“Ergenekon” davasının 238. duruşması başladı

Güncelleme Tarihi:

“Ergenekon” davasının 238. duruşması başladı
Oluşturulma Tarihi: Ekim 02, 2012 12:00

Eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ, CHP milletvekilleri Mustafa Balbay ve Mehmet Haberal ile emekli Tuğgeneral Veli Küçük'ün de aralarında bulunduğu 65'i tutuklu 274 sanıklı “Ergenekon” davasının 238'inci duruşması başladı.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'nde oluşturulan küçük salonda görülen duruşmaya, emekli Tuğgeneral Veli Küçük ve eski Özel Harekat Dairesi Başkan Vekili İbrahim Şahin'in de aralarında bulunduğu 31 tutuklu sanık katıldı.

Duruşmaya, eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ, emekli Tuğgeneral Levent Ersöz, emekli Orgeneral Hurşit Tolon, CHP Zonguldak Milletvekili Prof. Dr. Mehmet Haberal ve Sedat Peker ile duruşmalardan men edilen Doğu Perinçek, gazeteci Tuncay Özkan ve CHP İzmir Milletvekilli gazeteci Mustafa Balbay'ın da aralarında bulunduğu 34 tutuklu sanık gelmedi.

Duruşmada, “Odatv” davasından tutuklu yargılanan bu davanın tutuksuz sanığı Yalçın Küçük de hazır bulundu.

İstanbul eski Organize Suçlar Şube Müdür Yardımcısı Ahmet İhtiyaroğlu'nun tanık olarak dinlenildiği duruşmada, Tuncay Güney'in 2001 yılının Mart ayındaki mülakatının izletilmesine devam edildi.

“Lafı gediğine oturtacak soru”

Mülakatın izletilmesi sırasında Tuncay Güney'in bir anlatımı üzerine araya giren Savcı Mehmet Ali Pekgüzel, İhtiyaroğlu'na “Soruşturma sizin. İstihbaratın deseniz de, mülakatta ana sorgucu siz görünüyorsunuz. Yanınızdakiler dinliyor, arada soruyor. Sana teslim edilmiş bu adam. Güney, sizin sanığınız gibi görüyor. Tuncay Güney'in CIA ajanı olduğunu söylediğini, belirttiniz. 'CIA ajanını Veli Küçük yanına nasıl alır' demediniz mi?” diye sordu.

Mahkeme heyetine başkanlık yapan hakim Hüsnü Çalmuk'un da “Lafı gediğine oturtacak bir soru. Sormadınız mı?” şeklindeki sorusu üzerine İhtiyaroğlu, “Bu benim eksikliğim. Keşke sorsaydım. Keşke mülakata girmeseydim” yanıtını verdi.

Hakim Hüsnü Çalmuk da “O zaman hiç emniyet görevlisi olmasaydınız da bunlar başınıza gelmeseydi. Keşke doğmasaydık. Keşkeler...” dedi.

İhtiyaroğlu, Güney'in kendi şubelerinin şüphelisi olmadığını ifade ederek, “İstihbarat'ın suçlusu olduğu için biz biraz çekimser davrandık. İstihbarat Şube'nin soruşturma yapma yetkisi yok. Bu nedenle mülakatı biz yaptık” diye konuştu.

Hüsnü Çalmuk da, “El elin eşeğini türkü söyleyerek çağırır” şeklinde espri yaptı.

İhtiyaroğlu, özgür iradesiyle, baskı altında kalmadan mülakata katıldığını ve Güney'e soru sorduğunu belirterek, “Adil Serdar Saçan, 'Sen gir' dediği için girdim. Hakkını vererek, yapmaya çalıştım. Güney'in anlattıklarına inanmıyorum. Anlatımları yanlış. Kör ölür badem gözlü olur” dedi.
Duruşma, Güney'in mülakat kayıtlarının izletilmesiyle devam ediyor.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!