Baykal: Türkiye kendini kurtarmalı

Güncelleme Tarihi:

Baykal: Türkiye kendini kurtarmalı
Oluşturulma Tarihi: Mart 16, 2014 01:11

CHP eski Genel Başkanı Deniz Baykal, İzmir'de yaptığı açıklamada Türkiye'nin gerilim tuzağına çekildiğini, siyasi söylemlerle topluma nefret şırınga edildiğini belirterek, milli iradenin duruma el koyması gerektiğini söyledi.

Haberin Devamı

Deniz Baykal, Karşıyaka Belediyesi'nin yaptığı '100'üncü Yıl Meydanı'nın açılışı için geldiği İzmir'de basın toplantısı düzenledi. Deniz Baykal, Karşıyaka Belediyesi Kent Restoran'da düzenlediği basın toplantısında Türkiye'nin yüksek gerilim tuzağının içine çekildiğini belirterek, şunları söyledi:

"Hepimiz bir süreden beri açıkça görüyoruz ki Türkiye çok önemli bir yeni aşamanın içindedir. Ülkemiz bir süreden beri bir yüksek gerilim tuzağının içine çekilmektedir. Ülkenin her geçen gün çok kaygı verici bir ayrışmanın kamplaşmanın giderek kutuplaşmanın etkisi altına sürüklendiğini üzüntü ile görüyoruz. Bunun bir an önce geride bırakılmasına ihtiyaç var. Türkiye bu gerilim tuzağından kendisini mutlaka kurtarabilmelidir. Türkiye'yi kuşatmaya başladı. Ülkenin zaman zaman çeşitli dış faktörlerden kaynaklanan husumetlere tehditlere maruz kalması doğaldır, biz de ülke olarak sıkıntılı dönemleri yaşadık ama tablo ülkemize yönelik dışardan kaynaklanan bir tehdit olmanın ötesindedir. Maruz kaldığı tehdit ana karakteri itibariyle ülkenin kendi içinden şekillendirilmiş ve zaman içinde hızla yükseltilmiş bugünkü tehlikeli aşamalarına gelmiş olan bir gerilim sürecidir."

Haberin Devamı

"BU SÜRECE MÜDAHALE ETMEK LAZIM"
CHP Antalya Milletvekili Baykal, tehlikeli sürece milletin el koyması gerektiğini vurgulayarak, şunları söyledi:
"Türkiye buraya uzun süredir izlenen politikalar sonucunda geldi. Bunun temelinde ülkenin ayrıştırılması kamplaştırılması ve kutuplaştırılması bugünkü aşamalara bizi getirdi. Eğer müdahale edilmezse bu gelişmenin sonu hiç iyi değildir. Artık sokağın hareketlenmesinin ötesine geçtik kan akıyor. Bu hiçbir şekilde seyirci kalamayacağımız bir durumdur. Daha evlatlarımıza yönelik üzüntülerimizi ifade edebilir noktada olmadığımızı görüyorum. Bu çok acı bir manzara. Bu sürece müdahale etmek lazım değiştirmek lazım. Daha da artan bir hırsla ülkeye buraya getiren sürece sebep olan uygulamaların anlayışların söylemlerin devam ediyor olması sürdürülebilir ve kabul edilebilir değildir."

Haberin Devamı

" NEFRET ŞIRINGA EDİYORUZ"
CHP eski Genel Başkanı, Antalya Milletvekili Baykal, siyasi söylemlerle nefretin şırınga edildiğini öne sürerek, şöyle konuştu:
"Bunu değiştirmek lazım. Seçimler olmalıdır, olmak zorundadır. Karmaşaya yüksek bir otoritenin müdahale etmesi lazım. En yüksek otorite milli iradenin kendisidir. Tek umut kapısı milli iradenin bu tablo karşısında bu gidişatı onaylamadığını ortaya koymalıdır. Milletimiz Türkiye'yi buraya getirmiş olan zihniyetin böyle devam etmesine ‘dur' demesi halinde ben inanıyorum Türkiye'de taşlar yerine oturmaya başlar. Buna ihtiyaç var. Bu seçimden sonra sürdürülemez, sürdürülememelidir. Birbirimizle uğraşıyoruz. Çok uzun süredir Türkiye olarak kendi tarihimizle uğraşıyoruz. Ben senden daha iyiyim demeyi anlıyorum, ama insaf ediniz Türkiye'de tanık olduğumuz siyasi söylemlerin durmuş oturmuş demokraside yeri olabilir mi? Birbirimize nefret şırınga ediyoruz. Düşmanlıkları tahrik ediyoruz. Bir siyasi yarar elde edebilir miyim hesabı kabul edilebilir değildir. Kendi kendimizi suçlamayı bıraktık tarihimizi suçluyoruz. Sağduyuya akla mantığa ihtiyaç var. Bu siyaset tablosundan kalıcı bir demokrasi çıkmaz. Bu hastalığı aşmamız lazım. Bu hastalığı millet aştırır. Bazen görev milletin kendisine düşer. Milletin kendisine görev düştüğü tarihin kritik anlarından birini yaşıyoruz. Vatandaş bu gerilimi reddetmelidir."

Haberin Devamı

"CUMHURBAŞKANLIĞI ONUR VERİCİ"
Deniz Baykal, adının cumhurbaşkanı adaylığı için geçmesini soran basın mensuplarına bu görevden onur duyacağını, yerel seçimden sonra değerlendirme yapılacağını söyledi. Baykal, şöyle konuştu:
"Cumhurbaşkanlığı konusu Türkiye'nin önündeki konu değil. Hepimiz yerel seçim için görevlerimizi yapmaya çalışıyoruz. Yerel seçim sonrası konu gelecektir ve orada elbette toplumun etkin siyasi güçleri siyasi partiler başta olmak üzere bu konudaki anlayışlarını ifade edeceklerdir. Böyle bir düşünceyi değerli bir gazetecinin gündeme getirmesi benim için onur vericidir. Bu konu kişilerin kendi tercihleri ile şekillendirileceği bir konu değildir. Bu bir toplumsal olaydır. Taleple, iyi niyetli gözlemcilerin yaptığı değerlendirmelerle sonuçlanmaz, yaşar görürüz ama mesele yerel seçimlerde ülkenin gidişatıyla ilgili temel anlayışı ortaya koymasıdır. Bu yapıldıktan sonra en doğru çözümler ortaya çıkar. Hepimizde Türkiye'ye yakışan cumhurbaşkanı için çalışır ve destek veririz."

Haberin Devamı

"HAYAT BİZE BİRBİRİMİZE MECBUR OLDUĞUMUZU ÖĞRETTİ"
Deniz Baykal, CHP'nin cemaat ile yakınlaştığı yönündeki iddiaların gerçeği yansıtmadığını öne sürse de "Hayat bize birbirimize mecbur olduğumuzu öğretti sözleri dikkat çekti. Baykal, şunları söyledi:
"CHP sadece benim zamanında değil şu anda da inanıyorum bundan sonra da Atatürk ilkelerine değer veren demokratik laik bir anlayışı benimseyen bir partidir. Şikayet söyleminin önemli bir ağırlığı olacağını sanmıyorum. Seçim şartları içinde konjonktür siyaset ortamı güncel sıcak siyasetin yol açtığı çatışmalar siyasi partilere hareket olanakları sunar. Var olan ortamı değerlendirirler. CHP'nin bu anlayışına ülkenin ihtiyacı olduğuna Türkiye bugün yöneldi. Atatürk ve laiklik anlayışına bugün çok ihtiyaç var. ‘Laiklik Türkiye'nin temel şemsiyesiymiş bunu görüyoruz' diyorlar. Hayat şartlar hepimize ayrı ayrı bunu gösterdi. Dünyaya bakın laiklik ne kadar önemli. Atatürk'ün bugün kimi rahatsız eden nesi var? Eskiden ‘benim ona ihtiyacım yok' diye tavır takınırdı. Şimdi şartlar öyle gelişti ki ‘benim ona da buna da ihtiyacım var. Benim CHP'ye Atatürk'e ihtiyacım var' demeye getirdi. Atilla İlhan'ın dediği gibi bizim birbirimize mecbur olduğumuzu hayat bize öğretiyor. Önemli olan bu dersi alacak mıyız almayacak mıyız? Yarın öyle şartlar olur ki hiç hoşlanmadığın insanlarla cephede omuz omuza mücadele edersin. Ezan da ortak değer, kimse dudak bükemez. Bayrağa da ihtiyaç var. Dine dayalı toplumsal düzen isteyen arkadaşım da bayrağı görünce heyecanlanıyor mu? En laik de ezanı duyunca etkileniyor mu? Niye ayrıştırmaya çalışıyoruz. Hepimiz birbirimize mecbur olduğunu anlıyoruz. Husumetlerin temelsiz olduğunu göreceğiz."

Haberin Devamı

CHP Antalya Milletvekili Baykal, İzmir'de CHP'li belediye başkanlarının DSP'den aday olması konusunda da, "Siyasi hayatta partiler arasında akışkanlık olmuştur. En doğal olanı istikrarın ülkeye egemen olmasıdır.Hepimiz adayımızın seçimi kazanmasını isteriz. Bazen seçim sonucunda öyle biri kazanır ki kazanan adamı görünce sen kaybettiğini düşünmezsin. Kazanmak esastır, kaybetmemek esastır" diye konuştu.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!