Orhan Baba’nın gecesine neden gitmiyorlar?

Orhan Gencebay’a saygı albümünde yer alan sanatçıların sahneye çıkacağı büyük bir gece düzenleneceğini geçen ay yazmıştım.

Haberin Devamı

Daha sonra gazetelerde 32 ünlüye 32 kulis diye haber oldu bu konser gazetelere...

İşte o büyük saygı gecesi bugün İstanbul Kongre Merkezi’nde yapılıyor.

Ancak hesapta olmayan şeyler çıktı ve albümde yer alan ‘ağır toplar’ başta olmak üzere bazı sanatçılar sahneye çıkmayacaklarını bildirdi.

Tarkan katılmayacak geceye... Ajda Pekkan katılmayacak...

Candan Erçetin ve Ebru Gündeş de...

Öğrendiğim kadarıyla Şevval Sam, Athena, Manga ve Emre Aydın da Orhan Gencebay’a saygı gecesinde sahneye çıkmayacak isimler. Oysa bu isimlerin hepsi albümde seve seve yer almıştı...

Peki neden sahneye çıkmak istemediler?

Kulislerde konuşulan dört olay var:

Birincisi; organizasyonu yapanlar bu gecenin haklarını Star TV’ye sattı ve yüklü bir para aldı. Yani bu konser, bayramda Star TV’de yayınlanacak.

Ünlü sanatçılar da bunun kendilerine sorulmamasına kızdı. “Neden böyle bir bayram eğlencesinde yer alıyoruz?” diye tepki gösterdiler.

İkincisi, sadece Star TV’den değil, Turkcell ve Shell’den de ciddi sponsorluk geliri alındığı ortaya çıktı. Sanatçılar arasında “Tamam, albümde yer aldık,
satışlardan hem yapımcı hem de Orhan Gencebay para kazandı ama bu geceyle iş iyice ticarete dökülüyor” havası hakim oldu.

Üçüncüsü, sanatçılar alfabetik sıraya göre sahne almaya tepki gösterdi. Düşünün, gecede ilk sanatçı olarak Ajda Pekkan çıkacak, alfabetik sıra olduğu için. Ajda bunu kabul eder mi, Tarkan eder mi?

Ve dördüncüsü; sanatçılar tek tek sahneye çıkıp şarkı söyledikleri, Gencebay’ın da en önde oturup onları alkışladığı bir fotoğraftan rahatsız oldu.

Bu saydıklarım küçümsenecek şeyler değil...

Bana kalırsa, katılmayan sanatçılar haklılar kaygılarında...

Mesela Ajda Pekkan’a saygı gecesi olsa, Orhan Gencebay ilk sanatçı olarak sahneye çıkıp şarkı söyler miydi?

Keşke hiç böyle bir gece düzenlemeye kalkışmasalardı...

Çok iyi bir saygı albümünü gölgeleyecek, ağır topların katılmadığı bir konser olabilir bu...

Bu gece sahneye kimler çıkacak göreceğiz, umarım yanılan ben olurum...

Haberin Devamı

Selçuk Yöntem’e birkaç soru da ben hazırladım

Haberin Devamı

Selçuk Yöntem’in sunduğu “Büyük Risk”e özenip gündemle ilgili birkaç soru hazırladım...

Belki Selçuk Bey bunları da sorar...

- Her maç hatalı gol yemesine rağmen hâlâ Türkiye’nin en iyi kalecisi olarak görülen kişidir...

- Volkan Demirel kimdir?

- Dünya Kupası’na katılmanın futbolculara bol keseden prim dağıtmakla olmayacağını bilmeyen federasyon başkanıdır...

- Yıldırım Demirören kimdir?

- Sonuçlarından kimsenin memnun kalmadığı, düğün organizasyonu konseptinde kapanış törenleriyle meşhur, Hülya Avşar’ın jüri başkanlığıyla ‘şahtı şahbaz oldu’ denilebilecek organizasyonun adıdır...

- Altın Portakal nedir?

Derihane, birahane, tımarhane...

Derihane ile ‘birahane’ kelimelerinin yanlış anlaşılıp tartışmaların çıktığı tek yer Türkiye’dir...

Kırıkkale’deki yerel gazeteler manşet atıyorlar (daha sonra da konu ulusal gazetelere taşınıyor);

“Kırıkkale’de birahaneler yasaklanıyor.”

Belediye başkanı çıkıp açıklama yapıyor;

“Ben birahane demedim, derihane dedim.”

Bu durumda önümüze iki seçenek var;

Ya yerel gazeteler olayı manipüle edip AK Partili belediyeyi yasakçı olarak göstermek istiyor.

Ya da Başkan gerçekten ‘birahaneler taşınacak’ dedi, daha sonra gelen tepkiler karşısında ‘derihaneler’e döndü...

Yoksa derihane ile birahene karışacak şey mi?

Başkan’ın bunu yanlış söylemesi ya da gazetecilerin bunu yanlış anlaması ihtimali var mı?

Kaldı ki Kırıkkale’de içkili mekanların iki yıldır şehir dışına taşınmak istendiğini herkes biliyor.

Olsun, biz “yanlış anlaşıldı” demeye devam edelim.

Birahane mi, derihane mi derken, sonunda ülke oldu koca bir tımarhane...

 

Yazarın Tüm Yazıları