Sonbahar kışa dönerken...

İnsanın en çok his değişimi yaşadığı mevsim geçişidir. Bir anda önünüzde yuvarlanan kağıt parçasına hayatınıza kast etmiş gibi sinirlenirsiniz. Beş dakika sonra pamuk nineden daha tatlı, daha anlayışlı bir ruh haline bürünüverirsiniz. Daha ziyade kadınlarda olur bu. Erkekler için zor bir mevsimdir. Çünkü tüm kadınlar delirmiş gibidir.

Haberin Devamı

-Geceleri yorganla mumyalanma arzusu peyda olur...
-Depresyon hırkasıyla kanepede dizleri gövdeye çekip bir sağa, bir sola savrularak yatma, gözler yere akana kadar dizi izleme isteği oluşur. (Gözün akmayan kısmı da Twitter’da.)
-UGG’lı kadın nüfus artışında gözle görülür bir fark yaşanır. Bir kafede bir metrekareye üç UGG düşebilir.
-Yazlık elbiseyle çizme kombinlenir... Üstten soğuk yerken alttan terlenir.
-Gerdan bölgesi çaputla doldurulur. Boyun bölgesi boş bırakılmaz.
-Gevşek bereli ve parmaksız eldivenli genç kız nüfusunda artış görülür. Avuç içleriyle kavradıkları kupalarından bitki çaylarını yudumlarlar.
-Düzgün görünen fakat bastığınız anda cörk sesiyle birlikte üstünüzü başınızı mahvedecek kaldırım taşları pusuda bekler.
-Toplu taşıma araçlarına binen tiryakiler sigaralarından son nefes alıp ağzının içindeki soğuk ve berbat havayı içeri doğru üflerler...
-Kadınlar “saçlarımı kestireyim”, “saçımı koyu renge boyatayım, kış koyusu” hezeyanları içine girerler. Bilmezler ki her ikisi de tez vakit depresyonla sonuçlanacaktır.
-Yaz sabahları bir kase müsliyle, diyet beyaz peynirle yetinen bünye, kış sabahları tam yağlı peynirle hazırlanmış bir buçuk yağlı tost, çikolata, şekerli çay, kahve ve üstüne tatlı olarak meyveli müsli yer, doymaz.
-Kaban, kazak ve çizme giymeye heves edilir. Gece iyi gelir fakat öğle vakti kurdeşen dökülür.
-Mutfaktan gelen çay kokusu bir başka güzel hissettirir.
-“Evde yuvarlanıp film izleyelim” cümlesi “Maldivler’e tatile gidiyoruz” hissi yaratır.
-Gece boyunca ısınmış ve adeta pamuk gibi olmuş yorganın altında, sabahın köründe çalan saatten sonra uyunan son 5 dakika, 8 saatlik uykuya bedeldir.

Haberin Devamı

Eskiden öyleydi, şimdi böyle

-Eskiden arkadaşlarımız, bizim hoşlanmadığımız kişilerle görüştüklerinde “Onunla arkadaşlık etmen beni rahatsız ediyor” diyemezdik. Neticede bizim sevmediğimiz birini arkadaşımızın da sevmemesini bekleyemezdik, böyle bir şey istemeye hakkımız yoktu.
Şimdi “Twitter’da yazdıklarını okumayı arzu etmediğim kişilerin tweet’lerini retweet etme” diyemiyoruz...
-Eskiden “gelemiyorum şekerim çünkü...” bahanesi üretmek daha kolaydı.
Şimdi size bahane üreten “sosyal medya dikkatsizi” ise şak diye yalanı ortaya çıkıyor. Artık palavra tespiti daha kolay.

Yazarın Tüm Yazıları