Mümkünse uzak durun

Güncelleme Tarihi:

Mümkünse uzak durun
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 15, 2012 00:00

Onlar her yerde! Evde, ofiste, okulda, konserde, restoranda... Hiçbir şeyi beğenmeyenlerden her şeye muhaliflere kadar zor insanlarla uğraşmak ayrı bir yetenek gerektiriyor. Üstelik dört yeni huysuz tipi de yükselişte. Psikoterapist Çağatay Öztürk’le zor insanları masaya yatırdık.

Haberin Devamı

Bu aralar sık sık iletişim problemleri yaşadığınızı mı düşünüyorsunuz? Endişe etmeyin; hata sizde değil! Etraftaki ‘zor insan’ların sayısında artış var. Peki kim bu ‘zor insan’? Psikoterapist Çağatay Öztürk, bu soruyu, “Toplumda zor olmayı seçmek aslında çoğu zaman bir ‘varoluş’ biçimi. Bu kişiler gücünü zor olmaktan alır. Zor olmayı, kontrolü ve otoriteyi elde tutmak gibi yorumlarlar” diye cevaplıyor. Ancak kişilikle karakter farkına da dikkat çekiyor: “Karakter doğuştan getirdiğimiz bir temel unsur. Kişiliğiyse aile ve sosyal çevre gibi etkenlerle ediniriz. Her iki özellik de davranışlarımız üzerinde rol oynar.”

YÜKSELİŞTEKİ DÖRT GRUP

Zor insanlarla baş etmek için müthiş bir duygusal olgunluğa sahip olmak gerekiyor. Aslında mücadelenin en kolay yolu onlardan uzak durmak. Ancak ya bu kişi anneniz veya patronunuz ya da size çok yakın biriyse? Üstelik evdeki zor insanla ofistekiyle olduğu gibi baş edemiyorsunuz da... Bir gün değişeceklerini ümit etmek de hayal kırıklığıyla sonuçlanabiliyor. En etkili yol onları tanımak ve ona göre saf almak. Amerikan Psychology Today dergisi de bu ara yükselişte olan dört zor insan grubunu belirledi;
Her daim muhalifler, nevrotikler, reddedilmeye dayanamayanlar ve egoistler.

Haberin Devamı

1. HER DAİM MUHALİFLER HEP AGRESİFLER

Özellikleri: Gergin, sürekli tepkili, her daim muhalif, alaycı, güvensiz, yanılmaktan hoşlanmayan.
Nerede bulursunuz: Ofiste, internette, her yerde.
En sevdiği söz: “Gelip, orayı başına yıkacağım!”
Nasıl tanırsınız: Çok çabuk sinirlenirler. Kendilerinde asla hata aramaz, derhal suçu başkasına atarlar. Yatıştırmak ya da gönül almak onlar için gereksizdir. Karşılarında sürekli haksız eleştiriye maruz kalırsınız. Agresiflikleri bulaşıcıdır. Çoğunlukla doğrudan yüzleşmek gerekir. Zorba patronlar bu gruba örnektir. Kendilerini herkesten üstün görerek altındakileri ezmek için özellikle kırıcı konuşurlar.

HORMON FAZLALIĞI

“Vücudumuzda stres hormonu diye tanımladığımız iki önemli hormon var; salgıladığımız ‘cortisol’ ve ‘adrenalin’. Bu iki hormonun salgısında fazlalık varsa ‘agresyon’ (saldırganlık) söz konusu olabilir. Büyük şirketlerin CEO’larında bunu çok görüyoruz.
Ünlüler dünyasının agresifleriyse; Kamer Genç, Hülya Avşar, Yıldız Tilbe, Fazıl Say, Erol Köse, Okan Bayülgen, Cem Yılmaz, Nagehan Alçı, Rasim Ozan Kütahyalı.

Haberin Devamı

2. NEVROTİKLER

Özellikleri: Anksiyete, karamsarlık, sürekli zorluk çıkarma, her şeyi reddetme, başkalarının fikirlerini öldürme.
Nerede bulursunuz: Politik bloglarda ve doktor ofislerinde.
En sevdiği söz: “Evet, ama…”
Nasıl tanırsınız: Sizin için küçük ve halledilebilir bir şey, nevrotikler için çözümsüz ve umutsuz bir vakadır. Belirtileri genelde mutsuzluk, anksiyete ve duygusal huzursuzluk. Bu insanlar zor olduklarının farkına varmazlar ama derhal insanların sinirine dokunurlar.

Çok talepkârdırlar ve her şeyi kafaya takarlar. Sonunda da tek istediklerinin sorun yaratmayıp aslında yardımcı olmak olduğunu söylerler. Mücadele için konuşmak faydasızdır. Dışarıdan gelen etkilere karşı bağışıklıdırlar. Paniğine ortak olmamak için onlarla her zaman sakinliğinizi koruyarak konuşmalısınız.

Haberin Devamı

İÇLERİNDE ENDİŞE YATAR

“Nevrotiklerin kişiliklerinin altında endişe yatar. Endişeleriyle baş etmek adına kullandıkları savunma mekanizmaları, onları toplumda aşırı tutumlar içinde var etmeye itebilir. En belirgin örnekleri; Ciciş Kardeşler, Hilal Cebeci, Tuğba Ekinci, İvana Sert, Aysu Baceoğlu.

3. REDDEDİLMEYE DAYANAMAYANLAR

Özellikleri: Sürekli adam yerine konulmadıklarını düşünürler, her şey özellikle onlara karşı yapılmıştır, beğenilmemeye karşı
hep tetiktedirler.
Nerede bulursunuz: Sürekli attığı elektronik postasını alıp almadığınızı soranlar.
En sevdiği söz: “Bir
sebepten dolayı benden
rahatsız mı oldun?”
Nasıl tanırsınız: Onlarla ilgili bir şeyi beğenmediğiniz anda bunun sebebini kendilerini sevmeme olarak algılarlar. Sürekli kendilerinin dışlandığına dair işaret ararlar. Attığı bir elektronik postaya hemen cevap vermemeniz onlar için kahredicidir. Reddedilmek onları saldırgan yapar. Reddedilmeye dayanamayanlar, en hızlı artan zor insan grubu. Aşırı şımartılarak büyütülmüş büyük bir jenerasyon bu dertten mustarip.

Haberin Devamı

NARSİST OLURLAR

“Bu kişilerde statü kaygısı yoğundur. Toplumda var olmayı hep belli bir duruş ile özdeşleştirirler. Kabul görmek ya da reddedilmemek adına birçok kişinin yapmaya cesaret edemeyeceği şeyi yapabilirler. Çok hırslıdırlar. Narsistik duyguları çok yoğundur. Örnekleri; Bülent Ersoy, Seda Sayan, Kadir İnanır, Banu Alkan, Kürşad Tüzmen.

4. EGOİSTLER

Özellikleri: Kendi istekleri herkesten önce gelir. Her şeyi üstüne alınır ve kişiselleştirirler. Hep haklı oldukları
konusunda ısrar ederler.
Nerede bulursunuz: Reality şovlarda, Meclis’te, üniversitelerin sanat bölümünde.
En sevdiği sözler: “Ya benim dediğim ya da hiç!”
Nasıl tanırsınız:  Egoları, etrafta olup biten her şeyden daha fazladır. Hiçbir zaman orta yolu bulmaya yanaşmazlar. Onlara bir sıkıntıdan bahsettiğinizde derhal kendilerini suçladığınızı iddia ederek olay çıkarırlar. İstedikleri olmadığında tepki gösterirler. Herkes kendi söylediğinin doğru olduğunu göstermek için öyle bir savaş veriyor ki çözüme yönelik hiçbir adım atılmıyor. Bu tip insanların artışındaki sebep toplumdaki geleneksel kuralların gevşemesi. Eskiden öfke bir kişilik bozukluğu olarak görülürken şimdi herkes en küçük provokasyonda öfkesini dışavuruyor. Bunda televizyonun etkisi büyük.

Haberin Devamı

BENCİL OLURLAR

“Biz olmayı bilebilmek için önce ‘ben’ olmak gerekir. Ancak ben olmak demek, ‘bencil’ olmak anlamına gelmez. Egoizm kişinin benmerkezci olmasının bir diğer tarifidir. Şov dünyasında var olmanın da bir formülü gibi adeta... Örnek isimler Şahan Gökbakar, Yılmaz Güney, Mahsun Kırmızıgül, Ayşe Özyılmazel, Helin Avşar, Nur Serter, Nazlı Ilıcak.

NASIL BAŞ ETMELİ?

Davranışlarını kişisel algılamayın. Ortak nokta bulmak için kendinizi zorlamayın.Yargıda bulunarak değil soru sorarak ya da yazarak iletişim kurmayı deneyin.
Problem yaratacak konulardan mümkün olduğunca uzak durun.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!