Güncelleme Tarihi:
Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dün görülen duruşmada Doğan, irticayla ilgili ilk brifingin 28 Nisan 1997’de YÖK’e, üniversite rektör ve temsilcilerine verildiğini belirtti. Doğan, 29 Nisan 1997’de medya mensuplarına, TÜSİAD, banka, Sayıştay, Danıştay temsilcilerine, 2 Mayıs’ta da İstanbul’da üniversiteler, işadamları, sendika temsilcileri ve sivil toplum kuruluşlarına brifing verildiğini söyledi. Doğan brifinglerde, demokratik laik düzene bağlılığın gündeme geldiğini vurgulayarak şöyle konuştu:
MÜSLÜMANLIK’IN SİYASİSİNİ İSTEMİYORUZ
Toplumların dinsiz olamayacakları bir gerçektir. Türk toplumumuzun da yüzde 98’i Müslüman’dır. Biz Müslümanlığın siyasisini istemiyoruz. İnanıyorum ki Türkiye Cumhuriyeti Devleti halkının ezici bir çoğunluğu siyasi İslam’dan yana değildir. Brifinglere, ‘hükümeti cebren değiştirmeye teşebbüs’ demek büyük bir hatadır. Halkı bilgilendirmek, anayasanın öngördüğü şekilde laik demokratik cumhuriyeti korumaya yönelik brifinglerdi.
AK PARTİ ÖNCE MÜDAHALE ETMEDİ
İrticanın bugün tehdit olarak görülmemesi çok ciddi bir yanılgı olacaktır. 1997’de 54’üncü hükümetin istifasından sonra bütün hükümetler, irtica ile mücadele için ilave genelge ve talimatlar yayınladı. AK Parti iktidara geldiğinde pek sıcak bakmasa da, Başbakanlık’ta kurulan Takip ve Koordinasyon Kurulu’nun rutin işleyişine başlangıçta müdahalede bulunmadı. Kurul, 2005’e kadar yılda 11 kez toplandı, sonra toplantı sayıları azaldı, son toplantı Ekim 2009’da yapıldı. Erdoğan döneminde biri 28 Ekim 2004, diğeri 19 Eylül 2006’da iki talimat yayınlandı. 2004’teki talimat sadece ‘İrticai Faaliyetlere Karşı Yürütülecek Mücadele Stratejisi’ ile 2000’de yayınlanan ‘Eylem Planı’nın birlikte muhafaza edileceğini öngörüyordu. 2006’daki talimatta ise strateji belgesinin uygulanmasına değişen mevzuata paralel devam edileceği söylendi. Değişen mevzuat, irticai faaliyetin suç oluşturması için silahlı örgüt şartına bağlanmış olmasıdır.
TSK’YI TERÖR ÖRGÜTÜ SAYMAKLA EŞANLAMLI
Batı Çalışma Grubu’nun (BÇG) kuruluş amacı ve faaliyeti, hükümetin 14 Mart 1997’de yayınladığı talimat doğrultusunda, Genelkurmay Başkanlığı’nın yayınladığı 10 Nisan 1997 tarihli emirde belirtilmiştir. Bu grubu terör örgütü saymak, TSK’yı terör örgütü saymakla eşanlamlıdır.”