AFP’nin Ankara objektifi

AFP Ajansı’nın Ankara’daki gözü Adem Altan, foto muhabirliği mesleğinin zorluklarını anlattı. Kendini işine kaptıran foto muhabirlerinin, olayların içine kadar girdiğinin farkında olmadığını belirten Altan, “Çok acı olayları takip ediyoruz. O anları bile öyle yoğun tempoda atlatıyoruz ki, fotoğrafları çekerken hissetmediğimiz acıyı fotoğraflara bakarken yaşıyoruz” dedi.

Haberin Devamı

Fransız AFP Ajansı’nın Ankara’daki gözü Adem Altan, 30 yıl önce “foot muhabiri” olarak başladığı meslek hayatını; gazete, dergi, ve ajansta çalışarak, tecrübe etti. “Aynı işi yapmanıza rağmen disiplini ve çalışma sistemi tamamen farklı. Benim için derginin yeri başka” diyen Adem Altan’la, mesleğin zor anlarını konuştuk. Altan, mesleğinin 3 farklı alanında çalışmanın keyifli yanlarını şu sözlerle anlattı:

DERGİ İŞİ DAHA EĞLENCELİ

Mesleğe 1982 yılında Flaş Ankara’da başladım. Ama kısa süre sonra Nokta Dergisi’ne geçtim. Burada 13 yıl çalıştım. En güzel yıllarım geçti Nokta’da. Çünkü foto muhabiri olarak dergide çalışmak, gazete ve ajanslara göre çok farklı. Günlük koşuşturmanın aksine, haftalık bir yayında olaylara daha analitik ve detaylı bakabiliyorsunuz. Fotoğraflarınızla günlük tüketimin telaşı dışında daha titiz ilgilenebiliyorsunuz. Dergi yayınlarında fotoğrafa bakış da daha farklı, daha pozitif. Kısacası dergicilik daha eğlenceli geliyor.

Haberin Devamı

GAZETE GÜNLÜK TÜKETİM

Nokta’dan sonra Radikal’de 13 yıl kadar çalıştım. Üç yıl da Sözcü gazetesinde. Dergiden gazeteye gelince ilk başta zorlanıyorsunuz. Çünkü gazete günlük tüketilen bir ürün. Ertesi günü yok. Her gün yeniden başlıyorsunuz, bitmeyen bir temposu var. Bu size daha atak ve daha dinç yapıyor. Kolay karar verip hızlı davranmak zorundasınız. Tabii gazetenin keyfi de başka. Kolay tüketim malzemesi olsa da birgün önce çektiğiniz fotoğrafı ertesi gün gazetede görmek çok zevkli.

BÜTÜN GAZETELER BENİM

Gazeteden sonra da AFP Ajansı’na başladım. Burası uluslararası bir ajans. Dolayısıyla ağırlıklı olarak dış politika ve dünyayı ilgilendiren olayları takip ediyoruz. Ajansta çalışmaksa bambaşka bir keyif. Gezi olaylarında çektiğim fotoğraflar Çin’de de İngiltere’de de yayınlandı. Gazetelerin dışında Türkiye’de dergilere kapak oldu. Ajanslar fotoğraf işinde mecranın en geniş olduğu yayıncılık alanı. Bazen soruyorlar, ‘Nerede çalışıyorsunuz?’, ‘AFP’ cevabının arkasından ikinci soru geliyor‘Nerede çıkar?’ ‘Bütün gazeteler’ diyesim geliyor.

Haberin Devamı

FOTO MUHABİRİ KOLAY HEDEF

Ankara’daki birçok toplumsal gösteriyi izleyen Adem Altan, foto muhabirlerinin bu olaylarda yaşadıklarını da şöyle aktardı:
“Foto muhabirleri en iyi görüntü uğruna işine kendisini öyle kaptırıyor ki, çoğu kez olayın içine ne kadar yaklaştığının farkına bile varmıyor. Bu konsantrasyonla da ilgili. Çok acı olayları takip ediyoruz. O anları bile öyle yoğun tempoda atlatıyoruz ki, fotoğrafları çekerken hissetmediğimiz acıyı fotoğraflara bakarken yaşıyoruz. Olayları izlerken de en yakında olma duygusuyla kolay hedef haline getiriyor bizi. Son olaylarda bir çok meslektaşımız polisin sert müdehalesine de, göstericilerin tacizine ve saldırısına da maruz kaldı. Gezi olaylarında yaralanan gazetecilerin bir çoğunun foto muhabirleri olmasının da sebebi bu.”

Haberin Devamı

ADEM ALTAN KİMDİR

Foto muhabirliğine 1982 yılında Flaş Ankara’da başlayan Adem Altan, Nokta Dergisi, Radikal Gazetesi ve Sözcü Gazetesi’nin ardından Fransız AFP ajansında çalışmaya başladı. Uzun yıllar Türkiye Foto Muhabirleri Derneği’nde Genel Sekreterlik görevini de başarıyla yürüten Altan’ın basın fotoğrafçıığı alanında çok sayıda ödülü var. Altan evli ve 1 çocuk babası.

Yazarın Tüm Yazıları