SİHİRLİ AŞK

Güncelleme Tarihi:

SİHİRLİ AŞK
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 05, 2013 00:00

BİR kır kahvesi düşünün. Ama çok farklı. Bir köyün ruhunu değiştiren, ekonomisine can suyu olan ve sosyal yaşamını renklendiren bir yer. Hatta ilçeyi bile çok etkileyen. Nasıl mı, anlatalım...

Haberin Devamı

SİHİRLİ AŞK

O dolambaçlı yolunda Karaburun’a giderken, ilçeye yaklaşık 5 kilometre kala, sol tarafta bir tabela göreceksiniz. “Saip Köyü” yazıyor. O tabelayı izleyip yokuşu tırmandıkça sağ tarafta eşsiz bir manzara eşlik eder. Ve bir kaç dakika sonra karşınıza, o eşsiz manzarayı gören bir kır kahvesi çıkacak. Saip Kır Kahvesi. Manzaraya karşı bir kahve içerken, bu mekanı yaratan Nihay-Eşref Arpacıoğlu’nun öyküsünü anlatalım.

3 kahve 10 çay satarız

Nihal Hanım, uzun yıllar finans sektöründe çalıştıktan sonra emekli olur, İzmir’e yerleşir. Daha sonra Saip’te bir ev alır, yaz aylarını geçirir. Emekli turizmci Eşref Bey ise İstanbul’dan Saip köyüne gelir. Ne olursa, bundan sonra olur. 2008’de tanışan ikili, zaman geçirmez, evlenir. Sonra da zaman geçirmek için güzel manzaralı, kır kahvesini işletmek isterler. İhaleye girip kazanırlar. Sonrası için söz Eşref Bey’de: “Burayı kurduğumuzda, ‘3 kahve 10 da çay satarız’ diye düşündük. Ama öyle olmadı. Daha doğrusu, biz rahat durmadık. Hareket getirmek için kahvaltı ekledik. Yemekler, gözlemeler, otlar geldi. Bir anda namımız yürüdü, Türkiye’nin birçok yerinden ziyaretçimiz oldu. Burayı sadece yeme içme alanı olarak tutmadık. Bir kütüphane oluşturduk. Müzik dinletileri yapar olduk. Sergiler düzenliyoruz. Fotoğraftan ebruya birçok konuda sergi açıyoruz. Bu kış, Halk Eğitim Müdürlüğü ile köyde İngilizce kursu düzenledik. Her gün iki saatlik bir kurstu. 3 aya yakın sürdü.”

Haberin Devamı

Yemekler imece usulü

“Bizimki nostaljik bir aşk öyküsü” diye söze başlayan Nihal Hanım’da sıra:

“2008’de tanışıp evlendik. Bu evlilik ekonomik ve sosyal hayatı da değiştirdi. Kır kahvesi farklı olsun istedik. Çayın, kahvenin yanına kahvaltı, sonra yemekleri ekledik. Yemekler imece usulü. Katkı koyan köy kadınları kazanç elde ediyor. Anne usulü reçellere başladım, bir anda hobiye döndü. Yörenin reçellerini yapmak istedim, tabii ki zorlandım. Çünkü kimse tarif vermek istemedi. Ama bugün, yöreye özgü ürünlerden 40’a yakın reçel yapıyorum. Bunları da ‘Nihalce’ markasıyla kahvede satıyorum. Yakında internetten de satışımız olacak. Bu işe girdiğimizde,  ‘Deniz varken, kim dağ başına gelir’ dediler. Ama onlar da şimdi, ‘yorulursanız biz devam ederiz’ diyor. Yaptıklarımız model oldu. Eskiden kahvaltı yeri yoktu. Şimdi birçok yerde var. Amerika’yı yeniden keşfetmedik. Var olanı farklı sunduk.”

Haberin Devamı

SİHİRLİ AŞK

Kahvenin yanında şerbet

Kır kahvesini açtıklarında gazlı içecekler de sattıklarını belirten Eşref Bey, “Sonra aklımıza Osmanlı’dan gelen şerbetlerimiz geldi. Gelincik, demirhindi, kaynarca... Şerbet yapmaya başladık. Gazlı içecek satışları durdu. Dönemine göre çeşitli şerbetler yapıyoruz. Acı ve tatlı bademden, İzmir şerbeti ‘somata’yı yaptık. Kavun çekirdeğinden bir şerbetimiz vardı onu yaptık, fark yarattık” diyor.

Yumurtayı marketten alıyorlardı

Köye yerleştikleri dönemde yöre halkının yumurtayı marketten aldığına dikkat çeken Eşref Bey, şunları söyledi: “Onları teşvik ettik. Şimdi 4-5 aile tavuk yetiştiriyor. Yumurtalarımızı onlardan alıyoruz. Dışardan da yumurta alanlar var. Buranın önemli değeri olan kabak çiçeği dolmasını kahvaltıya koyduk. Bir kaç aileden destek istedik. Eskiden yüzüne bakılmayan kabak çiçeği, ekonomik ürüne dönüştü. Birçok restoran buradan alır oldu.”

Haberin Devamı

Obeziteyle savaş

Bölgeye hareketlilik kazandırmak için sürekli çalıştıklarını anlatan Nihal Hanım, en son hem obeziteyle mücadele için hem de bölgede yok olmaya başlayan taş Rum yollarını canlandırmak adına yürüyüşler düzenlediklerini anlatıyor. Bölgeye, yürüyüşçü ve bisikletçileri çekmek istiyorlar.

Sergi galeri burs olacak

Mayıs ayında yine önemli bir proje için uğraş verdiklerini aktaran Eşref Bey, Karabağlar Belediyesi Kent Konseyi bünyesindeki fotoğrafçılarla sergi düzenleyeceklerini söylüyor. Sergide satılacak eserlerden elde edilen gelir, üniversitelerde okuyan Karaburunlu gençlere burs olacak.

SİHİRLİ AŞK


 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!