Sırtımda peri annemin adı Gülperi

Güncelleme Tarihi:

Sırtımda peri annemin adı Gülperi
Oluşturulma Tarihi: Eylül 07, 2013 02:00

Burcu Kıratlı, Biray Dalkıran’ın yeni filmi “Peri Masalı”nda başrolü üstlendi. Kıratlı’yla uğruna saçlarını kazıttığı Peri rolünü ve ailesinin karşı çıkmasına rağmen başladığı oyunculuk serüvenini konuştuk.

Haberin Devamı

“Peri Masalı”yla yollarınız nasıl kesişti?

- Senaryonun yazılmasından itibaren Peri rolü için arayışa geçmiş Biray Hoca (Dalkıran). Yaklaşık bin kişiyle görüşülmüş bu rol için. “Peri Masalı”yla yollarımızın kesişmesi kader gibi geliyor bana. Benim sırtımda bir peri dövmesi var. Bu dövmeyi yaptırdığımda “Bir yerde bana çok uğurlu gelecek” demiştim. Biray Hoca da kadere inanan biri. İlk görüşmeye gittiğimde peri dövmem olduğunu söyledim. “Sırtımda peri, annemin adı Gülperi, bunların bir anlamı olmalı, ben bu işte olmalıyım” dedim. Bir de ben hayatım boyunca hep keman çalmak istemiştim, Peri de keman çalan bir karakter... Sonuçta beni beğenmiş, “Bu enerjiyi istiyoruz” demişler.

Filmde nasıl bir aşk hikâyesi izleyeceğiz?

- Modern bir “Selvi Boylum Al Yazmalım” hikâyesi... Çetrefilli bir aşk değil, daha doğal bir aşk var. Birbirleri için büyük fedakârlık yapan bir çiftin öyküsü. Peri karakteri de insanların hayatlarını pozitif yönde etkiliyor.

Peri sizin hayatınızı nasıl etkiledi?

- Ben çok çabuk morali bozulabilen bir insanım, her şeyi ani yaşıyorum. Bir anda üzülüp bir anda sevinebiliyorum. Peri, bu duygularımı dizginlememi sağladı.

BEDELİ NE OLURSA OLSUN BU FİLMDE OYNAMAK İSTEDİM

Peri hasta mı oluyor peki? Neden saçlarını kazıtıyor?


- O konu sürpriz. Bununla ilgili konuşamıyoruz, kesin talimat var.

Bazen kadınlara saçları fazla gelir, “Bir neden olsa da kestirsem” diye düşünür. Sizin “Peri Masalı”na kadar hiç böyle düşünceleriniz olmuş muydu?

- Hiç olmadı, saçlarımı her zaman çok sevdim. Dört parmak kestirdiğim zaman bile üzülüyordum.

Nasıl ikna oldunuz peki saçlarınızı kazıtmaya?

- Filmin senaryosunu okuduğumda çok etkilendim, hatta ağladım. “Bedeli ne olursa olsun bu işin içinde olmak istiyorum” dedim. Zaten görüşmeye saçlarını kazıtabilecek kızlar çağırıldı, ben de bunu bile bile gittim.

Saçı kazıtmak yerine plastik makyaj uygulamayı neden düşünmediler?

- Plastik makyaja baştan hayır dediler. Bir de Biray Hoca, “Kendini bana teslim edeceksin. Senin saçların, ellerin, mimiklerin artık benim. Benim isteğime göre şekillendireceksin. Saçların artık benim ve ben o saçları keseceğim” dedi. Ben de o ne dediyse onu yaptım.

SAÇLARIMIN KESİLDİĞİ SAHNEDEN SONRA AĞLADIM

Saçsız halinizi filmin galasına kadar gizli tutacağınız söylenmişti. Ama geçen hafta düzenlenen tanıtım gecesinde kafanızdaki bandanayı çıkardınız. Neden fikir değiştirdiniz?


- Evet, 11 Ekim’e kadar hep bandanayla gezecektim. Biray Hoca, “İnsanlar seni uzun saçlı halinle biliyor, ilk kez beyazperdede görsünler ve bu bir şok etkisi yaratsın” demişti. Ama bu benim için zor oldu. Bandanayla zorlandım ve açmak istedim. Bunu da güzel bir dille anlatınca, Biray Hoca kabul etti.

Biray Bey, sizin verdiğiniz emeği bir şekilde göstermek istediğinizi söyledi...

- Sonuçta bu benim için gerçekten çok önemli bir şeydi. Bu duruma alışmam gerektiğini söyledim. O da beni kırmadı. Hayatımda bir u dönüşü yaptım ve bu fedakârlığımı da göstermek istiyorum dedim. Kısa saçlı bir kadın değildim ben. 14 yaşımdan bu yana hep uzundu saçlarım. Annem babam da beni hep uzun saçlı severlerdi. Bir de değişikliklere alışabilen bir kadın değilim. Radikal kararlar da alamam. O yüzden “Peri Masalı” her şeyiyle benim için bir dönüm noktası oldu.

Peki, saçlarınız ilk kesildiği an neler hissettiniz?

- Ekip üzülmeme hiç fırsat vermedi, hepsi çok destek oldu. Hepsi gelip saçların daha güzel olacak diye motive ettiler. Normalde saçım kesilecek ve ben sahneye öyle gireceğim diye biliyordum ama saçlarım sahnede kesildi, o yüzden üzülemedim. O anı yaşayamadım.

Sahnede de üzülmeniz gerekmiyor muydu?

- Hayır, aksine Biray Hoca sahnede gülmemi, çok mutlu görünmemi istedi. “Peri buna sevinirdi, yeni bir hayta başlıyor gibi düşünüp çok içten gülmeni istiyorum” dedi. İçin acırken insanın gülmesi çok zor gerçekten. Burcu’yu tamamen bir kenara bırakıp Peri oldum ve onun mutluluğunu yaşadım. Sahnenin çekiminden sonra ağladım ama...

Haberin Devamı

Aynayla ilk karşılaşmanızda neler geçti aklınızdan?

-İlk aynaya baktığımda başka bir Burcu gördüm. Ben normalde kötümser bir insanım, işler ters giderse hayat hep ters mi gidecek diye düşünürüm. Ama Peri bana tam tersini öğretti. Aynada yeni bir ben gördüm ve saçlarımla birlikte üstümdeki negatiflik gitti diye düşündüm. Bir yandan da büyüdüğümü hissettim.

Sokakta nasıl tepkiler alıyorsunuz?

- Sokakta yürürken insanların bana bakmasına henüz alışamadım. Kendimi çıplak hissediyorum. Bu arada en komik tepki annemden geldi. Ben doğduğumda çok saçım varmış, hatta kurdele bile takmışlar. Annem de “Doğduğunda bile saçın vardı, şimdi yok” dedi.

Haberin Devamı

“Peri Masalı” ilk sinema filminiz mi?

- Hayır, ikinci filmim ama ilk başrolüm. Özcan Deniz’le birlikte “Su ve Ateş” filminde de çalıştım. O filmdeki çekimlerim bittikten bir hafta sonra “Peri Masalı”na başladım, uğurlu geldi bana.

Filmlerinizin vizyon tarihi çakışmıyor değil mi?

- Hayır. “Peri Masalı”nın ekimde, “Su ve Ateş”in kasımda vizyona girmesi planlanıyor.

Bildiğim kadarıyla Görsel İletişim Tasarımı okudunuz. Oyunculuk yapmaya nasıl karar verdiniz?

- Aslında ailem istemiyordu. “Sen Görsel İletişim oku, bizim şirketin başına geç” demişlerdi bana. Ama benim bir oyunculuk tutkum vardı ve bu tutku yaşım büyüdükçe daha da arttı.

Aileniz destek verdi mi?

- Hayır, “Biz sana bu konuda destek olmayacağız. Kendi başına yapabiliyorsan yap” dediler.

Sonra ne yaptınız?

- Müjdat Gezen Sanat Merkezi’ne yazıldım. Orada eğitim aldım. Sonra 300 kişilik sınavdan seçilen 20 kişi arasına girmeyi başardım.

Ailenizin haberi var mıydı?

- Hiç kimsenin haberi yoktu, çünkü engel olmalarından korktum.

Engel olurlar mıydı?

- Bilmiyorum ama ben Kenan Abi’nin (Erçetingöz) olabileceğini düşündüm. 20 kişinin içinde ismim okunduğunda ilk Kenan Abi’yi aradım, “Ben tiyatroya başlıyorum” dedim. Ama inanmadı, hatta sıkılıp bu işi bırakacağımı düşündü.

Sonra nasıl ikna oldular?

- Sıkılmadığımı gördüler. Tiyatroyla turnelere gidip yerleri bile süpürdüğümü gördüler. Sonrasında diziye başladım. Daha yeni yeni alışıyorlar buna...

Haberin Devamı

AHMET’LE GÖRÜŞMÜYORUZ

Geçtiğimiz aylarda nişanlınız Ahmet Kural’la yollarınızı ayırdınız. Bir pişmanlık var mı?


- Yaşadığım hiçbir şeyden pişman değilim tabii ki. Hayat bunu getirdi ve bunu yaşadık.

Aşk hayatınızda durum ne şu anda?

- Şu anda bir şey yok.

Ahmet Kural’la yeniden bir araya gelme ihtimaliniz var mı?

- Şu anda görüşmüyoruz.

EMRE’YLE ÇOK SAMİMİ OLDUK

Rol arkadaşınız Emre Kızılırmak’la aranız nasıldı?

- Sadece Emre’yle değil, diğer oyuncu arkadaşlarımla da aram çok iyiydi... Peri ve Mert, yedi senedir birlikte olan bir çift. Bu kadar uzun süredir birlikte olan bir çift, birbirini çok iyi tanır. Biz de Emre’yle birbirimizi çok iyi tanımaya çalıştık. Bunu yaparken de çok vakit geçirdik ve çok samimi olduk. Emre, bana çok destek oldu.

Haberin Devamı

BANA GÜLMEYİ BİRAY HOCA ÖĞRETTİ

Biray Hoca, bana Peri karakterinin sürekli gülmesini istediğini söyledi. Ben kamera önünde gülmenin bana yakışmadığını düşünüyordum, “Hayır, hep güleceksin” dedi. Bana gülmeyi o öğretti yani.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!