Lozan: Büyük bir başarı öyküsü

Güncelleme Tarihi:

Lozan: Büyük bir başarı öyküsü
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 24, 2013 01:51

Boğaziçi Üniversitesi Atatürk Enstitüsü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sevtap Demirci, Lozan’ı ‘Başarı mı hezimet mi’ diye tartışmanın çok anlamsız olduğunu belirterek, “Lozan, Mustafa Kemal ve arkadaşlarının meydanlarda kazanmış oldukları askeri zaferin, masa başında diplomatik alanlarda da tescil edilmesidir. Lozan, büyük bir başarı öyküsüdür” dedi.

Haberin Devamı

Doç. Demirci, Lozan Antlaşması’nın 90’ıncı yılında şunları söyledi:

Lozan: Büyük bir başarı öyküsü

2 GÜN IŞIKLAR SÖNMEDİ

“Önünüze bir Sevr haritası bir de Milli Mücadele sonrası harita açın. İki haritayı birbiriyle mukayese edin. O zaman Lozan’ın ne kadar büyük bir başarı olduğu ortaya çıkacaktır. Çok daha önemlisi Lozan, Türkiye’nin uluslararası alanda milli bir devlet olarak tescilini getirdi. Musul da olsa ne güzel olurdu değil mi? Bugünkü ekonomik sıkıntılar belki yaşanmamış olurdu ama bu bir müzakere ve her istediğinizi alamazsınız. Lozan’da en önemli konu Musul’du ve görüşmeler bu nedenle kesildi. Hatta çok bilinmeyen bir şey var. Türkler, Musul konusunda beklenmedik bir atak yapıp, ‘Musul’u verin, altını siz doldurun, boş bir kağıdın altına imza atmaya hazırız’ dediler. İngiliz tarafı inanamadı. 2 gün Dışişleri ve Savaş Bakanlığı’nın ışıkları sönmedi. İngiliz Dışişleri Bakanı Lord Curzon, ‘Veremeyiz, bu kadar İngiliz genci boşuna mı öldü’ demişti. İngiliz heyeti Türk heyetinin Ankara’yla yaptığı tüm telgrafları okuyup deşifre ediyordu. Bu telgraflarda kapitülasyonların kaldırılmasının olmazsa olmaz bir şart olduğu bilgisi üzerine İngilizler, Musul’u vermemek için kapitülasyonları koz olarak kullanıyordu. Curzon, İsmet Paşa’nın üzerine gidiyor bu konuda. İsmet Paşa ‘hayır’ dedikçe üzerine geliyor ve görüşmeler kopuyor. Dönüyor, ‘Türk tarafı, bunlar ne anlar diplomasiden, geldikleri Ortaasya’ya geri gönderelim’ diyor. Bu sırada ikili gizli görüşmeler yapılıyor, ortak noktada buluşmak için. Her konuda muhteşem bir mücadele verildi. Hepsinin gözaltları morarmış, uykusuz geceler geçirmişti. 20 Kasım 1922’de başlayan görüşmeler 4 Şubat 1923’te Musul nedeniyle kesildi. 23 Nisan 1923’te tekrar başlamış, 23 Nisan’da başlayan görüşmeler 24 Temmuz 1923’e kadar devam etmiş ve bu süreç Lozan Barış Antlaşması’nın imzalanmasıyla sonuçlanmıştır. Lozan, bugüne kadar yapılan en uzun antlaşmalardan biri.”

Haberin Devamı

Lozan: Büyük bir başarı öyküsü

Haberin Devamı

Anneannem çarşafı atıp şapka takmış

Lozan: Büyük bir başarı öyküsü

CHP Ankara Milletvekili Gülsün Bilgehan, zorlu geçen görüşmeler nedeniyle dedesi İsmet İnönü’nün saçları beyazlamış olarak ülkeye döndüğünü söyledi. Bilgehan, Lozan’ın ilk bölümündeki kesinti sonrası Türkiye’ye dönen İsmet Paşa’nın ikinci görüşmelere anneannesi Mevhibe Hanım’ı da götürdüğünü belirterek, şunları anlattı: “26 yaşında anneannem, ne kadar genç düşünün. Lozan’ın bitişine kadar 24 Temmuz’a kadar orada kalıyor. İlk defa yurtdışına çıkıyor. Birden bire dünyayı yöneten liderlerin aile ortamına giriyor. Ne kadar zor koşullar olduğu malum. İnönü’nün saçları beyazlaşıyor o dönemde. Lozan sonrası bembeyaz saçlarla dönüyor. Mevhibe Hanım da ona destek oluyor. Orada yeni bir yaşam tarzını görüyor. İsmet Paşa, eşitliğe inanan, kadın haklarına önem veren, bunun çağdaş bir değer olduğunu anlayan bir insan. Lozan’da da eşinin yabancı dil öğrenmesini istiyor. Israr edip bir hoca bulup Mevhibe Hanım’a Fransızca dersler aldırtıyor. Anneannem çarşaflı bir Osmanlı genç kadını. Mevhibe Hanım Lozan’a giderken delegasyonla çarşafını çıkarıyor ve o dönemin koşullarına göre pardesüyle gidiyor, başını açıyor. Lozan’da şapka takmaya başlıyor. Tam başını açması daha sonra oluyor. Orada bir kıyafet devrimi yapıyor.”

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!