Ödemeyi ‘CUP’acak

ÇİN’in dünya ekonomisindeki ağırlığının giderek artmasıyla birlikte, Türk bankaları ve Bankalararası Kart Merkezi (BKM) Çin’e özgü Visa ve Mastercard gibi ödeme sistemi olan China Union Pay’in (CUP) Türkiye’de geçerli olması için harekete geçti. BKM’nin bir süredir CUP kartlarının Türkiye’de basılması, ATM ve POS’larda kullanılabilmesi amacıyla Çin ile yürüttüğü çalışmalarda son aşamaya geldiği öğrenildi. Hatta BKM Yönetim Kurulu Başkanı Yalçın Sezen ve BKM Genel Müdürü Soner Canko’nun hafta başında, CUP yetkilileriyle son detayları görüşmek üzere Çin’e gittikleri belirtildi. Anlaşma sağlanması halinde Türkiye’de artık CUP kartlarını kabul etmek isteyen Türk bankaları BKM üzerinden yapılacak yönlendirmeyle Visa, Mastercard ve Amerikan Express gibi CUP kartları da kullanılabilecek.

TÜM KART TEKNOLOJİLERİ

Çin tarafıyla yürütülen görüşmelerin henüz tamamlanmadığı, üst yönetimin Çin’deki temaslarından sonra konunun BKM yönetim kurulunda değerlendirileceği belirtiliyor. Türk bankalarının ise geçen yıl Türkiye ile Çin arasındaki ticaretin yüzde 80 oranında artışından hareketle CUP sistemini kapsayan bir ağ yapısının kurulması konusunda çok istekli oldukları kaydediliyor. Projenin gerçekleşmesi durumunda Türk bankacılık sektörü dünyadaki tüm kart teknolojilerini kapsayan bir yapıya kavuşmuş olacak.

VISA VE MASTERCARD’LA AYNI

Teknolojik olarak Visa ve Mastercard’dan hiç bir farkı olmayan CUP, dünyanın en büyük nüfusuna sahip ve ikinci büyük ekonomisi olan Çin’e ait bir ödeme aracı. Bankacılık kaynakları Türkiye’nin bu sistemi de kapsayan bir yapıya kavuşmasının dünya ekonomisindeki Asya’ya kayış sürecinde Türkiye’ye önemli avantajlar sağlayacağı görüşünde. Adının açıklanmasını istemeyen bir banka yetkilisi CUP’un   Türkiye’ye gelmesini şöyle değerlendirdi: “Bunun genel anlamı Türk bankacılık sektörünün dünyadaki tüm kart networklerine (ağlarına) açılması. Böylelikle belki ilerde bölgesel networkler kurulması için Türk kart teknolojilerinin dunyaya daha fazla açılması söz konusu olacaktir.”

Garanti 4 yıldır işbirliği yapıyor�

GARANTİ Bankası ve İspanyol ortağı BBVA geçen yıl, China Union Pay’in diğer ülkelerde kullanımı, basım ve kabul işlemlerini gerçekleştiren China Union Pay International’a kurucu üye olarak davet edilmişti. 30 Kasım 2012’de Şangay’da gerçekleşen kurucu üyelerin ilk genel toplantısına BBVA’nın Global Ödeme Sistemlerinden Sorumlu Başkanı ve Garanti Ödeme Sistemleri Eşbaşkanı Mehmet Sezgin katıldı. Konuyla ilgili bilgi veren Mehmet Sezgin, daha önceki açıklamasında Garanti’nin son 4 yıldır China UnionPay kartlarını Türkiye’de kabul eden tek kurum olduğunu belirterek, “2013 yılında Çin’e gidecek işadamlarına China UnionPay kartlarını sunmaya başlayacağız”   demişti.

Yüzde 30 pazar payıyla dünyada üçüncü sırada

MERKEZİ Şangay’da bulunan ödeme sistemleri şirketi China Union Pay, 2002 yılının Mart ayında kuruldu. 2012 yılında, tüm dünyada basılan ödeme kartları toplamının (yaklaşık 2.82 milyar) yüzde 30’una ulaşan pazar payıyla, Visa ve MasterCard ile yapılan ödemelerde önde gelen marka oldu. UnionPay müşterilerinin büyük çoğunluğu, kredi kartıyla alışverişlerde işlem miktarının düşük olduğu Çin’de yer aldığı için, şirket, işlem hacmi açısından dünya çapında 3’üncü sırada yer alıyor. Küreselleşme hızını artırmayı hedefleyen ve faaliyetlerini İspanya, Türkiye, Meksika, ABD ve Latin Amerika ülkeleri dahil 124 ülkeye yayan Unionpay, uluslararası operasyonlarını UnionPay International adını verdiği iştiraki üzerinden merkezileştiriyor.

Bankalar zorlanmayacak

BKM öncülğünde gerçekleştirilmesi planlanan işbirliğinde şimdilik sadece ‘acquiring’ denilen kart kabul hizmeti ATM ve POS’lar üzerinden Türkiye’yi ziyaret eden Çinlilere hizmet verilmesi söz konusu olacak. Ayrıca Çin’de iş yapan ya da turist olarak giden Türkler de ödemelerini bu kart üzerinden yapabilecekler. Bunun için Türk bankalarının diğer Visa ve Mastercard projelerinde olduğu gibi bir yazılım uyarlama, test ve sertifikasyon çalışması yapmaları gerekecek. Ancak yetkililer BKM’nin şu andaki mevcut arayız bağlantısının sisteme uygun olduğunu ve dolayısıyla yeni sisteme geçişte bankaların zorlanmayacağını belirtiyor.