı 7 milyon civarındayken, bu sayının 8-9 milyona çıktığı konuşulmaya başlanmış.
-Olay dünya Twitter ilk 10’unda ilk 7 sırayı almış.
Büyük ustanın en ustalık döneminin en büyük marifetinin bilançosu böyle...

* * *

Bana gelince...
Sabah 04.00’e kadar bu acayip eğlenceyi izledim.
Kahvaltıya indiğimde 14 yaşındaki torunum Zeynep, bana günaydın bile demeden, “Dede gel sana VPN üzerinden Twitter’a nasıl gireceğini öğreteyim...” diyordu.
Sporumu yapıp, gazeteye giderken, Twitter’daki harika eğlenceyi kahkahalar atarak izliyordum.

Haberin Devamı

Hafıza yarışında kim ipi göğüsler, kim nal toplar kimse bilemez

-ÖNCEKİ gün Sakarya’da yine aynı şeyi söyledi:
Hürriyet’in “411 el kaosa kalktı” manşetini...
Belli ki o manşeti unutamıyor...
Demek ki bundan böyle hepimiz bir “Unutamadıklarımız” bilançosu çıkaracağız..
O “411 el kaosa kalktı” lafını mı unutamıyor...
Bakın biz de neleri unutmuyoruz:

* * *

-Mesela, damadının kardeşinin gazetesinin attığı manşetleri..
Hani o, Kuddusi Okkır’ları daha ölmeden Silivri mezarına canlı canlı gömen manşetleri...
-Binlerce insanı o zindanlara gönderen insafsız Ergenekon, Balyoz, Odatv manşetlerini...
-Kendisini, o zulmün savcısı ilan etmesini...
-Mesela Yarbay Ali Tatar’ı intihara götüren manşetleri...
-Koskoca Başbakan’ın ağzından atılan Kabataş iftirasını hiç unutmuyoruz.
O iftiranın 9 sütun manşet haline gelmiş hallerini de unutmuyoruz.
-Camide içki içtiler yalanının Başbakan demeci gibi sürmanşetlere çekilmesini de unutmuyoruz.
-Kadıköy vapuru üzerinden Türkiye’nin bütün kadınlarına fahişeymiş imasıyla bakan o gözleri de hâlâ görüyoruz..
-Polis zulmüyle hayatını kaybetmiş çocuklara, Başbakan’ın ağzından terörist muamelesi yapılmasını hiç unutmuyoruz.
-Şehit çocuklarımızın arkasından “Askerlik yan gelip yatma yeri değildir” diye alay edilmesini, insanlara “Ananı da al git” diye hakaret edilmesini nasıl unutacağız...
-Kuvvetler ayrımını ortadan kaldırarak, Anayasa’yı askıya alan karar için kaldırılan elleri, tek tek parmakları, bakın onları da hiç unutmayıp sayacağız...
Yani bu sivil darbeyi bize yargı devrimi gibi yutturmaya kalkan manşetleri...

* * *

Haberin Devamı

Hadi onları unuttuk...
-Ayakkabı kutuları, gümüş tabaklarda, çikolata altı yeşilleri, imarsız evlerin “bide” pazarlıklarını...
-Bunları bize montaj diye yutturmaya kalkan manşetleri...
Onları unutabilecek miyiz...

* * *

Arkadaş “411 el kaosa kalktı” manşetini unutamıyormuş...
Bak eğer hafıza yarışında start almaya kalkarsak, iyi düşün...
İpi kim göğüsler, kim geride kalıp nal toplar iyi düşün.
Görüyorsun ki, bizim hafızamızda da birikmiş epey şey var.

* * *

O nedenle iyisi mi sen unutmaya, “delete” etmeye, unutturmaya çalış.
Çünkü karşılıklı hafıza bilançoları çıkarmaya kalkarsak, sen daha şimdiden bilançoyu teslim edip, müflis tüccara dönersin.
Hem Türkiye’de, hem dünyada.
Hem bu dünyada, hem öteki dünyada...
Çok borçlu çıkarsın...

* * *

Haberin Devamı

O nedenle, şimdiden unutmaya, unutturmaya çalış.
Sıfırlamaya çalış...
Çünkü sağ tarafta epey sıfır var...
Yani sıfırla sıfırla bitecek gibi değil...

Yazarın Tüm Yazıları