Nilgün Tekfidan Gümüş
Nilgün Tekfidan Gümüş
Nilgün Tekfidan GümüşYazarın Tüm Yazıları

Laiklikten korktular mı

MISIR günlerden bu yana hop oturup hop kalkıyor. Hüsnü Mübarek’i devirmek için birlik olan halk şimdi ikiye bölünmüş durumda.

Haberin Devamı

İslamcılar, şeriatçı rötuş atılmış yeni anayasayı yürürlüğe koymak isterken, liberaller ve azınlık mensupları ise laiklik için bastırıyor. Müslüman Kardeşler kökenli Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi ise tansiyonu düşürücü adımlar yerine anayasayı 15 Aralık’ta referanduma götürmeye kararlı.
Ülke ekonomisinin yüzde 30’unu kontrol eden ordunun desteği şimdilik Mursi’den yana. Çünkü yeni anayasada da eskiden olduğu gibi generallere tanınan pek çok imtiyaz korunmuş durumda.

*

SON kriz, aslında Mısır Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’nin İsrail’in Gazze’ye yönelik operasyonunu bitirmesinde başrolü oynayarak kahramanlaştığı bir döneme denk geldi.
22 Kasım’da Mursi, kendisine olağanüstü yetkiler tanıyan gerekirse yargıyı baypas edebilecek bir kararname çıkardı. Bu da “Mursi tek adam oluyor”, “Mursi, yeni firavun” korkusuna yol açtı.
İnsanlar sokaklara döküldü. Çatışmalar çıktı, ölenler oldu. Tanklar sarayı koruma altın aldı. Derken, Mursi bu yetkiden önceki gün geri adım attı. Ancak tartışmalı yeni anayasayı planlandığı gibi halkoyuna götürme inadını ise sürdürdü.

*

Haberin Devamı

YENİ anayasanın niye bu kadar tepki çektiğine gelince. Kararname krizinden önce Mısır Cumhurbaşkanı, İslami kesimin ağırlıkta olduğu komisyona, yeni anayasayı tartışıp geçirmeleri için iki aylık süre tanımıştı.
Ancak kararname gerginliğinin patlak vermesiyle anayasa komisyondan neredeyse jet hızıyla geçti. Şimdi liberaller, solcular ve azınlıklar ülkenin İran gibi bir teokrasiye dönüştüğü ya da dönüşeceği endişesini yaşıyor. Bu iddiaya yol açan bazı maddeler şöyle:

*

Eski anayasa: “Mısır Arap Cumhuriyeti, vatandaşlığa bağlı demokratik bir devlettir. Mısır halkı, Arap ulusunun bir parçasıdır ve birliğini oluşturmak için çalışır.”
Yeni anayasa: “Mısır ulusu, Arap ve İslam ümmetinin bir parçasıdır.”
Eski anayasa: Devletin dini İslam, resmi dili Arapçadır. Şeriat prensipleri yasamanın temel kaynağıdır.
Yeni anayasa: (Üstteki 2’nci madde korunurken), 219’uncu maddede şeriatın Sünni İslam’a göre yorumlanacağı izah ediliyor.
Eski anayasa: Devlet, inançların ve dini ritüellerin yerine getirilmesi özgürlüğünü garanti eder.
Yeni anayasa: İnanç özgürlüğünün korunacağı vurgulanırken, sadece üç büyük dinin ibadet yerleri açabilmelerinin garanti altında olacağı söyleniyor. Peygamberlere hakaret etme suç sayılıyor.
Eski anayasa: Kadın ve erkeğin yasalar önünde eşit olduğu vurgulanıyor.
Yeni anayasa: Vatandaşların yasalar önünde eşit olduğu belirtilirken ‘kadın haklarına’ gönderme yapılmıyor.

*

Haberin Devamı

MUHALİFLERE göre yeni anayasa, dini ve ahlaki konularda geniş bir yoruma yol açabilecek bir dile sahip. Şeriat dozu artmış deniyor.
Başbakan Tayyip Erdoğan, Mübarek’in devrilmesinin ardından geçen yıl Kahire’ye yaptığı ziyarette “Ben Mısır’ın laik bir anayasaya sahip olmasını tavsiye ediyorum. Laiklik din düşmanlığı değildir. Laiklikten korkmayın” demişti.
Şimdi anlaşılan yıllarca bir kenarda bekledikten sonra iktidara gelen İhvan hareketi, kendi gündemindeki öncelikleriyle devrimi ortaklarından kaçırmanın acelesi içinde. Oysa Mısır’ın diyalog çağrılarını ciddiye almasında fayda var, çünkü Ortadoğu’daki itibarını ve gücünü bölünmeyle değil, ancak birlik olarak koruyabilir.

Yazarın Tüm Yazıları