ÖSYM’de ‘elektronik sınav’ hazırlığı

Güncelleme Tarihi:

ÖSYM’de ‘elektronik sınav’ hazırlığı
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 20, 2013 09:18

ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Ali Demir, “Elektronik sınav çalışmalarımız başladı. Gelecek sene ve sonrasında konuşma ve dinleme becerilerini de ölçen bir elektronik sınav hedefliyoruz” dedi.

Haberin Devamı

Marmara Üniversitesi (MÜ) İletişim Fakültesi’nce, Üsküdar Belediyesi Yeni  Evlendirme Dairesi Restoranında düzenlenen İletişim Buluşmaları-II’de konuşan Demir, ÖSYM’nin 1974’den bu yana Türkiye’ye hizmet veren bir kurum olduğunu ve tüm dünyada da örnek alındığını söyledi.
Çok farklı sınav değerlendirmeleri yaptıklarını anlatan Demir, son iki  yılda önemli adımlar attıklarını belirterek, “Yılda 40’tan fazla sınav yapan ve bu sınavlarda 10 milyona yakın adayı sınava alan ÖSYM, hem sınav takviminde yer alan sınavları uygulamakta hem de sürekli değişim felsefesiyle çalışmasına devam etmektedir” dedi.
ÖSYM’de her türlü zorluk ve eleştiriyi göze alarak bir değişim süreci  başlattıklarını aktaran Demir, bir stratejik plan oluşturduklarını ve bunu uygulamaya başladıklarını dile getirdi.
Bilimsel bir değerlendirme yaptıklarına ve değerlendirmeleri tamamen  şeffaflaştırdıklarına dikkati çeken Demir, “Hiçbir olay ÖSYM’de karanlıkta gerçekleşmiyor. Tamamen şeffaf bir yapıda gerçekleştiriliyor. Bu misyon ile varmak istediğimiz yer, yurt içi ve dışında yüzde yüz güvenli, kripto ve e-imzayla çalışan, uluslararası bir bilgi güvenliğine sahip, toplum nezdinde bir kurum oluşturmak” ifadelerini kulandı.
Demir, dünyanın çeşitli ülkelerinde de sınav yapmak istediklerini  belirterek, bu yönde de çalışmalarını sürdürdüklerini söyledi.

Haberin Devamı

Elektronik sınav çalışmalarımız başladı

Katılımcıların sorularını da yanıtlayan Demir, son yapılan YDS’ye dair  eleştiriler olduğu ve YÖK tarafından oluşturulan bir kurulda soruların  incelendiğinin ifade edilmesi üzerine, geçen yıllarda İngilizce ile ilgili pek  çok sınav yapıldığını ve bu sınavları tek bir sınav haline getirmek istediklerini söyledi.
Nisan’da yapılan YDS’ye 330 bin adayın katıldığını hatırlatan Demir,  “KPDS’nin hiçbir zaman üyesi 150 bini geçmemiştir. ÜDS’nin yıllar içerisindeki  aday kitlesi hiçbir 60-70 bini geçmemiştir. Geri kalan kitle KPDS’deki İngilizce  testini alanlar. Dün itibariyle bunu da araştırdık. YDS’ye girmiş ve daha önce  KPDS’ye girmiş 60 bin aday var. Bu 60 bin adayın 55 bininin başarı aralığı 0 ile  49 puan arasında. ÜDS’ye girmiş veya akademisyen olanların puan ortalaması  46’dır. Bir zorluk söz konusu değil. Kitlenin başarı seviyesinin düşük olması,  genel başarı seviyesini çok aşağıya çektiği için böyledir. Her sınavımızda,  cevapları değerlendirerek nasıl bir iyileştirme yapacağımızı düşünüyoruz. YDS de  böyle olacaktır” diye konuştu.
YDS’de sorulan 80 soru için matbaaya 800 soruyla gittiklerini anlatan  Demir, “Hiçbir öğretim görevlisinin, bu sınav kolay veya zor olsun diye bir  gayreti yoktur. Tamamen rastgele ve belli kurallar içerisinde oluşturulmuş bir  sınavdır. O yüzden de YDS’nin KPDS ve ÜDS ile eş değerde olduğuna inanıyoruz.  Tabii ki yabancı dil açısından konuşma ve dinleme becerilerinin de ölçülmesi  gerekir. Kağıt üzerinde bunu gerçekleştirmemiz mümkün değil. Elektronik sınav  çalışmalarımız başladı. Gelecek sene ve sonrasında konuşma ve dinleme  becerilerini de ölçen bir elektronik sınav hedefliyoruz. Bunu da yapabileceğimize  inanıyoruz” ifadelerini kullandı.
Demir, sonbahardaki YDS’yi 1 Eylül’e almalarıyla hiç kimsenin mağdur  olmayacağını belirtti.
Sınavda kopya önlemeye dair alınan önlemlerin ne kadar etkili olduğunun  sorulması üzerine de Demir, sınav güvenliğinin önemine dikkati çekerek, şunları söyledi:
“Her salona kamera koyarak tüm sınav sürecini, bina giriş-çıkışlarını  kaydediyoruz. Baskı aşaması ise çok farklı bir uygulama. Burası tam bir hapis  hayatı olarak tanımlayabileceğimiz, dışarıdan girişin kontrollü olarak serbest  ama içeriden dışarıya çıkışın asla mümkün olmadığı bir sistem. Çöp dahil hiçbir  nesnenin çıkmadığı bir ortam. Tüm matbaanın jammerlarla korunduğu bir ortam. Tüm sınav kağıtlarının araçlara yüklenmesi, araçların dakika dakika izlenmesi  yapılıyor. Sınav kağıtlarının bulunduğu kamyonların Ankara’daki merkezden sinyal  gönderilmedikçe açılmaması, sınav sabahından önce asla açılmamasına dair  elektronik sistemle kontrol altına alıyoruz.”

Haberin Devamı

Açık uçlu sınav yapabilmenin çalışmalarını yapıyoruz

Açık uçlu sınav sisteminin gündemlerinde olup olmadığının sorulması  üzerine de Demir, uygulama açısından çoktan seçmeli ve açık uçlu olmak üzere iki  tür bulunduğunu belirterek, şöyle devam etti:
“Bugüne kadar çoktan seçmeli sistemi uyguladık. Bu çoğu zaman objektif  olduğu düşünülen ve kısmen daha kolay bir sınav sistemi. Ancak bu sistemin eğitim  ve insan gelişimi açısından da ciddi sıkıntıları olduğu bir gerçek. Bugün  İngiltere, tüm üniversite giriş sistemini açık uçlu sorularla gerçekleştiriyor.  Amerika’da birçok eyalet açık uçlu sınavlara geçmiş durumda. Bu kapsamda biz de  açık uçlu sınav yapabilmenin çalışmalarını yapıyoruz. Bir proje hazırladık.  Çalışmalarımıza başladık. Gerekli olan eğitimleri yaptık. Hedefimiz, 2-3 bin  adayın katıldığı bir deneme sınavı şeklinde bunu gerçekleştirmek. Burada bir  deneyim yaşadıktan sonra kamuoyuna zaman içerisinde sunmak. Bu sistemi aşama  aşama uygulamaya geçirebiliriz diye düşünüyoruz.”
Demir, ÖSYM’nin olumsuz haberlere dair bir iletişim stratejisi olup  olmadığı sorusuna ise “ÖSYM harfleri medya açısından son derece cazip. Çünkü  2012’de 9 milyon aday bizim sıralarımıza gelmiş, oturmuş. Bunu 2 veya 4 ile  çarptığınızda 20 veya 40 milyon insan yapıyor. Bütün medya iyi kötü bu harfleri  kullanmak istiyor. İyi kullandıklarında takdir ediyoruz. Ancak kötü  kullandıklarında da biraz insaf taşımalarını istiyoruz. Kurum o kadar cazip ki,  her türlü faaliyetini basın olumlu veya olumsuz değerlendirmek istiyor” cevabını  verdi.
“ÖSYM’nin soruları medya ile paylaşmaması üzerine bir çalışma var mı?”  sorusuna karşılık da Demir, “Bu doğru değil. Sorularımızı kısmen soru havuzu  oluşturmak adına kamuoyuyla paylaşmayalım düşüncesi içerisindeyiz. Bir yasa  çalışmamız var. Burada soru havuzu oluşturmak ve daha nitelikli sorularla ölçmeyi  gerçekleştirmeyi hedefliyoruz” dedi.
Etkinliğe, MÜ Rektörü Prof. Dr. Zafer Gül’ün yanı sıra çok sayıda  akademisyen, medya mensubu ve mezun öğrenci katıldı.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!