Yunan gazeteciden Kardak masalı

Güncelleme Tarihi:

Yunan gazeteciden Kardak masalı
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 18, 2012 08:53

Yunanistan’da özellikle doğaüstü olaylar ve komplo teorileri konusundaki haberleriyle ünlenen Ta Nea gazetesi ile Mega ve NET televizyonlarında çalışan gazeteci Kostas Chardevellas, ‘Türkiye ve Yunanistan’da yaptığım 16 yıllık araştırmanın sonucu‘ dediği Kardak dosyasını açtı. Chardavellas, Kardak’a bayrak diken 12 Türk SAT komandosunun tamamının Yunan ajanlar tarafından infaz edildiğini ileri sürdü. Yunan basını da bu iddiayı ciddiye almadı. Yunanlı gazetecinin iddialarının aksine o komandoların tümü yaşıyor. Hatta Kardak operasyonunun komutanları Balyoz ve Ergenekon davasından cezaevinde...

Haberin Devamı

Vatan Gazetesi'nden İsmail Şahin'in haberine göre, Chardevellas’ın iddiaları Yunan basını tarafından bile ciddiye alınmadı ancak bazı Yunan haber siteleri, haberi büyüterek Yunan istihbaratının Kardak’a çıkan 12 Türk SAT komandosunu yıllarca süren bir operasyonla ‘öldürdüğü’ iddiasını manşetlerinden verdi.

ANKARA GÜLÜP GEÇTİ


Yunan basınında yer alan Kardak'la ilgili iddialar, Ankara'da alaylı gülümsemelerle karşılandı.

Çünkü, Yunanlı gazetecinin iddiasının aksine Kardak operasyona katılan Türk timi hala hayatta ve sağlıklı.

Kardak'a 1996'da çıkan 12 kişilik Türk SAT timinin isimleri önceleri açıklanmamıştı. Ancak üzerinden zaman geçtikten sonra, tim üyelerinin tümün adı ortaya çıktı.

Kardak timinin komutanları Ercan Kireçtepe ve Ali Türkşen’di. Her iki subay da, halen Balyoz davasından cezaevinde bulunuyor. Timde yer alan astsubaylar Hakan Çalışkan, Salih Çörekçioğlu, Cavit Özmen, Abdullah Arslan, Sadettin Doğan, Levin Keten, Lütfü Tokuşoğlu, İbrahim Balçın, Hasan Arap ve Tanel Erenay ise halen görevde.
Askeri kaynaklar, Yunanlı gazetecinin iddiaları karşısında sadece "ekonomik kriz içinde bunalan Yunanistan'ın belli ki kahramanlık hikayelerine ihtiyacı var. Ancak hikayeyi oluştururken keşke biraz da gerçeklere başvursalardı..." yorumunu yaptı.

Zeynep GÜRCANLI - ANKARA

1996 yılının Ocak ayında iki ülkeyi savaşın eşiğine getiren olay sırasında bir geceyarısı operasyonu ile Kardak’a çıkan Türk komandoları bu adacığa Türk bayrağı diktikten sonra Yunanistan şoke olmuş ve hükümet sallamıştı. Yunan gazetecinin iddiasına göre Yunan istihbaratı, olayın ardından intikam almak için bu 12 SAT komandosunun peşine düştü. Nitekim komandoların tümü şüpheli bir şekilde ilerleyen senelerde hayatını kaybetti.

Haberin Devamı

Kaza mı sabotaj mı?

İddiaya göre, Aksaz deniz üssünden hareket ederek Kardak’a çıkan komandolar, Yunan Genelkurmay Başkanı’nın istifasına sebep oldu ancak Yunan ajanlarının hedefi oldu. Kardak operasyonundan 17 gün sonra 16 Şubat 1996 tarihinde Aksaz’da gerçekleşen tatbikat sırasında adacığa Türk bayrağı diken 12 komandodan 9’u şüpheli bir şekilde düşen S-70A Black Hawk (Kara Şahin) helikopterinin içinde şehit oldu. Yunan basınında o dönemde helikoptere Yunan ajanları tarafından sabotaj yapıldığı iddiası dile getirilmişti. Kardak timinin komutanı olan Zeki Şen ise tatbikat sırasında izindeydi. Helikopter olayının ardından timin 2 üyesi de iki gün arayla gerçekleşen iki farklı trafik kazasında hayatını kaybetti. Sadece bazı yerel gazeteler bunu ‘şeytani tesadüf’ olarak verdi. Yunan gazeteciye göre 10 komandonun öldürülmesinin ardından sıra Zeki Şen’e gelmişti.

Haberin Devamı

‘Çember kapandı’

Türk Savunma Bakanlığı tehlikenin farkına vararak Şen’i Gürcistan’da bir BM görevine gönderdi. Şen, burada Leila adında Gürcü bir kadınla aşk yaşamaya başladı ve 2003 yılının Mayıs ayında Türkiye’ye döndüğünde de Leila’yı beraberinde getirdi. Taksim’de hayatını kaybettiği gece Ortaköy’de kız arkadaşıyla birlikte doğumgünü partisi vermişti ve Çırağan Otel’de yer ayırtmıştı. Partinin ardından Taksim Meydanı’nda 3 kişinin saldırısına uğradı ve kalbinden bıçaklanarak öldürüldü. Yunan gazeteci, bu cinayet sırasında Taksim’deki bir kafede bir Yunan ajanın olayı izlediğini, bıçaklamanın hemen ardından garsona dönerek, ‘İşte bu iş şimdi bitti, çember kapandı’ dediğini iddia etti.

Haberin Devamı

 Kahramanlar yaşıyor ama cezaevinde

Yunan basınında yer alan iddiların aksine, Kardak operasyonuna katılan tüm askerler hayatta olduğu ortaya çıktı. 31 Ocak gecesi iki ayrı hücumbotla adaya çıkan 12 SAT komandosunun içindeki iki tim komutanı, şuan Payrazköy ve Balyoz davasının tutuklu sanığı. Diğer 10 astsubay ise, farklı bölgelerde görevlerine devam ediyor. 

KOSTAS CHARDEVELLAS KİMDİR?


Chardevellas fanatik bir milliyetçi, akıl sağlığı pek yerinde olmayan, ciddiye alınmaması gereken bir kişi olarak biliniyor.

Sağlığı yerindeyken gazetede çalışıyordu, kanser oldu işten ayrıldı sonra televizyonda ‘bilim-kurgu’ formatında programlar yapmaya başladı. Kendi internet sitesini açtı.

Bir zamanlar, Başbakan Erdoğan’ın Rum kökenli olduğunu iddia edecek kadar ileri gitmişti.

İşte Yunan basınında yer alan iddiaların yanıtı:

Haberin Devamı

31 Ocak 1996 gecesi saatler 00.00’ı gösterdiğinde, Türk SAT komandoları Kardak’a çıkarma operasyonu yaptı. İki ayrı hücumbotta 6’şarlı gruplar halinde 12 SAT komandosu vradı. Botlardan birinin komutanı Deniz Kıdemli Üsteğmen Ercan Kireçtepe, diğeri ise Deniz Kıdemli Üsteğmen Ali Türkşen’di. Botta ayrıca Astsubaylar Hakan Çalışkan, Salih Çörekçioğlu, Cavit Özmen, Abdullah Arslan, Sadettin Doğan, Levin Keten, Lütfü Tokuşoğlu, İbrahim Balçın, Hasan Arap ve Tanel Erenay bulunuyordu. Operasyona katılan 12 asker de bugün hâlâ hayatta.

Tim komutanları cezavinde

Yarbay rütbesinden emekli olan tim komutanı Ercan Kireçtepe, Poyrazköy davası kapsamında tutuklu olarak yargılanıyor. Aynı dava sanığı olan ve bugün albay rütbesinde olan tim komutanı Ali Türkşen ise, Balyoz Davası’nın tutukmlu sanığı. Operasyona katılan astsubayların tamamı farklı bölgelerde görevlerine devam ediyor. Operasyonun karadaki koordinasyonunu ise şu an emekli olan Binbaşı İz Metin sağlıyordu. Metin’de bugün hala hayatta. Yunan basınında iddia edildiği gibi 15 Şubat 1996 yılında Sikorsky model Türk askerlerini taşıyan helikopter Marmaris’teki Aksas Üssü’nden havalandıktan sonra 150 metre açıkta denize çakıldı. Helikopter iddia edildiği gibi “Kardak’ta değvriye görevi” değil, “Harbe hazırlık eğitimi” yapıyordu. 2003 yılı Mayıs ayında Beyoğlu’nda 4 tinercinin tinercilerin saldırısına uğrayarak hayatını kaybeden Yüzbaşı Zeki Şen’in de Kardak’ta karaya çıkan ekiple bir ilgisi yoktu.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!