İki ayrı fotoğraf

Haberin Devamı

İki fotoğrafı da Hürriyet Ege’den manşetten verdik. Bana göre ikisi de unutulmayacak fotoğraflardı. Hatta ilki, Gezi olaylarının sembol birkaç karesinden biriydi. O gün İzmir’in Kordon’unda müthiş bir kalabalık vardı. İstanbul Taksim’de başlayan Gezi protestolarının benzeri İzmir’de ve Türkiye’nin değişik yerlerinde yapılıyordu.

İki ayrı fotoğraf

Eğer şiddet yoksa, eğer hakaret yoksa, eğer kente zarar verme yoksa, eğer insanları rahatsız etme, bir başkasının hakkını gasp etme yoksa; bu tür yürüyüşlerin, gösterilerin arkasında olmak lazım. Bunu demokrasi sınırları içinde kabul etmek lazım...

Ama aksi olursa; yani şiddet varsa, olaylar insanları korkutuyorsa, zarar veriyorsa, rahatsız ediyorsa da; o zaman karşı çıkmak, en ufak taşkınlığa izin vermemek lazım.
Geçen haziranda hepimiz gördük ki, marjinal gruplar olunca vatandaş sokakları boşalttı. Hiç kimse ama hiç kimse buna izin vermedi, destek çıkmadı. Sağduyu hep galip geldi, insanlar tepkilerini gösterdi ve evlerine gitti.
Bunca yıllık meslek hayatımda şunu hep gördüm. Bizim polis teşkilatımızın istihbaratı kuvvetlidir, aslında sokaktaki marjinalle vatandaşı ayırt edebilecek deneyime de sahiptir. O gün Kordon’da bir yanlış oldu. Belki dersten çıkmış, belki arkadaşlarıyla buluşmuş bir grup gence polis çok sert müdahale etti. Tamam anlıyorum; o günlerde herkes gergindi, doğrular kadar yanlışlar da vardı. Ama “Bir özür için”, “Burada yanlış yaptık” diyebilmek için dokuz ay beklenmez. Beklenmemeli...

Haberin Devamı

Geçen hafta Berkin Elvan için yapılan gösterilerde de sokak bir hayli hareketliydi.
İkinci fotoğraf da unutulmayacaklar arasındaydı. Konak’ta çekilen bu fotoğraf aslında çok şeyi anlatıyordu. O yaşlı kadın bir polis memuruna sarılmış, elinde tuttuğu ekmekle “Yeter artık, Berkin’ler ölmesin” diyordu. Bazen bir sarılma, uzatılan bir el; çok şeyi önler.

Seçim bitse de gerçek gündeme dönsek

ŞU seçim geçse de Türkiye gerçek gündemine bir an önce dönse... Elimdeki araştırmayı İK portalı Secretcv.com yapmış. Dün işsizlik rakamları açıklandı, yüzde 10’ları geçtiğimizi gösteriyor. Elimdeki rakamlar da çarpıcı...
Secretcv.com Genel Müdürü Tütüncü, “Yüksek lisans ve doktora yapmış adaylar için bile işsizlik sorunu önemini koruyor. Sadece bizim sistemimizde yüksek lisans ve doktorasını bitirmiş ve aktif olarak iş arayan 559 bin aday var. Buna karşılık bu adayları talep eden firma sayısı ise yalnızca 405” diyor.
Rakamlar sadece bu portala ait, iki üniversite bitirmiş 285 kişinin iş aradığı bir Türkiye’den bahsediyoruz.
Nitelikli insan gücünün iş arayıp bulamaması daha büyük travmalara neden oluyor. Kendileri kadar aileleri de bu şartlardan etkileniyor.
Türkiye büyüyor, ama ağırlıklı olarak inşaat ve gayrimenkul sektörüyle büyüyor. Bu uzun vadede sürdürülebilir bir şey değil. Üretime dönmek, orta ölçekli sanayiden katma değer getiren alanlara yatırım yapmak zorundayız.
Zorundayız ama biz meydanlardan, siyasetin o ağır gündeminden kendimizi kurtaramıyoruz. Ekonomi çoktan Türkiye’nin birinci gündem maddesinden düşmüş durumda...

Haberin Devamı

BÜLENT ÖZKUL

NE söylenebilir ki... “Göztepe...” deyince akla gelen ilk isimlerden biriydi. Futbol tutkusunu bilmeyen yoktu, onun döneminde Göztepe’nin başarılarını da... Bazen sert rüzgarlar eser, bazen hayatta tersine döner, Bülent Özkul için de öyle oldu. Pedal çevirmeye devam etti, ama bisikletin devrilmesine engel olamadı. Bir “Veda” da Bülent abiye diyelim. Nurlar içinde yatsın...

Yazarın Tüm Yazıları