13 milde vurdular

Davutoğlu, “Uçağımız Doğu Akdeniz’deki ulusal radar sistemimizi test ve eğitim amacıyla solo uçuyordu, silahsızdı. Hiçbir ülke riskli bir göreve uçağını tek basına göndermez. Önceliğimiz pilotların bulunması” dedi. Davutoğlu şunları söyledi: “Uçağımız kimliği gizlenmemiş bir uçaktır. Görev tanımı da Türkiye’nin kendi ulusal radar kapasitesini test etmek üzere eğitim ve testtir. Herhangi bir şekilde Suriye’ye dönük bir misyonu yoktur. Böyle bir uçuştan tehdit algısı çıkarmak ya art niyet taşır ya da amatörce bir yaklaşımdır. Bu uçuşlar sürekli yapılır.

13 deniz mili uzaklıkta

Uçağımız uluslararası hava sahasında Suriye sınırına 13 deniz mili uzaklıkta vurulmuştur. Uçağımız vurulduktan sonra pilot kontrolü ortadan kalktığı için Suriye karasularına düşmüştür. Bunu radar kayıtlarından görüyoruz zaten. Evet kısa süreli Suriye hava sahasına girilmesi söz konusu. Kasıtlı olmayan bir ihlal ve olaydan 15 dakika önce yaşanıyor. Bütün bir süreçte uçağımıza yapılan bir uyarı yok. O bölgenin topografyası birbirine çok benzediği için böyle bir durum gerçekleşiyor. Pilotlarımız, bizim radarlarımızın uyarısıyla orayı terk ediyor. Suriye tarafı, ‘Bu uçağın Türkiye’ye ait olduğunu bilmiyorduk’ gibi izahta bulundu. Ama elimizdeki veriler, uçağın, Türk uçağı olduğunun bilindiğini gösteriyor. Biz zemin olmadan suçlamada bulunmayız, fevri bir karar vermeyiz böyle bir devlet geleneğine sahibiz. Bizim açımızdan olayın resmi net görülüyor. BM Genel Sekreteri, Arap Birliği Genel Sekreteri, İslam İşbirliği Teşkilatı Genel Sekreteri ile telefonda görüştüm. Katar ve Lübnan başbakanıyla ayrıca ABD, Rusya, İran, İngiltere, Fransa Birleşik Arap Emirlikleri Ürdün Dışişleri bakanlarıyla görüştüm. Çin, Almanya ve diğer NATO ülkeleriyle istişareleri devam ettireceğiz. Hepsi Türkiye ile dayanışma ifade ettiler.

Büyük devlet olmanın gereği olarak 2 pilotumuzun da kayıp olması gözönünde bulundurularak her tür uluslararası hukuk çerçevesinde her türlü hakkımızı mahfuz tutarak kararlı bir tutum sergileyeceğiz. Hangi adımlar atılacağı konusu sayın Başbakanımızın da yapacağı istişareler, bakanlar kurulumuzda, sayın cumhurbaşkanımızla yapılacak görüşmeler nihai bir karar oluşturacak. Gerekli gördüğümüz zamanlama ve yöntemlerle adımlar atılacak. Suriye’de yaşanan ilk ihlal değil. O ihlaller de gösterilen tepki silahsız tek başına uçan bir uçağa gösterilmemişse biz onu sorgularız. Kimse Türkiye’nin kapasitesini test etme cüretini gösteremez.”                                            

Dışişleri: Sorumluluk Suriye’ye ait

DIŞİŞLERİ Bakanlığı da dün akşam açıklama yaptı. Bakanlık, Suriye’ye karşı uluslararası hukuktan kaynaklanan tüm hakların mahfuz tutularak hareket edileceğini ve alınması gereken mukabil önlemlerin kararlılıkla alınacağını bildirdi. Yazılı açıklamada şöyle denildi: “Bir uyarı olmadan düşürülmesi hiçbir şekilde kabul edilemez ve bu saldırının sorumluluğu tamamen Suriye tarafına aittir.”

AA: Uçak 1300 metre derinde

ANADOLU Ajansı’nın haberine göre, diplomatik kaynaklar, uçağın, 1300 metre derinlikte olduğunu ve enkazın bulunduğu yerin koordinatlarının tespit edildiğini bildirdi. A.A.

Küstah ve kabul edilemez

ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, düşürülen uçakla ilgili yazılı açıklama yaparak, “ABD olarak, bu küstah ve kabul edilemez eylemi en güçlü şekilde kınadıklarını” söyledi. “Bu, Suriyeli yetkililerin, uluslararası normları, insan hayatını, barış ve güvenliği duyarsızca hiçe saymasının diğer bir yansıması” olduğunu belirten Clinton, “ABD olarak, duaları ve düşüncelerinin kayıp pilotlar ve onların sevdikleriyle birlikte” olduğunu ifade etti. AB dışişleri bakanlarının  bugün Lüksemburg’daki toplantısında da Suriye krizi ele alınacak. İtalya Dışişleri Bakanı Giulio Terzi ise Suriye’yi “büyük bir öfkeyle kınadıklarını” açıkladı. A.A.