“Zambiya’da bile var, bizim sendikamız yok”

Güncelleme Tarihi:

“Zambiya’da bile var, bizim sendikamız yok”
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 03, 2013 01:46

Gezi olaylarına karşı orantısız sert müdahalesiyle bütün dünyadan eleştiri alan Türk polisi Fransız Le Point Dergisi’ne içini döktü. Olaylarda bireysel hataların olduğunu, bunu yapan polislerin mutlaka yargılanması gerektiğini dile getiren Emniyet-Sen’li polisler, “Eğer bu ülkede birileri hakları için eylem yapacaksa bu biziz. Zambiya’da bile polis sendikası var, bizim örgütlenme hakkımız yok. Son altı ayda 21 arkadaşımız intihar etti. Olaylarda tam 110 saat doğru yorgun ve aç görev yaptık” dedi.

Haberin Devamı

Le Point Dergisi’ne sahte isimle konuşan Emniyet-Sen yönetiminden iki polis, demokratik haklarını kullanarak barışçıl eylem yapan göstericilere sert müdahale ederek ölüm ve ağır yaralanmalara yol açan müdahalelerini değerlendirdiler. Kendine ‘İlan’ kod adını veren, 2012’de kurulan Emniyet-Sen yöneticisi, “Biz sadece emirleri uyguladık. Sorgulanması gereken emri verendir. Elbette bireysel hatalar oldu. Bunu kabul ediyorum. Onlar yargılanmalı. Ama biz sadece bize verilen talimatı yerine getirdik” dedi.

"Herkesten çok hak ediyoruz"
Türkiye’de polisin örgütlenmesinin yasaklandığını anlatan İlan, “Avrupa’da 20 ülkede polis sendikası var. Zambiya’da bile var. Ama Türkiye’de yasak. Eğer biri gösteri yapmalıysa, bu biziz. Biz herkesten daha az hakka sahibiz. Üç aydır, ben ve altı Emniyet-Sen yöneticisi arkadaşım hakkında dava açıldı. Diğerleri işlerini kaybetti. Ben de sıramı bekliyorum. Belki ben de kaybedeceğim” dedi.

Haberin Devamı

“Polis içinde seri intiharlar var”
Polis memuru, polis içindeki seri intiharlara da dikkat çekerek, “Türkiye’de insanlar ortalama 70 yaşına kadar yaşıyor. Polislerde ise bu rakam 55 yaş. Son altı ayda toplam 21 intihar oldu. Bunlardan altısı olaylar sırasında intihar etti. Gazetelerde onlarla ilgili tek satır yoktu. Hükümet, sendikamızın psikolojik destek hücresi kurulması taleplerine sağır” dedi.

Gezi olaylarına katılan ve “Burhan” sahte adını kullanan polis memuru da, “Meydanda 110 saat kaldık. Sokakta uyuduk, yol kenarında elde yedik. Günlerce yorgun ve aç görev yaptık. Üstümüzü değiştirmedik. Bu koşullarda nasıl sağlıklı çalışılır ki? Üstelik bütün bunlara rağmen polis olduğumuzu söylemek, kabullenmek çok zor. Biz sevilmiyoruz. Evlenecek birini bulmak bile çok zor” diye konuştu.

Le Point röportajı, “Çelişkili bir şekilde, sendikalı polislerin talepleri, göstericilerle aynı: Daha çok ifade özgürlüğü, insan hakları ve haklarının tanınması. Biri maaşı için diğeri tutkuyla sevdiği için polis olmuş. Ama nedenleri ne olursa olsun bu kadar kötü algılanmayı ve kötü koşullarda çalışmayı beklemiyorlarmış” yorumunu yaparak sonlandırdı.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!